vardır böyleleri. ne sevildiğini bilir, ne de sayıldığını.
sen değer verdikçe anlamsızlaşır. her şeyi saçmasapan bir duruma sokmadan rahat etmez içi.
söylenecek söz kalmayana kadar uğraşır, ya da yapmaz hiç birşey, bir kenarda oturur ve sırtınıza bıraktıklarının ağırlığıyla sizi yere kadar eğmesini seyreder. her zorbalık latif gelir ona. kırılmaz bir demir ya da elastik bir zerzavat sanar sizi.
kendinde bir hak görür hayatınızın içine sıçmaya. farkında değildir oysa içinizin sahip olduğu parça sayısına.
istediğiniz pek bir şey değildir oysa. kadir de bilinmelidir, kıymet de...
sevmek kuru bir lakırdı olmazdan önce dudaklar mühürlenirdi bu cümleye lakin şimdi nerdeeeee...