Ailesinde çokça olan* hanım bireyleri küçüklüğünden beri iyi gözlemlemiş, empati kurmakta usta olmuş ve bu başarısı birçok hanımefendi tarafından yüzüne söylenmiş erkektir.
saygı görüp insan olarak görmeyi, mutlak doğru yoktur u da aklına yazmayı bilen erkek kadınları da anlamayı başarmıştır zaten. kadınları anlamak onları her zaman memnun etmek midir? en iyi anladığımız kendimizi bile ne kadar memnun edebiliyoruz ki bunu düşünüyoruz? hatta bana sorarsan kendime bazen ben bile katlanamıyorum ne istediğimi anlayamıyorum canım sıkılıyor kendimden. şöyle bir kenara bıraksam şu bedeni de gezsem biraz yalnız falan diyorum.. hadi onu da geç bazen şunu demiyor muyuz ? "acıktım canım bişi de istiyo ama ne istiyo bulamadım" * insan acıktığı zaman canının çektiği yemeği anlayamıyor bazen! hele ki kadın"lar". allah muhafaza, hepsini memnun ettiğini düşünsene amk. yok yok, anlamak bu değil. anlamak onlara saygı duymak, doğrularını kabullenebilmek, yaptıkları şeyleri boş ve salakça görmemektir. bu kadar yeter. en yakın arkadaşını bile bundan çok anlayamazsın zaten. kendini o kadar da tanıyamazsın. *
o kadar zor değildik anlamak. ama anlayan adam ve anlaşılan kadın sevgil ise neticede kadından vazgeçecektir adam çünkü artık anlamaya çalışacağı bir şey olmayacak demektir. anlamadan yaşamak daha zevklidir.
kadınlar çok abartılmaktadır sadece.evet zekilerdir.saygım sonsuzdur ama anlaşılmaz değillerdir.çabalamak gerek.sadece erkek kadar basit olmadıklarından her kişice anlaşılamaz.kadını anlamayı başaran erkekte(burdaki kadın tek kadındır) o kadının aşkını kazanır ve sonsuza kadar mutlu yaşarlar.bir masaldır kadını anlamak.hem de çok güzel bir masal.
not:kadın da zaten anlaşılmak ister, bir nevi beyaz atlı prensini arar.
zeki erkektir. kadınların gizemi diye birşey yoktur. allah aşkına ne gizeminden bahsediyorsunuz ? kadın salak olunca biz erkeklere gizemli geliyor. kadın akıllı olunca işte aradığımız kadın bu diyoruz. belki bu cümleyi bir çok kez kuruyoruz. aslında biz kadınları anlamaya çalışırken onların gizemini çözdüğümüzü sanıyoruz fakat öyle değil yapmış oldukları salakça davranışlara bir anlam yüklemeye çalışıyoruz. bu da salakta olsa o kadını sevdiğimiz anlamına geliyor. yani gülü seven dikenine katlanır.
hiç bir zaman başarılı olmayacak erkektir.
zira kadını anlamak için yapı müsait değil. bir kadın erkeğin ne istediğini tam olarak
bilemediği gibi bir erkekte kadının ne istediğini tam olarak bilemez.
yaratılış ve yetiştiriliş olarak çok farklı yerlerden gelmek buna başlıca sebebtir.
bir kadın doğduğu andan itibaren bir şeyi gizli yaşamak zorunda bırakıldığı için gizleme
ve saklama işinde erkekten daha iyidir. erkekler ise her şeyi açık seçık yaşadığı için
bu işte kötüdür. sonucunda erkeğin en nefret ettiği şey olan sır ortaya çıkar.
kadınları bir yere kadar anlamak mümkün bile olsa tam olarak anlamak imkansızdır.
freud bile sorduysa " kadınlar ne ister " diye ve cevabını bulamadan o meşhur hırrı ile
aramızda ayrıldıysa bize biraz da bok yemek düşüyor.
valla kadınların da birbirlerini anladığından çok şüpheli olduğum için, o konuda en iyisi yorum yapmamaktır, derim. bence kadınlar çok kere ne birbirlerini ne de kendilerini anlıyorlar.
benim eskiden bir kız arkadaşım vardı, bu kadın "bluz" hastasıydı !!..nerde bir bluz görse alırdı. birgün ben buna "senin kaç tane bluzun var böyle?" diye sordum, "hiç bilmiyorum valla" demişti, bu kadın bir alman kadınıydı, ama güzel bluz görünce dayanamayıp alıyormuş, ama bak, neden aldığını kendisi de bilmiyor...tipik bir kadın davranışıdır bu. yani bu dünyada herşeyi anlamaya gerek yoktur, kadınları da anlamayıverelim, dünyanın sonu gelmez.