desteklenmesi gereken öneri. eksilemeden önce üşenmeden bir oku. gerekçeleriyle birlikte ayrıntılı olarak izah etmek gerekirse;
baharın gelmesi ve havaların ısınmasıyla birlikte hemen her pazar günü kadıköy'de, çeşitli konu başlıkları altında(demokrasi, emek, saygı, sevgi, işçi v.b) mitingler ve eylemler düzenlenmektedir. tabi bu iş öyle kolay değildir, 200-300 kişi bağırıp çağıracak, slogan atacak diye koca kadıköy sahili(rıhtım) e-5'in kadıköy girişinden itibaren trafiğe kapatılır. çeşitli ilçe ve semtlerden kadıköy'e gelmek isteyen araçlar çaresiz kalır, otobüslerdeki insanlar e-5'de inip kadıköy'e kadar yayan gitmek zorunda kalırlar. tam bir eziyettir. ulaşım durma noktasına gelir, hatta durur. otobüs ve dolmuşlar sefer yapamaz. koca hafta boyunca iş güçle uğraşıp, bir pazar gününü ailesiyle, sevdikleriyle, eşiyle, dostuyla geçirmek için kadıköy'e gelmek isteyen kişiler tamamen mağdur duruma düşerler. çünkü e-5 çıkışından itibaren araç trafiğine kapatılan kadıköy'e ulaşabilmek tam anlamıyla eziyettir. e-5'de inip yayan olarak kadıköy'e gelenler için ise çile bitmemiştir. çünkü eylemciler sloganlar eşliğinde kadıköy'ü tam anlamıyla işgal etmişlerdir. olayların amacından sapmasını engellemek amacıyla hazırda bekleyen polisler de gergin bir hava oluşmasına neden olur. gönül rahatlığıyla gezip, huzur içinde dolaşamazsınız. mitingçilerin konusu ağırlıklı olarak işçi hakları üzerinedir. gel gör ki aralarında bir tane işçi bulamazsın. ayrıca işçi hakları için slogan attıktan sonra, yerlere sayısız çöp atıp(pet şişe, peçete, pankart v.b) duvarlara sprey boyalarla slogan yazmaları apayrı bir tezatlıktır. yahu bu ne yaman çelişki? yerlere attığın çöpü, duvarlara yazdığın sloganları miting sonrası belediyenin işçileri temizleyecek. nerede işçi hakkı? nerede savunduğun emek? sen işçi savunuyorum diyorsun, işçiye iş çıkarıyorsun. abd'ye, kapitalizme sövüp saydıktan sonra burger king'e gidip birşeyler yemek de son nokta.
yapmayın kardeşim şu işi artık. biz demiyoruz ki işçiyi, emeği, kadını savunma. ama her hafta da eziyet etme bize. hadi şimdi eksile rahatlıkla, yoksa kudurursun mazallah.
sapına kadar hak verilen konudur.
mitinglerin düzenlenmesini istememekle alakası yoktur olayın. harbiye harbi kadıköy ün bir meydanı bile yoktur. üsküdarın vardıda ne oldu. piç oldu yalan oldu.
şimdi aklıma geldi anadolu yakasında hiçbir semtin ilçenin meydanı yok.
anadolu yakasında miting düzenlenmemelidir.
tanım: kadıköyün doğru dürüst bir meydanı dahi yokken ısrarla mitinglere izin verilmesini kınamak amaçlı açılmış başlık.
amaç : sadece fikir paylaşımı.
seri eksi oy veren ibneye not : miting düzenlenmesin, insanlar eylem yapmasın yada yanlış olan sistemi eleştirmesin demiyorum. bu fiiller için daha uygun sahalar kullanılsın istiyorum.
efendim her önemli günde, her önemsiz günde, baharın gelmesiyle; o bayramı kutlama, bunun yıldönümü, x şahsiyetini anma, y toplulugunu protesto amaçlı kadıköyün trafiğinin her pazar günü felçe uğratılması hasebiyle insanları çileden çıkaran, mitinglerden nefret etmesini sağlayan durumdur. kara ulaşımı tamamen durur. insanlar işlerine, dersanelerine, manitalarıyle buluşmaya vb işlere geç kalırlar. bununla beraber uzun mesafeleri yürüyerek mitingin içinden geçmek zorunda kalırlar. olası bir taşkınlık halinde kimin miting için geldiği, kimin başka sebeplerle geldiği anlaşılamaz. herkes aynı muameleye maruz kalır, biber gazı vb. olası bir taşşkınlık halinde can kayıpları yaşanma ihtimali vardır. yinede her pazar kadıköyde miting olur. daha önce bi taşkınlık nedeniyle uzun süre kadıköyde miting yapılması yasaklanmıştı ama ne olduysa tekrar yapılmaya başlandı. tarihten ders alınmamış, tarih tekerrür ettiğinde acımız büyük diye demeç vericek yetkililerin şimdiden önlem almasını diliyorum.
