kaderimi allah çizdiyse beni allah yargılayamaz

entry59 galeri0
    58.
  1. Kaderini sen yazdırttın çünkü

    kader Allah celle celaluhu nun ilmi ezelinde her şeyi bilmesidir, Allah Celle celaluhu senin kendi iradenle ne iş yapacağını önceden bildi ve bunu levhi mahfuza yazdı, yazması ise seni mecbur etmiyor yazdığı için yapmıyoruz yapacağımız için önceden bildi ve yazdı.

    Herkes yaptıklarından mes'uldürler irade insanı aziz de edebilir zelilde kişi neyi isterse Allah celle celaluhu da külli iradesi ile isterse yaratır.
    0 ...
  2. 57.
  3. bahşedilen akıl ve iradeyi, ortalama ömrünce har vurup harman savuran kimsenin yalan isnadı.
    muallak faslını değiştirebilme kuvvetine sahip olmasak, "nerede bu Allah'ın adaleti?" sorusu tartışılabilirdi.
    3 ...
  4. 56.
  5. Kaderimizi Allah çizer ama bize yollar gösterir, sen kendi seçimlerinle inşa edersin kaderini. Kötü yola düştüysen seni düşüren Allah değil, sensindir. Başka çıkış kapıları aramalıydın mesela kokakta mendil sat yada kaç, polise haber ver... bunun gibi, mesela senin kaderinde bu akşamki yatsıyı kılmak yoktu ama sen elinden o klavyeyi bırakıp kıldın. Nefsden falan bahsetmişsiniz o da sizin imtihanınız oluyo mesela nefsini yendin namazını kıldın elinden klavyeyi bırakıp. Herşey o kadar basit ki aslında ama insan başka şeyler arayışı içinde.
    1 ...
  6. 55.
  7. çok cahilsin keşke biraz okusan demek istediğim yazar söylemi.
    Not: Kardeşim anladık inanmıyorsun ama ne bu kendini ispat çabası ?
    3 ...
  8. 54.
  9. Öncelikle öyle hocanın ilmini de bilimini de... Sözler köşkü çakmaları, cahil allahçılar

    " Yani; ben bildiğim için siz sınıfta kalmadınız. Siz sınıfta kalıyor olacağınızdan ben bildim. Çünkü ilim maluma tabidir. Bir şey nasıl olacaksa, öyle bilinir."

    (7/A'RÂF-179: Andolsun, cehennem için de birçok cin ve insan yarattık ki kalbleri var, fakat onlarla anlamazlar; gözleri var, fakat onlarla görmezler; kulakları var, fakat onlarla işitmezler. işte onlar hayvanlar gibidir, hattâ daha da sapık... Ve işte gâfiller onlardır!)
    0 ...
  10. 53.
  11. zaman kavramından bihaber olan beyinsizlerin kavrayamayacağı konu. (bkz: izafiyet)
    0 ...
  12. 52.
  13. Şu olayı bi anlamadım gitti anladık din inancınız yok bize inanmadığınızı inandırma gayreti içine neden giriyorsunuz.Madem giriyonuz bari az konusunda konuştukça saçmalıyorsunuz.
    1 ...
  14. 51.
  15. Serbest çağrışım;

    Allah'ım kaderimi sen yazdın sen bilirsin
    kalbim oyuncak mı ne, ne kolay kırılıyor?
    'deplasmandır bu dünya' diyor albino şeyhim
    plasebo yutturuyor bana depresif doktor
    (bkz: deplasmanda plasebo)
    0 ...
  16. 50.
  17. isra - 13. Biz sizin kaderinizi çabanıza bağlı kıldık.
    4 ...
  18. 50.
  19. tabi ki bu mantığa insanı götürüyor. şöyle ki; nedensellikle her şeyi açıklıyoruz ve buna ilk nedeni tanrı diyoruz diye düşünün.
    her şeyin bir nedeni varsa sonsuz nedenler zincirinde döngünün en başına gidersek ilk nedene varırız. yani bu tanrı oluyor.
    dolayısıyla eğer dünyanın bir nedeni varsa baş neden tanrı olduğu için her şey onun yüzündendir.

    mesela kötülüğü ele alalım, her şey tanrıdan çıkmışsa ya da her şeyin nedeni gene oysa o zaman kötülüğün nedeni de o dur. tanrı iyiliği yarattı kötülük kendi kendine oluştu diyebilir miyiz?

    dolayısıyla bu kötülük ve nedensellik problemi insanı ister istemez farklı yöne çekiyor.
    1 ...
  20. 49.
  21. islamcı allahçı faşistlerin, kendilerini bi hamster gibi gördüklerinden, saçma saçma kader uydurmaları yaptığı mesele.

    Kardeşim senin inancına göre tanrı her şeyi bilen, her şeyi yaratan değil mi? Ne özgür iradesinden bahsediyoruz.

