içlerinden biri minibüs değil, gece kulübüdür. evet, evet; gerçekten. renkli yanıp sönen ışıklarla süslü ve ünlü eğlence mekanlarının vazgeçilmeyen, güncel şarkılarıyla paralel müzik hizmeti veren; toplu taşıma aracı kılığına bürünmüş bire bir gece kulübüdür. hele de gençler varsa araçta, gerçekten o hisse bürünebilirsiniz. pek de eğlencelidir, ancak şahsım tarafından bir daha rastlanmamıştır kendisine ne yazık ki.****
atarlı minibüsçü kardeşlerimizin sikinin keyfine göre gider, keyfine göre durursun. sağa çekerler, yolun ortasında dururlar, iki minibüs yanyana gelip sohbet ederler, taşak yaparlar, kimse de bunlara çıkıp bir şey diyemez. üstelik cadde boyunca her 5 metrede bir bunlardan bir tane vardır.
bu minibüsü kullanan 60 yaşlarında, hafif kel, arabayı yaslanarak değilde, kamburlar gibi kullanan bir adam vardır. sakın ola arabasına binmeyiz. bu adamı fark ettiğiniz an, ücreti vermeden minibüsten hemen inin.
3 saatte kadıköy'den pendik'e gelmek nedir yahu? bomboş yolda 20km ile gidip, sağa sola ''yolcu var mı acaba?'' diye bakmak nedir arkadaş?
biri bu adama ''gaza basarsan acılar içinde öleceksin'' demiş sanırım.
tüm yolda terör estiren, bütün trafiği kendi başlarına oluşturan bu minibüsleri süren tonla orospu çocuğuna sahip minibüslerdir. insanların mesai çıkışlarında evlerine gitmek istediğini düşünmek yerine onlarla birlikte takılmak istediğini sanan itlerdir aynı zamanda.