şimdi bazı yazarlar çıkar bunu da kürtlere özgü bir eylem olarak lanse ederler. onlara göre tüm kötü eylemler kürt patentli ya! saman dolu kafanıza koysunlar.
Bazı arkadaşlar ile yürüyoruz sokakta. ileride bir insan kalabalığı oluşmaya başladı. Millet birşey izliyor belli ki. Adımları hızlandırdık ki ne görelim, adamın biri bir kadını sokakta yatırmış yere, tekme tokat ne bulduysa vuruyor. Müdahele edeyim diye karşıya geçmeye tam başladım, adamın biri geldi şiddetsever abimizi elinden yakaladı, "Napıyorsun kardeşim sen?" dedi. Ve o anda o cümleyi duydum; "Sanane lan sen ne karışıyorsun, kimsin ki sen?!?" Beni şaşırtan cümle değil, söyleyen kişi oldu. O dayak yiyen kadındı bunu söyleyen. Şiddetsever abimizin karısı olduğu anlaşılan o kadın, kalktı ve kendisini koruyan amcaya bağırmaya başladı. Adam da tuttu kadını, sanırım başka bir yerde dövmeye devam etmek üzere götürdü.
Keşke bıraksaydık da biraz daha vursaydı diyorum şimdi içimden.
islam'a göre, şartlar tamam olduğunda farzdır. dikkat edin mübah, sünnet veya vacip değil, doğrudan farzdır. neden farzdır? zira nisa 34'te, şartlar sayıldıktan sonra, "dövebilirsiniz" denmiyor, "dövün" deniyor. yani açık bir emirdir. yapıp yapmaması erkeğin tercihine bırakılmamıştır. yani -şartlar tamamsa- farzdır. yani müslüman erkek, eşinin kendisine itaat etmesini sağlamakla mükelleftir. konu bu yönüyle pek tartışılmamıştır nedense?
şartlar nedir? öncelikle kadının itaatsizlik etmesidir. ayette doğrudan "nuşûze-hunne" denildikten sonra, ahlaksızlık yapması filan gibi, ayette geçmeyen gerekçeler icat edilmesi "allah demek istediğini tam ifade edememiş. biz tamamlayalım" anlamına gelir.
peki diyelim ki kadın itaatsizlik etti, müslüman kocanın görevi nedir? nasihat etmektir. dinlemezse? yatakları ayırmaktır. yine dinlemezse? dövmektir.
beğenin veya beğenmeyin, gerçek budur...
öyleyse, eşi kendisine itaat etmediği halde, sayılan eylemleri sırasıyla yapmayan, göz yuman müslüman kocanın günaha girdiğini de söyleyebiliriz. zira farz olan bir işi ihmal etmiş oluyor. keza sırayı atlayıp, doğrudan döven koca da günaha girmiş olur. çünkü yapılması gerekenlerin sırası net olarak tarif edilmiştir.
sözcüklerle kendini savunmaktan aciz, kendisine güveni sıfır ve özelliklede erkekliğin şiddetle alakalı olduğunu sanan bazı insan olarak nitelendiremediğim varlıkların gösterdiği davranıştır. Kızınca şiddet kime, hangi cinse olursa olsun hayvanlara yakışır. insana değil.
şahsi kanaatime göre öküzlüktür, kifayetsizliktir.
fakat kadınların da dikkatli olması gerekir. dayakçı erkekler ağaç kovuğundan çıkmıyor. onlar da bir ananın evladı. ama, istisnai haller dışından, dayakçı erkeklerin ana ve babalarının da dayakçı olduğu bir gerçektir. hadi babası öküz diyelim. ya anası?
kadın çocuğunu döverek büyütüyor. güçsüze dayak atmanın sorunları çözmek için bir yol olduğu fikri oluşuyor çocuğun kafasında. eh, büyüyünce kendisine sorun çıkaran güçsüzleri dövmekte bir sakınca görmüyor.
dinin cevaz vermesi, daha doğrusu -şartlar tamam olunca- farz sayması da bir etken tabi.
