özellikle son dönemlerde türban için din ve yaşama özgürlüğünü savunan kişilerin bu gibi olaylarda yok medyanın uydurması yok onlarda içmeseydi tadındaki entrylerini görünce bu kişilerin hem nasıl bir dünya görüşüne sahip olduklarını hem de düşüncelerindeki samimiyetlerini daha kolay anlıyoruz.
senin istediğin özgürlük sınırı yoksa sadece senin gibi düşünenler için mi???
gelinen noktadır, bu gidişle ancak beterinin de olacağı durumdur. bazı arkadaşlar yok evinde, barda, meyhanede içsinler demiş, o zaman cuma günleri kaldırımlarda namaz kılanları da dövelim. böyle saçmalık olmaz.
içki satanı zabıta yani bir anlamda devlet sopalarla zincirlerle döverse, bundan cesaret alan vatandaş da gider içki içen vatandaşa dalar. ne diyelim yavşaklıktır.
ayaklarını götlerine vura vura kaçacakları günleri de göreceğiz.
it gibi pısıp kuyruklarını bacaklarının arasına kıstırıp selerini kesecekleri günleri de göreceğiz.
kainat hürmetine yaratılmış peygamber'in (s.a.v) emridir ki : "sizi ilgilendirmeyen şeyden uzak durunuz."
madem bu kadar dindarsın önce bunu bil. insana zarar vermek övülür mü hiç?
öncelikle bu yapılan şiddetin cezası kati suretle verilmelidir.
fakat şu sorularda akıllarda yer ediyor.
--daha reşit olmamış bir çocuğun gece yarısı elinde içki şişesi ile dolaşması ne kadar doğrudur? ("özgür bir ülkedeyiz, isteyen istediği saatte gezer" diyenler elbet olacaktır. fakat sikerler böyle özgürlüğü. )
--gecenin bir yarısu içki içen veledin anası babası o anda acep ne yapmaktadır? ("sanane kardeşim ne yapıyorsa yapıyordur" diyenler elbet olacaktır. fakat sikerler öyle işi. çocukları yapıp yapıp sokağa atmak hangi ahlak anlayışının ürünüdür? )
--17 yaşında bir gence içki satmak nasıl bir zihniyet ürünüdür? ("yanındaki 18 yaşında ona satmıştır" diyenler elbet olacaktır. bunada siktir çekeceksin. düz mantık insandan nefret ederim. )
