verdiğin örnekler doğru olması, hayatımızın varolduğuna inanılan bi güç tarafından çizildiğini göstermez.Dediğin gibi insan kendi kaderini çizemez ama insanın verdiği kararlar,yaptığı şeyler geleceğine,hayatına etki eder ve bunun yanında öznel tercihler kadar hatta daha fazla nesnel koşullar,dış faktörler belirler insan hayatını.16 yaşındaki bebeğe tecavüz eden o.ç. öznel bi tercihte bulunmuştur.(ki onun bu tercihini etkileyen nesnel faktörler vardır, çocukluğu, yaşadıkları,vs...) Yani onun bu tercihi, bebeğin hayatını etkileyen dış faktöre dönüşmüştür. Başımıza gelen kötü yada iyi şeyler de böyledir, nerede olduğu ve var olup olmadığı belli olmayan bi güç tarafından belirlenmez.
insanin hayat macerasi bir irmakta yol alan sandala benzer. kader kader deyip dumeni birakirsa, motorlari susturursa, akintiya birakirsa ve ufku izlemez ise langirt diye selaladen asağiya yuvarlanir ve tekne parcalanir. biz buna salaklik diyoruz.
ama butun bunlara dikkat ederse dumen, motorlar, rota, akintilara falan filan kaderinni efendisi olur. ve hazin bir sonuc yasama ihtimali azalir. cunku hayatinin efendisi olur.
fakat ne yaparsa yapsin butun olasiliklari notrlese bile nebileyim irmakta bir canavar firlayip sandali tarumar ederse iste buna kader denir.
ama kader deyip deyip ota boka bu tanimlamayi yapistirirsa kederden baska bir sey bulmaz.
evet öyle böyle öpülüyoruz ama ne kadar kaderiizwe direnirsek ve onunla dövüsürsek insaniz.
kadere karsi cikmak gerek.
o orospucocuguna silahla, tufekle , tasla , sopayla, tekme, yumrukla hatta ve hatta olmadi tukurukle mucadele etmeyiz.
o boyali orospu önce adama güler sonrada agzina sicar.
pavyon karilari onun yaninda hazreti meryem gibi kalir.
ona karsi ne kadar mucadele o kadar insaniz.
ama mucadele etmeksek ise hayvan farkimiz kalmaz.
yaradan akil denilen melikeyi uzerine bagdas kurup tembel tembel oturalim diye vermedi ki...
işter basarili olun ister basarisiz olun ama bu yolda galip sayilir maglub.
gunun birinde tevvekkulle yenilgiyi anlayacaksiniz.
ama maglubiyetle biteceği kesin olacak savasin sonunu ne kadar geciktirirseniz,
o kadar karlisiniz.
zati kader denen orospu son orospulugunu yapacaktir öyle yada böyle.
onun sonucuda dört kollu ile iki namazlik saltanatiniz olacaktir.
kadere içten içe inandıktan sonra ''kadere inanmayıpta istediğim yere gelmekte acaba kaderim miydi?'' sorusuna düşüp iyice insanı zorlayacak paradokstur.