günümüzde refah seviyesinin yükselmesi ve kadının topum içerisinde ekonomik özgürlüğünü elde etmesi boşanma oranlarının artmasında önemli bir sebep teşkil ettiği gerçeği doğru olsa bile o yüksek oranda değil hamdolsun. o derece karamsar olmayın. ümitvar olun. henüz toplumumuzu o seviyede dejenere edemediler. fakat gece gündüz uğraşıyorlar bunu da bilin. burada asıl mesele eğitim ve terbiye sistemimizin bozulması. aile mevhumunun sürekli kötülenmesi. kötü, çirkin, çirkef, adi, ahlaksız, sapkın, marjinal, v.b. örneklerin medya basın sanat magazin TV ve diziler vasıtasıyla yazılı ve görsel basında sürekli ısılıp ısıtılıp önümüze konması ve devamlı, sistematik bir biçimde gözümüze sokulması. bu sektörde milyon dolarlar dönüyor. birileri sürekli bunları fonluyor. yöneticiler ise uyuyorlar. rtük aciz. iktidar çaresiz. devlet politikasız. aile ortada ve meydanda. gelen vuruyor giden vuruyor. paranın toplumu bozması paranın suçu değil tek başına. din var ama yaşanmıyor. ahlak var ama uygulanmıyor. milli kültür var ama hor görülüyorsa bir ülkede, o memleketin bozulması kaçınılmazdır. çünkü bilgi vererek insan yetiştiremezsiniz. eğitim şart. Talim ve terbiye esastır. disiplin olmazsa olmazdır. askeri disiplin olmadan bu işler düzelmez. gevşeklik lakaytlık vurdumduymazlık bananecilik sananecilik kimenecilik onanecilik bunanecilik almış başını gitmişse siz hangi kanunu koyarsanız koyun bu meselede başarılı olamazsınız. edebi yaymak için öncelikle edepsizliği engellemek zordundasınız. ahlaksızlığa göz yummayacaksınız. suçun cezasını adalete uygun şekilde vereceksiniz ki caydırıcılığı olsun. ceza verirken adam kayırmayacaksınız. yoksa şerle başedemezsiniz. şerr sizi ele geçirir ve alt ediverir. alaşağı eder. toplumları yıkan ve yokeden şerr işlerdir. şayet herşeyi bilip görürken kötülüğü engellemezseniz, gün gelir o kötülük ayağınıza dolanır, başınıza bela olur, yıkımınıza sebep olur..
kadınlar para için evleneceklerine genelevde çalışsınlar o zaman aynı şey, adam çalışacak sonra gidip iki tepinecek ve parasını basıp çıkacak. saçma sapan bir söylem üstelik birden fazla kez evlilik yapmış bir kadın söylemi. aşağılık. hatta orospu bence.
Hanımların da kendini her alanda geliştirerek, çalışarak özgür birer birey olmalarını yürekten destekliyorum. Ancak bu ifadede evli hanımların aslında hali hazırda kocalarıyla sadece bireysel çıkarları için evlendiğinin, yalanlar söylediğinin bir itirafı gibi de olmuş. Bu da parazit yaşam formunun tarifidir.
Diğer yandan, güncel istatistik verilerine göre; bu iddia gerçekleşirse yine evli milyonlarca kadın kalacağını da gösterir. Tabii bu olumsuz durum, sadece ama sadece bazı sapık dul sevicilerin (abazalıktan kendini body sporuna veren bazılarının) gözlerindeki ışıltıyı ve mutluluk düzeyini arttıracaktır.
Bir de nafaka parasıyla ekonomik özgürlük yakalamak için dümen çevirerek, zengin koca düşüren sansarlar vardır ki, bu bambaşka ve farklı bir durumdur. Bahsi geçen konunun tam tersini temsil eder.
Kadınlar anne olunca bir olay karşısında ilk çocukları nasıl etkilenir onu düşünürler, çünkü annelik bunu gerektirir. Siddet, aldatma yada bunun gibi ağır bir durum olmadıkça çocukların sağa sola savrulmasini doğru bulmuyorum. Bir çocuğu dünyaya getirdiysen onun sorumluluğunu bilip önceliğinin ona verilmesini doğru buluyorum. Oran fazla olmuş.
ortadoğu'nun ilkel topraklarının ilkel erkeklerinin ilkel mobbingine maruz kadan türk kadınların alacağı doğru karardır. ne yapsınlar ömür boyu mobbinge ve köleliğe maruz mu kalsınlar. evlilik piramidinden haberi olmayan, kültür baskısıyla yetişmiş ilkel erkek zihniyeti eğitilmedikten sonra her şey boş. kadının iş hayatına girdiği gibi erkeklerin de ev hayatına/işine girmesi gerekir. ama inatla hala erkek ev işi yapar mı, bebek bakar mı , ütü yapar mıyı tartışıyoruz.
çünkü yıllardır kadınlara empoze edilen yalnız bağımsız güçlü kadın imajı sonunda meyvelerini verdi. türkiye'de aile birliği temelinden sarsıldı. ortalık sosyal medya bağımlısı narsist aptal kadınlarla doldu.
ayrıca ekonomik özgürlük kaynaklarının en büyük sebebi nafaka olarak görünmektedir.