Daha dün ankara Batıkentte akplilerin yaptığı eylem. Bunlara adam demeye dilim varmıyor inanın. Hemcinsin bile olsa senle aynı görüşü paylaşmadığı için birini dövemezsin. Kaldı ki elinde sopayla bi kadına saldırıyorsun, sırf akpli değil diye broşür dağıtan herkesi dövüyorsun. Siyasi görüşü, dili, dini, ırkı yüzünden birini dövmek yanlışken sen bunu kendinden fiziksel olarak çok daha güçsüz birine yapıyorsun, belki bir anneye vuruyorsun. Sizin insanlığınıza ne diyeyim bilmiyorum. Bu arada inanmayan arkadaşlarda olacaktır videoya çekenler olmuştu belki bulursunuz arayın bi internette.
erkek dövmeyi normal gören koyunların tepki gösterdiği saçmalık . tabi size öyle öğrettiler . erkek kadını dövemez ama erkeği öldürebilir bile . düşünmeden toplumun öğrettiklerini uygulayın , sonra da kendinizi duyarlı ya da düşünebilen bir insan sanın .
kuran ı kerimi en iyi anlayan ve yaşayan şüphesiz peygamberimiz hz muhammeds.a.vdir.
onun sünneti üzerine dinimizi yaşıyoruz. ve o hiçbir şekilde eşlerinden birini dövdüğü rivayet edilmemiştir.
zira veda hutbesinde,
--spoiler--
"Ey insanlar! "Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allahtan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allahın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allahın emri ile helal kıldınız. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, kadınlarında sizin üzerinizde hakkı vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız yatağınızı hiç kimseye çiğnetmemeleri, hoşlanmadığınız kimseleri izniniz olmadıkça evinize almamalarıdır.Eğer gelmesine müsaade etmediğiniz bir kimseyi evinize alırsa Allah size onları yatakların yalnız bırakmanıza ve daha olmazsa hafifçe dövüp sakındırmanıza izin vermiştir. kadınlarında sizin üzerinizdeki hakları, meşru örf ve adete göre yiyecek ve giyeceklerini temin etmenizdir.
--spoiler--
kadının "kocasının gelmesini müsaade etmediği bir kişiyi eve alması" şartına bağlanarak kısıtlama getirilmek istenen farzdır.
oysa esas olan itaatsizliktir. kuran'da böyle geçmektedir. kadının "kocasının gelmesini müsaade etmediği bir kişiyi eve alması" bir itaatsizlik türüdür. veda hutbesi'nde böyle ifade edilmesi, diğer itaatsizlik türlerinin hükümden düştüğünü göstermez, sadece belirli bir itaatsizlik türüne dikkat çekildiği anlamına gelir. zira emirdeki maksat sadece bu olsaydı, kuran'da "itaatsizlik" gibi genel bir kavram yerine açık olarak söz konusu eylem ifade edilirdi.
diğer taraftan, diyelim ki erkek kaynanasından hoşlanmıyor. bu durumda eşinin anasıyla evinde görüşmesi, önce nasihat edilmeyi, sonra yatak ayırmayı, sonra dövülmeyi gerektiren bir itaatsizliktir. makul bulunur mu bilemem.
Eger islama gore boyleyse bu ne bicim din dedirten durumdur. Kadin ya da erkek eger sen sirf kendinden zayif diye birine siddet uygulama hakkini kendinde goruyorsan aciz hayvanin tekisindir. Bu ne bicim bi zihniyettir anlam veremiyorum gercekten. Ahlak anlayisiniz bunu mu gerektiriyor cidden de?
beyinsiz erkeklerin yapacağı iştir. kadının size olan aşkına, saygısına vurduğunun farkında değildir. oysa bir kadın seven bir kadın erkeğinin kölesi olmaya zaten razıdır. fakat kadına sahip olamayan erkek zamanla eziklik içerisinde kompleks geliştirir ve kendince en basit ve aptalca çözümü bulur.