çocukken kadın olarak hep geride olması öğretilen kadın, ilk adımı atarsa karşısındaki erkeğin kendisi hakkında farklı algılar oluşturacağını düşünerek ilk adımı erkekten bekler.
Çünkü kadınların adımı sonrası erkeklerin poposu, pipisi kadar hızlı kalktığı için artık ilk hedefi o kadın değil adriana lima falan olacaktır. (Bir erkek atasözü.(daha patent almadım.))
Biz ırk olarak böyleyiz saygıdeğer hanımefendiler fakat siz de adım atmasanız da o ayak azıcık havaya kalksın, her boku da biz yapmayalım.
cevabı darwin'in 19. yydaki çalışmalarına dayandırılabilir. cinsel seçilim konusundaki örneklere dayanarak genel olarak hayvanlar aleminde dişilerin uğruna düellolar yapılan ya da özel danslarla kur yapılarak etkilenmeye çalışılan taraf olduğunu görmek mümkün. insanlar için de durum aynı şekilde düşünülebilir.
ama kendisi adım atar da reddedilirse kadın için yıkım olur diye düşünüyorum. ama reddedilme erkeğin kaderinde vardır, aynı zamanda dert etmeyip bir başkasına teklif etmek de.
Daha sonra başa kakmak için. "Ben mi davet ettim sanki seni. Kendi ayaklarinla geldin benle sevgili olmak istedin amaaa" " valla isine gelmiyorsa hadi yallah askiiaaam.
Beklemezler.
Doğru eşleştirmeyi yaparlarsa utanacaklarını düşünmüyorum.
Ya da bu biraz egodur. Kafama koyduğum birine karşı politika izleyemem heyecanlanırsam heyecanlanır çarpılırsam çarpılırım titrersem titrerim.
gerçek şudur ki, doğa dişidir, erkek teferruattır. Dişi, nesli devam ettirmek amacıyla kendi seçtiği sperm tarafından döllenmek ister. Dişinin kabul etmediği erkeğin hiç bir şansı yoktur.