duyarlı, duygusal ve reaktif erkek tipine denir kanımca. Bu özelliklerin cinsel tercih veya hormonlarla bir ilgisi yoktur. Bu dediğimiz tipleme, genellikle erkek egemen ve otoriter bir çevrede büyümüş idealist annenin nezaket ve şevkatiye büyüyen oğlunda görülen sendromdur.
Birinden hoşlandığında yanakları kızaran, hatun muhabbeti açtığında konuyu dünya uluslarının barışına getiren, bir sürü kız arkadaşı olup ciddi bir ilişkisi olamayan bir tip varsa, genelde bu gibi erkeklerdendir.
kadın olmak heteroseksist-erkek egemen toplumlarda aşağılıkça bir şey olduğu için garipsenen, aşağılanan erkektir. bu bakış açısına göre kadın ve erkeğin rolleri vardır; ancak daha önemli olan erkeğin rolüdür. bir kadının erkek gibi olması sorun değildir; hatta "aferin" denir, birçok anne-baba kızının "güçlü" olmasını ister. ama bir erkeğin kadın gibi olması ayıptır, suçtur, hatta çekip dövülebilir, öldürülebilir bu insanlar. genel isimleri ise hiç yabancı olmadığınız bir addır; travesti denir bu kişilere. sanılanın aksine travestilik bir meslek değildir; kadın gibi olan, kadın gibi giyinen, kendini kadın gibi hisseden erkeklerdir travestiler. bu halleriyle de kabul görmedikleri için dışlanırlar, dövülürler, işe alınmazlar. bunun için de seks işçiliğine zorlanırlar. sonra da "ahlaksızlık" denir. asıl ahlaksızlığın insanları tercih etmedikleri bu hislerinden ötürü aşağılamak, hor görmek, iş vermemek olduğunu unutarak...
son dönemde özellikle basın yoluyla sayılarının arttığı izlenimi aldığımız ara elemandır. bu duruma kullanılan kimyasalların yol açtığı sanılmaktadır. yeterince kadın varken bir de bunlara gibisinin eklenmesi dengeyi bozmaktadır. özel hayata saygıyı anlarım ama hangimiz böyle bir babamız olsun isteriz samimane düşünmek lazım.
nedense çok yakışıklı olur çoğu. bir keresinde hiç unutmuyorum otobüs terminalinde arkadan gördüm; aman allahım o ne yürüyüş bir kırıtma bir işve bir cilve. amma velakin surata bir baktım ki ya rabbi sen nelere kadirsin! ahh ahh kaçırdık çocuğu elin herifine.