Bence birini sana gerçekten yaklaştıran şey, onun yanında kendin gibi olabilmek. Rol yapmadan, düşünmeden, acaba böyle dersem ne düşünür diye kafaya takmadan konuşabilmek… işte o zaman gerçekten yakın hissediyorum.
Bir de ortak kahkahalar çok şey değiştiriyor. Beraber gülmek, saçma sapan espriler yapmak, bir bakışla ne düşündüğünü anlamak… Bunlar olduktan sonra mesafe kalmıyor
Iletisim ve etkilesim ne kadar fazlaysa, yakinlasma da o oranda artar. Bu iletisim ve etkilesimin, is hakkinda veya sosyal arkadaslikla olmasi daha kuvvetlidir.
Kadın ve erkek olmak tek başına yetmiyor. Kaslı düz karın / kaslı kol ve espri becerisi yoksa dışlanıyorsun malesef.
Belki mükemmel bir dünyada yetebilirdi ama günümüzün aptal ve saçmalık dolu dünyasında dış güzellik, şamata, para aşık edip seks yaptırıyor insanlara.
Ben ne görüp gözlemliyorsam onu yazıyorum.
Keşke ortak zevkler de erkek ve kadını yaklaştırsaydı ama olmuyor işte.
Mesela kitap okuyan ve polisiye izleyen bir kadın bana hiç yaklaşmaya çalışmadı.
Ama kültürlü erkek/ kadınların çekici dış görünüş, para, şamataya kapılıp aşık olduğunu gördüm.
Bu dünyada kafa uyumu ve ortak zevk istisna artık, kendimizi kandırmayalım. Kimin neye aşık olduğunu görüyoruz. Yanlış ama gerçek bu maalesef…