    Senin tanrın cehennemlik insan ve cin(o da ne?) yaratan bi mahlukat. Hadi eyvallah.
    4 ...
  22. 48.
  23. Kader anlayışının yanlış anlaşılması sonucu bir çok kişinin düşündüğü şey. Madem kaderim de yazıyor o zaman neden günah? Aslında özgür irademizle hareket ederiz. Kendi kararlarımızı veririz ve kendi yolumuzu seçeriz. Fakat bu yolları bize sunan ve bilen ise Allahtır. Yani hangi yolu seçiceğimizi biliyor olması bizi o yolda yürümeye zorladığı anlamına gelmez.
    4 ...
  24. 47.
  25. Kaderini onun bilmesi ayni zamanda kaderini onun cizdigini gostermez cavbini verecegim basliktir.

    Bir filmin sonunu size arkadasiniz onceden soyleyince filmin isleyisi ve olay dizilimi degisiyor mu?
    0 ...
  26. 46.
  27. bakın şimdi kadere inanıyorsunuz demi teistler. evet. senin ne zaman nerde olacağını ne yapacağını nasıl davranacağın yazmıyor mu kaderde ? eee yoldan karşıya geçerken bile sağa solo bakıyorsun. finallere vizelere sabahlara kadar çalışıyorsun düşük alıncada olacağı varmış. eee sevgili teistler hayırlısı neyse o olsun.
    (bkz: bu karma su mu yakıyor ulan)
    1 ...
  28. 45.
  29. direk çarpıldın kesin ve net bu söz üzerine.

    ALLAH BiLiR.
    0 ...
  30. 44.
  31. senin gideceğin istasyonları Allah belirlemiştir ama hangi rayları kullanacağın sana kalmıştır.
    1 ...
  32. 43.
  33. islam tarihi boyunca kaderin anlayış ekolleri farklı olmuştur.

    emevîler dönemi bu açıdan önemli bir parametredir misal. bazı emevî idarecileri, insanların malını haksız yere alıyor, sonra da kendilerini aklamak için: ''bu kaderi allah yazdı, ben ne yapayım?'' diyerek fatalist bir anlayış izliyorlardı. bu anlayışa cebriyye denilmiştir. cebriyye zaten zorlama demek, allah'ın seni bir işi yapmaya zorlaması gibi bir şey...

    bu mantıktan bıkan halk da, karşıt bir teori geliştirmiş: kaderiyye. bu da insanın cüz'î irade sahibi bir varlık olduğu, kendi fiillerini kendisinin yarattığı ve allah'ın cüz'î iradeye müdahil olamadığı iddiasındaki görüş. bu zulümden bıkan halkın geliştirdiği, cebriyyenin tam tersi ve islam dışı bir görüş, aynı cebriyye gibi...

    daha sonra ehli sünnet sisteminin oturmasıyla ikisinin arası bağlanmıştır: kader, allah'ın ezeli ve ebedi ilminden hiçbir hareketin kaçamayacağı gerçeğidir, senin tüm yaptıkların ve yapacaklarının allah tarafından biliniyor olmasıdır.

    bu nasıl oluyor? zaman mefhumundan geliyor bu. zaman da allah'ın bir mahluku ve halık, mahluktan münezzehtir. allah'ın zamana bağlı bir varlık olmadığını hepimiz biliyoruz. allah dilerse zamanı ileri sarar, geri sarar; x2 hızda sarar, en başa alır; her şeyi de bilir. allah'ın gücü her şeye yeter... allah'ın tüm yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı bilmesi, o'nun ezeli ve ebedi ilminin, sonu olmayan ilminin bizim gibi varlıklarınki gibi zamana bağlı olmamasından ileri gelir.

    kendi kaderimizi, bir ölçüde kendimiz çizeriz yani. yaptığımız şeyler, determinist bir şekilde, başka şeyleri tetikler. mesela yaptığımız iyiklerden dolayı, allah'ın başımıza gelecek belaları kaldırdığı ifade edilir hadislerde. yani kader mefhumu, insan bazında, allah'ın yapacaklarımızı bilmesi iken; insan dışı bazda, allah'ın yapılan işleri takdir ve tayin etmesidir. tabii insanın cüz'î bir iradesi vardır ama allah o cüz'î iradeyi de bilir. aynı zamanda allah'ın izni olmasa insan tek adım dahi atamaz. fakat allah, fizik kuralları çerçevesinde bir evren oluşturmuş ve kurallar koymuş, biz de bu kurallara uygun olarak yaşamımızı sürdürüyoruz. başımıza gelecek bir meteor taşını biz hesap edemeyiz. bu bir kaderdir ve seçim şansımız cüz'Î iradeye göre yoktur. oraya gitmemiz için bizi kimse zorlamamıştır fakat allah'ın irademizi bilmesi sonucu kaderimize yazılan iş, vuku bulmuştur.

    allah kimseyi zorlamaz ki, yargılamaktan kaçınsın.

    allah, kur'an'ında belirttiği gibi, ''hüküm gününün sahibidir''

    yargılayacak!

