kader yoktur.çünkü kader denilen şey , bizim insanımıza göre kötü bir olayın ardından , ''kaderimizde varmış''denilip geçilir .''kaderde yazılı'' diye bir şey olamaz.kimse kötüyü iyiyi sineye çekemez . kader kavramı yoktur ve olamaz. insanın başarıları ve hataları vardır.insanlar,önceden yazılmış bir senaryonun oyuncuları değildir.
eğer olsaydı yazılmış bir senaryo, allah bizi hiç dünyaya göndermezdi. allah sadece herşeyi bilir olay o, kaderimizi ,yani hayatımızı biz kendimiz seçeriz, kararlarımızla, tercihlerimizle.
yalan haberdir inanmayın.
kader önceden yazılmış bir senaryo diye tarif edilemez zaten. çizdiği yol kişiye aittir. bir imtihan vardır. her kişi yaptığından sorumludur. allah kişiyi yanlış yola sokmaz sadece gireceğini bilir. kaderini kendin çizmek tabiri varya bi nevi öyledir yani.
insan kendi iradesiyle kendi yolunu seçer, kendi adımlarını atar.. kader ise sadece bunun Allah tarafından önceden bilinmesidir.. önceden bilinmesi, kaderin elimizde olduğu gerçeğini yoksayamaz..
''Şüphesiz ki Biz, herşeyi (önceden tesbit edilmiş) bir kaderle yarattık.'' [Kamer: 49] Herşey Allah' ın takdiri iledir. insanların yaptığı işleri de Allah yaratır. Yalnız insanlar yaptıkları işleri kendileri yapmış olmaları sebebiyle yaptıklarından sorumlu tutulurlar. Çünkü Allah her insana iyiyi kötüden ayırabilme kabiliyeti vermiş ve hayrı emredip şerri yasaklamıştır.
Allah (c.c) kıyamete kadar olacak herşeyi ve bütün insanların yapacakları şeyleri Levhi'l mahfuzda yazdı. Allah için zaman kavramı olmadığı için bütün bunları ilmiyle yazdı. insanları yaptıkları amellerde zorlamadı. Allah'ın (c.c) bütün bunları yazması ezeli ilminden dolayıdır.
ve en büyük yıkımlar yanılgılarla başlar
çaresiz dört yanını duvarla öreceksin
tercihlerindir kader dediğin yazgı
suç tanrı nın değil
öğreneceksin..
dizelerini akla getiren gerçektir.
bir sınav düşünün ki öğretmen öğrencilerine yazacaklarını önceden dağıtıyor. ama kimisine doğru cevapları veriyor kimisine yanlış cevapları veriyor. öğrenciler de öğretmenlerinin kendisine verdiğini yazıyorlar. kimisi geçiyor kimisi kalıyor.
ikinci bir sınavda ise öğretmen öğrencilerin hepsinin eline ders notlarını veriyor. kimisi çalışıyor kimisi çalışmıyor. çalışanlar yapıyor. çalışmayanlar ise kalıyor.
bu iki sınavdan hangisi gerçek anlamda sınavdır? hangisi mantıklıdır? hangisinin bir amacı vardır? evet ben de sana katılıyorum. ilki gerçek manada sınavdır.
kader tanımınıza bağlıdır. eğer kaderi hayatınızın bir senaryosu gibi görüyorsanız, kader diye bir şey yoktur. yaşacaklarınız kimse tarafından bilinemez, teoride bilinebilme imkanı olsa da uygulama da bilinemez. lakin siz kaderi o an ki kararlarınızın sonucu olarak görüyorsanız kader diye bir şey vardır. siz sadece sizin seçiminize bağlı bir sonuca kader de diyebilirsiniz.
"tanrı bütün olasılıkları gördüğü için her şeyi bilir"
(bkz: adam fawer)
yani bütün olasılıklara ne kadar hakim olursan, o kadar geleceğine hakim olabilirsin.. ayrıca tanrı, kendisine bilimle inanan ve kabul eden kişilerin daha erdemli yerlerde olduğunu ayetlerinde belirtmiştir.. o yüzden batıl inançlar ve çok alakasız saçma şeyler dinsizlik anlamına gelmemektedir..
kader, öyle ince konudur ki ehil olmadan konuşulduğunda arkadaşımız gibi yanlış sulara götürebilir..
nitekim kader, cüz-i ve külli olmak üzere ikiye ayrılır..
Allah'ın iradesinin yansıdığı herşeyde külli iradenin izleri vardır..fakat insana verdiği cüz-i iradeyle tanıdığı hayat yolunda gideceği yönleri ve yaşamayı kendi belirler..
bir asansör düşünelim ki yedi kat yukarı ve aşağı inebilsin..işte bu hayatta öyle;arkadaşım ister 7.kata çık,ister 7 kat yerin dibine gir,bu tercih sana kalmış..
