bir şubat günü sabah erken saatlerde, boğuk ve kapalı bir ankara havasında kahvaltı yapmak için bir yer ararken, milli piyangocu seslenir;
emine erdoğan'ın şansına çek abi.
(bkz: emine erdoğan'ın şansına çek abi)
ama sen kadın olsan tayyip seninle evlenmek istemezdi diye yanıtlanacak tümce.
arkadaşım sallıyorsun bari azcık destekli salla.
''az ilerde aileler halay çekiyormuş da, evden çıkmışta, sigara alacakmışta'' bak bak eee?
sabahın körüdür sanki millet paşapınarına pikniğe gidiyor da halay çekiyor.
hem neresi o kafe öyle kuran okunan?
annem biz de müslüman çocuğuyuz ama sizin gibiler yüzünden tayyipten de nefret geldi, herşeyden de.
bu saçmalık ne ya midem kalktı resmen, yuh size ya yuh yani...
türk kadınının da değil direkt olarak türklerin içinde muhteşem bir maganda sevgisinin varlığını kanıtlayan söz. rte'yle evlenmek, sokakta yere balgam ata ata yürüyen ağzı bozuk bir magandayla evlenmekten farksız oysa ki.
kadınlığımdan nefret ettim. tayyip gibi bir adam ki, ülkeyi b.ka sokuyor sonra da zeytinyağı gibi su yüzüne çıkıyor ve mutlaka suçlayacak birilerini buluyor. yarın yatakta erekte olamayınca karısını, erken boşalınca babasını, kızı olunca * deniz baykal'ı sorumlu tutacak bir insan. düşünmek bile tüyler ürpertici.
alçalma seviyelerinde dipte-en aşağıda olmak isteyen erkeğin söylediği cümledir. bu kişise birkaç kelam etmek isterim "zaten anan s.kiliyor bir de kendini s.ktirmenin almei yok değil mi?"