mutlak bir üstünlük yoktur ki kabul edilsin. erkegin kadina, ve kadinin da erkege üstün oldugu noktalar vardir. Erkek güclüdür ama bu onun efendi oldugunu göstermez. Marasli hanimefendinin bahsettigi ayriliklarin sebebiyse, kadinlarin erkegin üstünlügünü kabul etmemesi degil, erkegin ben üstünüm diye diretmesidir. Neticede her ikisi de insandir, kusurlari ve güzellikleri vardir.
"Üstünlük, ancak takvadadir".
önce erkek bu misyonu kendisi hazmetsin kadın elbette eder.
kadının derdi de bu değil mi ki zaten, sahiplenilmek, korunmak, kollanmak ama bunu saygıyla hissettirmesi adamın ki kadın bu minnetin altında ezilsin ona saygı duysun.
er kişiler kadının gözü cüzdanımda mantığı ile baktığı sürece, kendini sadece maddi yönden güçlü gördüğü sürece ezikliği devam edecektir.
kadını ikinci sınıf insan pozisyonuna iten cahil, çirkin, zavallı söylem. ortaçağ kafası bile bundan daha ileridir. en acısı ise bunu bir kadının söylemesidir.
sema maraşlı adlı önemsiz bir yazarın önermesi.
ikinci bir sibel üresin vakası yani.
"ablalarım; sizin türban çok sıkmış, gevşetin biraz" diyorum, başka da bir şey demiyorum.
kendisi modern evliliklerin bitmesini ; kadının ekonomik gelir elde etmesi,ekonomik ve sosyal hayatta söz sahibi olması ve erkek rolüne bürünmesine bağlamış genel olarak . kadının erkeğe teslim olarak uzun ve mutlu bi evlilik olacağını belirtmiş . işte burada insanın şu dikkatini çekiyo , herkes müftü olmuş fetva veriyo bu memlekette . bu ülkede insanların en az anladığı konu dindir ama en çok konuştuğu konuda dindir bi enteresan zıtlık var bu işte .bu kadar kolay ve basit bir genelleme olabilir mi ? olayın dini yönünü geçtim sosyolojik yönünü bile iki dakika silinip atılmış ve günümüz evliliklerinin sorunlu olmasının tek ve en önemli yanı kadının sosyal ve ekonomik yaşantısı olmuş . elbette kadının bu duruşu geleneksel aile yapısının bozulmasına sebep olmuş ve evlilikleri değiştirmiştir , ama bunun çıkar yolu kuşkusuz bi itiaatten geçicekse bu durum sıkıntı olmaması anlamına gelmez, sıkıntıların hasır altı edilmesi anlamaına gelir . neyse sosyologlar, psikologlar, din adamları bir araya gelip tartışsın konuyu sonra bi kez daha düşünelim . şimdilik ben attım hafızaya beyin bedava .
--spoiler--
dizilerdeki kadınlar dediğim dedik, akıllı. mesleğin olsun, eşine muhtaç olma denilen kızların evlilikleri yürümüyor. erkeğin üstünlüğünü kabul etmeli
--spoiler--
demiş zat. becersinler çalışıp evlerini geçindirmeyi, eşine, çoluğuna çocuğuna rahat(maddi-manevi) yaşam imkanlarını sağlasınlar çalışmayalım. kendimizi geliştirelim ama evimize de vakit ayırarak geliştirelim. ama erkeklerimize güvenmiyoruz ki onların üstünlüğünü kabul edelim. yok öyle bir şey. erkek dediğin parayı bulsa karıya gider sen yine kalırsın ortada. erkek dediğin her boku kadına atmaya meyilli iken ben niye onu üstün kılayım. severim o ayrı ama üstünlük diye bir şey yoktur.
ayrıca artık erkekler de uyanık çalışan eş arıyor onlar da. sen çok yanlış yerde kalmışsın hatun 2012 ye bekleriz.
bu hastalıklı insan evladının söylediği şeylerin doğru olduğu varsayımında öncelikli olarak aklı başında olan bi insan sormaz mı?
"madem annelerin kız çocuklarının böyle yönlendirmesi doğru değil, sen neden ekonomik özgürlüğü elde etmiş çalışan bir kadın olarak burda oturmuş vaaz veriyorsun? gidip kocanın dizinin dibinde oturup; evinin kadını, çocuklarının anası olsana." diye.
bir de çocuk kitapları yazıyormuş bu zat. küçücük çocukların beyinlerinde yer edecek çarpık düşünceleri içine kitaplarında kullanıyor mu acaba? yazık, çok yazık.
çok emin olmamakla beraber kaynağı yahudimedeni kanunu olarak bilinen, dini bir kitap olan talmud olan ve okuyunca gerçekten hoşuma giden birkaç satır var.
"...kadın erkeğin kaburgasından yaratıldı, ayaklarından yaratılmadı, öyle olsaydı ezilirdi; üstün olmasın diye başından da yaratılmadı. ama goğsünden yaratıldı, eşit olsun diye..."
hem kadınlar sosyal yaşama katılsın diye gaz verip, ama türbanla katılmasın yani diye not düşenlerden daha cesur, daha dürüst davranmış, fikrini beyan etmiştir.
not: kadın savunucularının tamamını kast etmiyorum, yukarıda bahsettiğim şekilde davrananlara lafım.
çok doğru bir zamanda bu açıklamaları yapmış şahıştır, tam final döneminde, çalışmaktan bunalmış onlarca kız evladımızın aklını başlarına devşirip erkek arkadaşlarına attıkları mesajların içeriğini bile değiştirmede etkili bir yönteme sahip olmuştur.
-burak, ben ceza hukukuna çalışmaktan vazgeçtim. niyetin ciddiyse bu haftasonu annenlere söyle beni istemeye gelin. hem avukat olup ne yapıcam ben, ne demiş büyükler "erkek okursa kadı, kız okursa cadı olur." aman aman mazaalaa... sonra kendi boşanma davama girerim, n'me gerek..
bugün itibariyle türkiye gündemine oturmuş muhafazakarlığın abartıldığı söylemdir. sema maraşlı adlı yazar denilen kadınımsı şahsın söylemidir. üstünlük cinsiyetle değil evrene bıraktığınız izler ile olur. şimdi bu kadın, evet üzülerek söylüyorum ki, evrendeki tek hücreli canlıların üstünlüğünü kabul etmelisin sema maraşlı.
Kabul etsin, çünkü;
-dünyadaki yöneticilerin büyük çoğunluğu erkektir.
-peygamberlerin hepsi erkektir.
-erkekler fiziki açıdan daha güçlü yaratılmışlardır.
-kadınların usta olması beklenen alanlarda dahi erkekler daha başarılıdır (aşçılık, kuaförlük vb.)
-"bilim adamı", "iş adamı" gibi kavramlar da bu durumun ispatıdır.
Şeytanın kovulma sebebi neydi? Kibirdi.
Firavunun helak sebebi neydi? Kibirdi.
Erkeklerin de kibirlerinden ötürü bir karşılık bulacakları gün elbette gelecek.
