14a alemdağ otobüsü son seferinde sıklıkla karşılaştığım gruptur. kendileri oldukça eğlenceli muhabbetlere tanık olmama vesile olmuşlardır.
hele aralarında 4-5 yaşlarında kıvırcık saçlı bir kız çocuğu vardır ki insanın severken öldüresi gelir. kendisi dönmeyen dili ile darbukacı minik arkadaşıyla beraber 'bu fasulya 7.5 lira' şarkısını söylerken radarıma takılmıştır.
bundan iki sene evvel, haldun taner tiyatrosunun önünde iç dünyalarından esintiler sunan insanlardır. tiyatronun hemen önündeki büfeden aldığım yarım döner + ayranı afiyetle yerken bir bağrışma koptu. şuanda hatırlamıyorum ama baya ciddi bir olaydı. birbirlerini öldürmekten falan bahsediyorlardı. ciddi ciddi korkmuştum cinayet çıkacak diye. kadınlardan biri diğerine sen nasıl konuşursun benim hakkımda falan derken, bir aralarından bir tanesi fırladı ve içimizi rahatlatan çığlığı attı...
converse ayakkabıyı boyamak isteyip zorla para isteyen, ortalık tenhayasa bıçağını çekmekten çekinmeyen, ayakkabı boyacısı kılığındaki tefeciler kısmını artık barındırmayan çingenelerdir. nasıl olduysa terkettiler kadıköyü. çok da iyi oldu.
Fukara sümügu gibi yapisirlar insana. Bir de "1 lira 1 lira" diye bagiriyor gecen gun biri. 1 liraya gul mu olur kesin korsan filandir. Sarhos kafayla ve kiz arkadasla yakinlarindan bile gecmemek lazim. Zira cok iyi kullaniyorlar bunu. Baktiniz cicekci cingene, kizla yollari ayirip karilari gectikten sonra birlikte yurumeye devam edin. Yuzde yuz calisiyor.
Çiçek satmak için peşinizi bırakmayan almanız için bin türlü dua edip üzerine bir yerinize çiçeği sıkıştırıp almamak için ısrarcı olduğunuzu görünce de fala dönen tatlımı tatlı insanlardır
Yani bazıları
He birde küfür edenler var tabi.