Çocukken girdiğim olağanüstü et baldır tapınağı. Bin yıllık bir yapıydı, büyük kubbesi taştan, dört küçük kubbesi ve pencereleri kehribar sarısından saydam camdı. Güneş ışığı dolan bu hamamda en yaşlı ve pörsümüş beden bile tanrıça gibi görünüyordu. Fakat gel gör ki salına salına taş kubbenin altındaki göbek taşa geldiklerinde, ütopik tanrıçalar dispotik bir ucubeye dönüşüyorlardı. Kuytular vardı bir de, loş dehlizler, erotik silüetler... ikinci gidişimde güneşin nerden doğduğu soruldu, şuradan dedim. Büyümüş bu dedi kadın anneme, büyüklüğün kötü bir şey olduğunu 7 8 yaşlarında öğrenmiş oldum.
iğrenç ortam. Bir keresinde kalabalık bir hamama gitme gafletinde bulunmuştum. Bu Öyle travmatik bir anı ki hala kareleri var aklımda. insanlar neden hemcinslerinden utanmaz antuan? Neden rahatça yarı çıplak gezer nasıl olsa erkek yok diye?
Tosun paşa filminde kadınlar güya Hamamı kapattırmış da eğlence yapıyorlarmış gibi oldukları için öyledir.
Gerçek Hamamda koltukaltını alan kadınlar göğüslerini yıkayan yaşlılar vardır ve her an sen kime bakıyosun lan tarzında kavga çıkacak hava hakimdir.
bütün kadınların kafasına göre hareket ettiği, birbirlerine kese yaparak dostluk pekiştirdiği yer. 5 - 6 yaşında erkek çocuklarına rastlanabilir. BU çocuk o sırada hamam ın maskotu olur ve kucaktan kucağa gezer **
temizini bulmak zordur. en favorisi en kazığı olmakla birlikte istiklaldeki galatasaray hamamıdır. çingene ablalar öyle bir evirir çevirir derinizi soyarlarki çıktığınızda kuş gibi hafif hissedersiniz kendinizi. en makbulu cumartesi sabah erkenden gitmektir. zira kimsecikler olmuyor. ablalarda istemdiğiniz kadar yanlız bırakıyor sizi göbek taşında. bundan güzel bir meditasyon, huzur adını kendiniz koyun daha yaşanamaz herhalde.
harem suare filminden sonra abazan bir arkadaşımın yaşamayı düşündüğü yer(di). amma velakin 70 yaşında selülit bombacısı kadınların fink attığı, devasa bir dedikodu kazanından ötesi değildir.
kadın milletinin kendinden tiksinmesi için yapılmış yerlerden birisi.
öncelikle hamam filmini unutun. öyle güzel vücutlu kadınlar ** spa ya giderler ne bileyim enstantenelerin olduğu otel hamamlarına giderler. hamam film fantazisi için orası uygundur.
benim dediğim gerçekten halkın içinde olduğu hamamlar. örneğin şahsımın gittiği beşiktaş hamamı.
giriyosun içeri hemen peştamalini falan alıyosun. kimi kadınlar anadan üryan olup üzerlerine peştemali bağlıyorlar. kimi kadınlar altlarında külot eşliğinde peştamalini bağlıyorlar kimisi de ki buradaki kimi insandan kasıt memeleri yer çekimine uyum sağlamış pörsümüş ihtiyarlar oluyor; peştemallerini memelerinin altından bağlarlar.
içeri girersin yoğun bir buhar, kötü olmayan ama mis gibi de kokmayan değişik bir banyo kokusu oluyor. bir de kesinlikle akustiği hiçe sayarak seks konuşan kadınlar oluyor. bu inanılmaz mesela. yakası açılmadık küfürler, yatak alışkanlıkları, şehirlere göre erkek performansları -en iyisi sivaslılarmış- * hakkında iyi birer kaynak oluyorlar.
natır geliyor sen biraz oyalandıktan sonra. bildiğin tellak tipini al kadınlar hamamına koy. bıyık falan aynı zaten şaşırma. kadın yoğuruyor parça pinçik ediyor temizleyip yolluyor. o arada içinde çamaşır varsa madara ediyorlar insanı. sende olan bizde yok mu? altın mı gız seninki? diyerek.
öyle yemek mevzuu sadece grupla geyiğine gelenler için geçerli. yoksa insan tek başınayken bir an önce kaçmak dışında aklına birşey gelmiyor. en azından ben öyle düşünüyordum.
velhasılı kelam kadınlar hamamı yurdum kadınının en gerçek ve en tiksinç olduğu hallerini içinde barındıran yerlerdir.