maça hiç davul götürülmemiştir. o yüzden uzaktan gelen ses davulun sesi değil, katıksız taraftar sesidir. bu açıklama ile birlikte atılan çamurların izi kalmamıştır.
çarşının sesinin dışında ezikbahçelilerin hıçkırıkları da duyulmuştur. bu ses yüzünden garipler pek net duyamamış olabilirler üçlünün sesini. örnek alacaklarına bide kötülüyorlar dedirten mevzu.
90. dakikada bile ekinler dize kadar adlı beste televizyonları başında olan kişiler tarafından çok net duyulmuştur. yine son dakikalarda runje runje runje sesleri de net duyulan diğer sesler arasındadır. burası beşiktaş alayına gider, beşiktaş'ım oley, üçlü gibi bestelerde sürekli ekranları başında olan kişilere helal olsun dedirtmiştir.
ama fenerbahçelilerin bunu kabullenemeyişi çok farklı bir olaydır. çekememezlik var tabi.. levent kırca'nın da dediği gibi; olacak o kadar..
yıllarını tirbünlere vermiş ve bu olayda tarafsız kalan biri açısından besiktas taraftarının dünyanın en çok ses çıkaran, ses bastıran, en yaratıcı taraftarı olduğu söylenebilir. çarsı diye bir gerçek vardır ve kimse kendini kandırmasındır.
her sene ligin 10. haftasına gelince istifa seslerinin duyulduğu inönü stadının sahibi olan takımın her zamanki gibi halüsinasyonlarınını gizleyememe olayı..
çarsının kadıköy de sesi falan daha fazla cıkmamıstır! sadece zaman zaman duyulmustur. bu da cok normaldir. 2250 kadar seyirci(hepsi de en fanatiklerden olusuyor)bütün gücüyle bagırdıgı zaman duyulur hatta sessizlik olursa baya bi duyulur...benim anlayamadıgım bununla bu kadar niye övünüyorlar abartıyolar. unutuyolar galiba gecen sene inönü de ki 100-150 civarındaki fenerlinin bagırmasının duyuldugunu sonra malum hepsi dısarı cıkarıldı kurallar geregi!!! ama buda normal unuturlar tabi. bjk lilerin tek avuntusu taraftarı. futbolcusunu baskanını kovduran takımının inönü de mac alamamasını saglayan bu taraftar. avunup dururlar devam edin en güzelini yapıyorsunuz....
bir avuç dediğiniz çarşı grubu 45 bin kişiyi susturmuş, yerin dibine sokmuştur.. şöyLeki ki bazı dergiLerde bu araştırma konusu oLmuştur.. bLue jean dergisinde "2 bin 45 binden büyük mü" diye bir başLık açıLmıştır.. he bu arada inönüden çıkan eşsiz ses kadıköyden duyuLuyordur birde.. 132 desibeL'i hatırLatırım..
özellikle cumartesi günleri çok hissedilen olaydır. aşırı kalabalık ve herkezin bir şey satma telaşı , ekmek kavgası , satıcıların bağrışmaları , çocuklarıyla alışverişe gelen yetişkinlerin çocuklarını zabdetme çabası bütün bunlar çarşıyı çok sesli kılıyor.
kadiköy'de çarşının sesinin çok çıkması koşuyolundan duyulmadığı için istedikleri kadar bağırabilir o insanlar çok güzelde bir atasözü vardır bu konuyla alakalı ürüyüp kervan yürütenler için.