    ona göre...
    2 ...
  34. 42.
  35. ama yönünü sen belirlersin denilecek sözdür.
    0 ...
  36. 41.
  37. biliyor ama karışmıyor. eğlenceye bak.
    0 ...
  38. 40.
  39. 39.
  40. ciddi bir sorunsaldır. herkesin farklı cevabı vardır. ancak en fazla kulanılanı allah tercihi size bırakır ama ne yapacağınızı da bilir. ne yapacağımızı bilmesi demek aynı zamanda yapacağımız hamlenin önceden bilinmesi demektir. peki tercih nerede kaldı diye soruyorum kendi kendime. inanan arkadaşlar yanlış anlamasın dine bok atmak gibi bir derdim yok. sadece kafamda çözümleyemediğim olaydır. geçmişte din hocalarıma falan sormuşluğum vardır ama tatmin edici bir cevap alamadım. sanırım ömrüm boyunca böyle yürüyüp gidecek. en son çözüm sorgulama demek oluyor ki o da bana göre değil.
    0 ...
  41. 38.
  42. dünya bir sınavdır ve herkesin sınavı farklıdır. elbette kaderimiz de önceden bellidir. peygamberimiz "kalem kurudu" dediğine göre artık hiçbirşey değişmeyecektir. bu değişiklikleri insan kendi iradesi ile yapamaz. ama bu değişikliklere vereceği tepkilerle sınanır. yani bir imamın oğlunun namaz kılması ile ateist bir ailenin oğlunun namaz kılmasının değeri allah katında çok farklıdır.
    0 ...
  43. 37.
  44. çok tartışılan cümlelerden birisidir. yalnız şöyle düşünmek gerek eğer Allah herşeyi bize bırakmış ancak sadece yapcaklarımızı biliyorsa bu onun iradesi dışında istediğimiz şekilde hareket edebilceğimiz anlamına gelir peki tanrının herşeye hakim olduğunu düşünürsek burada bir tezatlık oluyor yani bu tanrı kelimesinin anlamına aykırı değil mi? bir müslüman olarak bunlar da kafama takılmıyor değil doğrusu.
    1 ...
  45. 36.
  46. öncelikle bunu söyleyen insan, kendinin iradesiz olduğunu kabul etmiş insandır ya da işlediği günahlara kılıf uydurmak için uğraşan kişidir. evet düşününce akıl karıştırıcı olabiliyor ama oturup böyle saçma ifadeler kullanmak yerine araştırıp işin aslını öğrenebilir insan. önce anlamak istemeli insan ve sonrada kaderin iyi ve kötü olaylar bütünü olduğunu unutmamalı. başına gelen kötü olayında yaradandan olduğunu bilip hata yapmışsa bile bundan ders çıkarıp tövbe etmişse pişman olmuşsa ve en önemlisi bir daha aynı hatayı yapmıyorsa buda cennete girmek için atılan bir adımdır. ki unutmamalıyız herkesin kaderi cennet için hazırlanmıştır ve Allah affedicidir insanda hatalarından ders alırsa affedilir.
    --spoiler--
    insan, yaptığı bütün müspet işlere sahip çıkıyor, “ben yaptım, ben kazandım” diye göğsünü gere gere anlatıyor bunları... ama, sıra işlediği günahlara, yaptığı hatalara, ettiği zulümlere gelince kadere yapışıyor: "kaderimde bu varmış." diye işin içinden çıkmaya çalışıyor. evine giren hırsızı mahkemeye verirken kaderi unutuyor.

    “bu adam” diyor, “benim evime girdi, şuyumu çaldı, buyumu gasp etti.” hırsızın: “ben masumum. benim kaderimde soymak, bu zatın kaderinde de soyulmak varmış.” şeklindeki müdafaasına kızıyor, köpürüyor, çıldıracak hâle geliyor!.. ama, sıra kendi işlediği günahlara gelince, utanmadan ve sıkılmadan o hırsızın müdafaasına sarılabiliyor!..

    böyle birisiyle, kader konusunu ciddî mânâda konuşmak mümkün mü? gerçek şu: biz her türlü işimizde, fiilimizde kaderin mahkûmu değiliz. i̇htiyarî fiillerde, yani kendi irademizle yaptığımız işlerde serbest bırakılmışız. bunu vicdanen biliyoruz. bu işlerde isteyen biziz, yaratan ise cenâb-ı hak...

    zaten dünyaya imtihan için gönderilmiş olmamız da bunu gerektirmiyor mu? i̇mtihana giren bir aday dilediği salonda imtihan olamaz. i̇mtihanı istediği saatte başlatamaz ve sona erdiremez. soruların puanlamasını kendi tayin edemez. bütün bunlar, onu imtihan eden kimsenin tayini ve tespiti iledir. fakat, imtihan başladıktan sonra, cevapları dilediği gibi verir. i̇mtihan süresince kendisine müdahale edilmez. aksi hâlde buna imtihan denmez.

    şöyle bir düşünelim: bir emniyet mensubu, yetkisini ve silâhını kötüye kullanarak birisini haksız yere vursa, devlete mi katil denilecektir, yoksa o görevliye mi? şüphesiz, katil o görevlidir!.. şimdi bu görevli, “ben o suçu devletin imkânlarıyla işledim. ne kendi silâhımı kullandım, ne de kendi mermimi.” şeklinde bir özür beyan edebilir mi?
    --spoiler--
    0 ...
  47. 35.
  48. cinsel tercihler arası diyologtur birbirlerine zarar vermezler.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük