ulan ne biçim adamlarsınız siz ya . adam ayağınıza bedavadan rafting yaptırmak için imkanlarını seferber (!) ediyo siz kalkıp adamı mesnetsizce , çirkince eleştiriyosunuz . size de bir şey beğendirilmiyor ki anam yuhhh size !
istifa etmek için acaba neyi bekliyor diye düşünmemize neden olan belediye başkanı. yönetiminde olduğun şehirde 25 kişi ölüyor, önlem alamıyorsun ve önümüzdeki günlerdeki yağış uyarıları için inşallah bu kadar ağır olmaz diyorsun. bu kadar pişkinlik olmaz. istifa etme erdemliğine ulaşan bir akp li görmek istiyorum ölmeden.
fatih gezisinde, 'başkanım tüp paramız yok' diyen vatandaşın eline 50 lira sıkıştırmasıyla tanıdığım şahıs, i. melih gökçek özentisidir. o ki en kötü belediye başkanlarından...hem de 20 yıl...hem de seçimle...
seçimler yaklaşınca makam aracından inip halkın arasına karışmaya çalışan bu şahıs, seçimlerde amacına bügüne kadar ulaşmış, yaşanan son rezillikten sonra yine de ulaşacaktır gibime geliyor hani.
ha unutmadan yine son rezillikten sonra, erozyonu önlemede lalelerin rolü adlı sempozyumu da sel aldı götürdü. satamadan getirdi.
(bkz: soyad-karakter uyumu)
30 kişinin öldüğü bir günde basın açıklamasının büyük bölümünü Bosna Hersek'e gitmediğine Ankara'ya gidip döndüğüne bunun siyasi bir iftira olduğuna ayıran eşsiz belediye başkanımız.
o bu değilde az önce basın toplantısını izledim bu şahıs ve saz arkadaşlarının. iç işleri bakanının yanında halıya işemiş köpek suçluluğunda duruyordu. bakan vali bok püsür hepsi konuştu, en son basın açıklaması biterken bakan önündeki mikrofonu kadir topbaş'ın önüne sürükleyip "sizin ekleyecek/söyleyecek bi şeyiniz var mı kadir bey" gibi bi laf etti. ayy abisi bu bi kızardı bozardı içinden kendi kendine bi şeyler fısıldadı, sonra ıkh mık yok diye kızarmış bi ifadeyle önüne sürülen mikrofonu bakanın önüne tekrar geri sürdü "bana niye verion lan mikrofonu" der gibi. çok trajikomik bir görüntüydü, ibreti alem için bulun buldurun o görüntüyü. sanırım rte kendisine "sen konuşma kadir, sen konuşunca boku çıkıyo aq" dedi. oysaki biz kendisinden şöyle bir açıklama beklerdik.
- başkanım dere yatakları yanlış yapılanmadan dolayı taştı, alt yapı yetersiz,
-- peki tokyo'nun altyapısı yeterli mi?
- 30 küsür can kaybından bahsediliyor
-- laikci misin lan sen?
sırıtan resmini seçim dönemi boyunca görmekten bıktığımız kişi zira sinsi sinsi bakmaktadır.tam bir gargamel amcadır.yolsuzluk konusundada erdoğan dönemini aratmamaktadır sağolsun
doğal afete karşı yapacak bir şey yok diyerek işi kendinden atmaya çalışmış şahıs. görende tsunami geldi sanacak! istanbul'un senin başbakanınla başlayan belediyecilik macerasının altyapı konusunda neler yaptığını maalesef çok ağır bir bedelle görmüş olduk.
9 eylül 2009 da yaşanan sel felaketi için yaptığı basın toplantısında pişkinliğin dibine vurmuştur. basın mensuplarının karşısına çıkıp tedbirlerin yetersiz kalmasından bahsetmek yerine, boku bize atmayı uygun görmüştür. sanki az önce otobüsün üstünde yardım bekleyen insanları görmemişiz gibi önlem için toplu taşıma araçlarını kullanın demiştir. "bosna' ya mı gitmişim ben. ahanda burdayım." tarzı açıklama yaparak iyice komikleşmiştir. hele hele küresel ısınma ve mevsim değişikliği ile ilgili sözlerinden hiç bahsetmiyorum. 3. köprü için ağaç kıyımına izin veren başkanın bu söylemi komik kaçıyor.
kesinlikle istifa etmelidir, 30 kişinin canına mal olmuş bu sel felaketini kendisi de bizim gibi izlemekten başka birşey yapmamıştır. hatta suçu başka yerlere atmaya çalışmıştır. eğer ortada bir şeref, onur, haysiyet varsa görevi bırakır. kendini seçen kişileri öldürmüştür.*
(bkz: #6009556) söz konusu entry ile anlaşılıyor ki taraftarları en az kadir topbaş kadar acımasızdır, zira 14:16 itibariyle 20 kişinin yaşamını yitirdiği sel facisanın ardından "bu tablo istanbullu ların tedbirsizliğinin sonucudur" diyebilen belediye başkanını partizanca yaklaşımıyla, gözleri kör olmuş yüreği taşlamış olarak savunabilmiştir. ne yaparsa yapsın sorgulanmayan, eleştirilmesine tahammülü olmayan sadık(!) taraftarları olan belediye başkanı.
Show TV Ana Haber'in kadrosundan tanıdık bulup onları bir güzel besleyen kişi. Öyleki bir yakının akrabası ruhsatsız ehliyetsiz araba kullanırken yakalanır, polisi ben Topbaşın yakınıyım diye tehdit & darp eder, sonucunda o polisler kendilerini hem TV'de hemde başka şehirlerde bulurlar.
katıldığı televizyon programında sel felaketiyle ilgili açıklama yapması beklenirken küresel ısınmadan, kyoto protokolünden, ozon tabakasındaki delikten bahsetmiştir. bu yönüyle ne kadar büyük düşündüğünü göstermiştir... sel felaketiyle ilgili olarak "bu tablo istanbullu'nun tedbirsizliğinin sonucudur" diyerek olayı küresel boyuttan biraz da yerel boyuta indirmeye çalışmıştır. ama yanlış söylemiştir, "istanbullu yöneticilerin tedbirsizliğidir." demeliydi.