- kadına mı gidiyorsun?
- evet
- o elindeki nedir?
- kırbaç
- ne yapacaksın onunla?
- benimki gelişimini tamamlayamadı ne olur ne olmaz dedim işi sağlama alayım
- yuh sana hayvan herif.
zerdüşt bir şeyin ağzını sıkıca kapatmış yürüyordu. durdurdular.
- zerdüşt, dediler, böyle dikkatle sakladığın nedir?
- yolda, dedi zerdüşt, yaşlı bir kadın gördüm, bana büyük bir hediye verdi.
- peki neden ağzını kapattın?
- eğer kapatmazsam kaçar gidermiş.
yaşlı kadının ne dediğini öğrenmek istediler. zerdüşt buyurdu:
- kadına mı gidiyorsun kırbacını almayı unutma.
Nietzsche'nin Lou Salome'yle tanıştıktan sonra değiştirdiğini sandığım görüşüdür. Nitekim Salome'nin Nietzsche'yi at arabasına koştuğu gerçeği fotoğraflarda mevcuttur. Sadece kendisi değil asistanıyla birlikte. Nereden çıktı acaba?
kadın erkek ilişkisine faşizan bir bakış açısı olan nietzsche nin böyle buyurdu zerdüşt ünde 'tamam anladık ezikmişsin kadınlardan yana.' dedirten bölümünde geçen sözdür. salome tarafından kırbaçlanmışlığı vardır, bu sözü de burdan esinlenerek söylemiş olması muhtemeldir. zaten salome den sonra kadınları birer yılan gibi görmüştür.
- mehmet kırbacını bugünlük ödünç versene.
+ kadına mı gidiyorsun?
- evet ya. geçen abartmışım. benim kırbaç kopmuş. şimdi kızın karşısında mahcup etme beni.
+ tamam al hadi.
- hadi ben çıkıyorum baba.
+ nereye lan? gel bakim buraya, ne var o çantanın içinde?
- bişey yok baba ya.
+ sus lan! neler varmış bakalım.. ağızı kapatan deri kayışlı top, deri elbiseler, deri maske... eeee... kırbaç nerde lan it?
- ya geçen hafta gittiğim evde bırakmışım baba..
+ lan hayvan.. her hafta sana yeni kırbaç mı alacağız? servet düşmanımısın lan sen? kaç kere dedim ben sana kırbacını unutma gittiğin kadında diye? kaç defa dedim lannn!!!
-kadına mı gidiyorsun?
+bi bakıma öyle sayılır.
-nassı yani?
+gidecem de kadın yerinde yok.
-kırbacın yanında mı?
+hayır kadında.
-ne yapıyormuş onunla?
+buraya geliyormuş.