- sigara, sokak kadını gibidir. sebepleri:
her köşe başında bulabilirsiniz.
genellikle keyif için değil, ihtiyaçtan veya bağımlılıktan içilir.
içtikten sonra izmariti atar gidersiniz. Kimse arkasına bakmaz.
her sigarayı sadece bir kere içebilirsiniz.
yerlileri ucuz, yabancıları pahalıdır.
yabancılarının daha güzel olduğu söylenir. Ama arkadaş ısmarladıysa yerli yabancı farketmez.
tek içimlik olduğu için her nefes önemlidir.
içinize çekmediğiniz durumlarda bile kendi kendine yanıp biter. Ulan ben bundan bişey anlamadım paraya yazık oldu dersiniz. Sonra bi tane daha yakarsınız.
- Nargile, genelev kadını gibidir. sebepleri:
sokak ortasında içilmez, belirli mekanları vardır.
mekan ne kadar iyise çeşit o kadar çoktur.
mekana girer oturursunuz, nargile ayağınıza gelir. içtikten sonra alıp götürürler. Sizin zahmet etmenize gerek olmaz.
aynı nargileyi defalarca kullanabilirsiniz. Ancak bir dahaki sefere kadar, (ağızlık değişse bile) başkalarının o nargileyi kullandığını bilmek rahatsızlık verir.
sigaraya göre içmesi daha uzun sürer. ama çok abartırsanız mekanın sahibi "hadi kardeşim kalk da yeni müşteri gelsin artık" der gibisinden pis pis bakar.
acemiler için ilk seferi kafa döndürücüdür. adamı fena çarpar.
- pipo, ev kadını gibidir. sebepleri:
sakin kafayla, evde rahat rahat içilmesi gereklidir. sokakta veya işyerinde içilen bişey değildir.
sizden başka kimse o pipoya elleyemez, içemez.
yeni alınan bi pipo öyle hemen pofur pofur içilmez. ahşabın açılması, iç bölümün ateşle kavrulması gerekir. En azından 10-15 içimden sonra düzgün bir şekilde yanar hale gelir. O zaman bile keyifli bir içim için 5-6 ay geçmesi gerekir.
pipo hergün hergün içilen birşey değildir. Bir kere kullandıktan sonra bir iki gün dinlendirmek gerekir. Hergün içmeye kalkarsanız ağzınızda acı bir tat bırakır. (içerdeki katran+nikotin karışımı kurumadığından)
içmeden önce hazırlaması uzun sürer.
tütünü düzgün bir şekilde yerleştirmek ve yaktıktan sonra közün düzgün bir şekilde oluşması için tecrübe kazanmak gerekir.
her piponun ayrı karakteri vardır. Birinde yaptıklarınız öbüründe işe yaramayabilir.
yaktıktan sonra da çile bitmez. Ateşin sönmemesi için ateş arada bir alınan düzenli nefeslerle devamlı körüklenmelidir. söndüğü zaman tekrar yakılabilir ancak ağızda nahoş bir tat bırakır. Eğer sönmüşse o gün için içmeyi boşvermeniz ağız tadı açısından daha mantıklı olacaktır.
sigara veya nargile gibi her nefes içeri çekilmez. Bir ateşe (ateşi canlı tutmak için) bir bana şeklinde içmek gerekir. duruma göre iki (veya üç) ateşe bir bana da olabilir.
içip bitirdikten sonra da çile bitmez. Güzelce temizlemeli ve baş köşeye kaldırılmalıdır. Yetirince nezaket göstermez, iyice temizlemezseniz, intikamını bir sonraki içiminizi zehir ederek alacaktır
esrar, tutkunu olduğunuz yasak aşkınızın kadını gibidir. bir kereden bir şey olmaz, tadına bakayım diye başlar; bulaşır kalır, yapışıverirsiniz. yapıştırır sizi kendisine.
kullanım sıklığınız çaktırmadan artar. yarın görüşmeyeceğim derken bir bakarsınız yine iki parmağınız arasında o. ertesi gün yine ve yine. bir süre başkalarını deneyeyim, geçer biter, unuturum dersiniz. bir kaç gün alkol vs ile yetinmeye çalışır, sonra bir boş anınızda yine onun koynunda bulursunuz kendinizi. bağımlısı değilim yahu sadece arada bir takılıyorum dersiniz. onun tadı hep damağınızda kalır. başkası aynı tadı vermez. o tektir, biriciktir. hep özlenen taddır. çok sıklaştırdığınızda acı verici şekilde baş döndürür. uzaklaşınca çıldırasıya özler; hatırlayınca delice, şeytanca, acıyla, özlemle, tutkuyla gülümsersiniz tadını. ama yolları ayırmış olduğunuzu sandığınızdan şimdilik özlenendir o. "see you later my love" dır...