kadınlarda çok sık görülen bazen aşırıya kaçan durum.
kadın ne zaman sıkılsa, hafif bir depresyonist eğilime girse ya saçını kestirir ya modelini ya da rengini. böylelikle geçici bir rahat evreye girer kadın. bir anlamda küçük bir terapidir yaptığı. beğenilmek arzusudur. kim beğenilmek, farkedilmek istemez ki ? genellikle karşı cinstir hedef kitle ama bu değişiklikleri genellikle hemcinsleri farkeder.
+ aa şekerim yeni mi?
- nerden anladın. koyu kestaneydi açık kestane yaptım.
+ benden kaçmaz.
- eee nasıl olmuş ?
+ çok yakışmış kız... içses( hiç de yakışmamış poçoza, bana nasıl durur ki bu ton? yok yok ben gideyim kızıl yaptırayım)
erkekler ise bu değişikliği ya çok geç ya da kafalarına vurularak farkederler ve bedelini öderler. hayalkırıklığı; kadında ferahlığı kızgınlığa dönüştürür ve buharlaşıp erkeğe dolu olarak yağar.
+ nasıl buldun ?
- neyi?
+ oha yani. saçımı tabi.
- pardon canım dalmışım.
+ hımf... içses(ben sana bi dalacağım)
doğru bir kanıdır. kadındaki psikolojik değişmeler görünüşe yansır çoğu zaman. bu da en çok saçları etkiler.
çok gerekli bir eylem olmamakla beraber kadına kendini iyi hissettiren ender durumlardandır. erkek arkadaşıyla mı tartıştı, hayatında bazı şeyler yolunda gitmiyor mu, saçlarında değişiklik yapar. böylece aynaya baktığında kendini iyi hisseder. hele ki önceki imajından daha çok beğendiyse, değmeyin keyfine. ama bilmezdir ki bir süre sonra ondan da sıkılacak, yeniden değişim isteyecek ve ipin ucu kaçarak iş doğallıktan tamamen çıkacaktır.
bunun yerine davranışları veya fikirleri dizginlemek biraz daha iyi gelecektir.
