hiç korkmalarına gerek yoktur. herkesin fiziksel olarak güzel olmadığı dünyada eksiği sadece kadına benzememesidir.
tencere üretilmiş ise kapağı unutulmamıştır.
Hormonel bozukluğu olan kadınlardır. Fiziksel benzerlikse tabii.
Öte yandan Don Juan* sorsam o bile içerden kadının neye benzediğini söyliyemez diye bir şüphe varken bende kadına benzemeyen kadın nasıl olur bilemem. Garip bir şekilde çekici buluyorum lan bu entryi.
Ulfgar: Abi kadın hormonel sorunlar yaşıyorsa kadına benzemez dimi kadın gibi kadın olmaz yani fiziği.
Don juan: E heralde abisi.
Ulfgar: Peki ruhen, zeka falan olarak bir kadın neye benzer sen bilirsin abi yani içerden kadın ?
Don Juan: Ne biliyim lan ben girip çıkıyorum paso içerde takılmıyorum ki.
ajda pekkan'ın da katılacağı grup. gün geçtikçe gelişen teknoloji onu estetik ameliyatlar desteğiyle bir kız çocuğuna kadar gençleştirip bir kadın olmaktan çıkaracak. işte o gün o ufak bir kız çocuğu olacak.
kimi zaman üzerlerindeki sorumluluğun altında ezilip kadınlığını unutmuş kişilerdir bunlar.
kimi zaman umursamaz, bakımsız, yaşama sevinci olmayan kadınlardır.
kimi zaman da, belli ideolojiler kaynaklı, kadının bir meta olmadığını - düşünen bir varlık olduğunu, görüntüsünden daha önemli şeyleri olduğunu kanıtlamak adına yapılan kendini salmışlığın ürünü kadınlardır.
kendi tercihini yaşayan insanlardır. tip olarak değil bir de karakter olarak kadına benzemeyen kadınlar vardır. erkek gibi pişti oynar, batak oynar, erkekten önce atağa geçer, sevgisini karşılığı olacak mı diye düşünmeden itiraf eder. duvarları karalar, gecenin köründe yalnız başına yürümekten korkmaz, maç izler ve kaçan gollerde ayağa kalkıp hakeme kayar,rakı içer, kadehini sert vurur masaya, yanında bıçak taşır. laf atanı itin g.tüne sokar, küfür edene bir erkeğin bile edemeyeceği küfürlerle karşılık verir, one night stand olayını yaşadıysa benimle evlen diye yalvarmadan çeker gider; bir daha da aramaz. geçmişini savunur ve saklamaz, yeri gelince yüreğine taş basar çeker gider. sevdi mi erkek gibi sever, sevdiği adamın kapısının önünde de yatar, içki içip nara da atar. sokak çocuklarıyla takılır, yolda sigara içer. makyaj yapar ama suratını yok etmez. yeri gelince topuklu ayakkabılarını giyip hanımefendi asaleti ile gezer, ertesi gün eşofmanlarını giyip mangal yakar, odun kırar, kafa bile kırar. erkeklerin kolay kolay sevemediği kadınlardır bunlar ama çok iyi arkadaş olurlar. erkeklerin tercih etmediğini bile bile böyle yaşamaya devam ederler, evlilik dediğin müesseseye saygılı fakat uzaktırlar. kurumsal birliktelik yetmez çünkü beyin orgazmı yaşamak isteyen kadınlardır bunlar. zeki adamları sever sadece bunu yaşatabilecek adamlar için kadınsı davranırlar ama önce içlerindeki kadının görülmesini beklerler ve dışlarındaki hödüğün de sevilmesini. böyle kadınlara gözünüz kapalı güvenebilirsiniz, gerçekten sahiplendiyseniz erkek dolu bir barın ortasına bıraksanız da gözünüz arkada kalmaz.sahiplenmemişseniz aldatmakta bir mahsur görmez. ama ne yazık ki tikileri yerden yere vuran zihniyet onların yapmacık tavırlarını, bu kadının mert tavırlarından daha kolay kabul ederler. kimseye kapak atmaya kalkmaz ama yine de yanlış anlaşılır. kadına benzemese de klişe kadın davranışlarıyla suçlanır. kadınların haklarını sonuna kadar savunmakla beraber kadınları da erkek gibi eleştirir ve haklı eleştirelere saygısını esirgemez. erkek fatma demişlerdir küçükken büyüdüğünde cadı karı, erkek düşmanı diye etiketi sınıf atlar. yalnızlığını sevdiği için bir erkeğin kanatları altında ezilmeyen kadınlardır, erkeksiz de yaşayabilirler.dağılın şimdi.
nedir peki bu tezin gereklilikleri;
-kadın yemek yapar, çocuk yapar&bakar, evi temizler.
-erkek de çalışır, evi geçindirir, çocuk yapar sonra çocuk yapar... neyse bu madde uzayacak gibi. *
şimdi bu doğa kanunu gerekliliklerine göre günümüzde kadın yemek, çocuk, temizlik yapma eylemlerine ek olarak "çalışır".
haddinden fazla sorumluluk yüklenir kadına.
bu yönden kadına benzememekte, iddia edilenin tersine "güçsüzlüğü" değil "güç"ü simgelemektedir. erkek "güç" ya, erkek gibi kadındır o.
öyle kadın mı olur lan. kadın dediğin evde oturur, yemek tarifleri yazar, sabah sabah seda sayan izler, günlere gider, ne bileyim camın kenarına geçip bıyıklarını alır, çocukları sokağa salar temizlenen ev kirlenmesin diye.
cem yılmaz tabiriyle;
bıyıklarına bağdem yağı süren,
alman bayan gülle atma takımı oyuncularıyla ortak noktaları olan,
abi desen bi dert, abla desen iki dert, sevgili desen "sıçmışsın hacı sen" dediğimiz yaratık.