Kadınlar çok hassas ve ince ruhlu varlıklardır. Her an kırılabilirler ve onları en çok erkeklerin üzdüğünü söylerler. Gerçek ne kadar doğrudur bunun kesin bir sonucu yoktur ama bütün suçun da erkeklere atılması içler acısıdır.
Kadın doğası gereği ayda bir gün ortada hiçbir sebep yokken üzülme gereği duyar. Bu oran Türkiye'de haftada birdir ( kendi tespitlerim doğrultusunda vardığım sonuç). Bu olayın özel günlerine denk gelmesi ise üzülme durumunun ikiye katlanmasına sebep olur.
erkek: e kadın: k
E: Aşkım ne oldu neden böyle suskunsun bugün?
K: Yok bir şey, canım sıkkın biraz.
E: neye canın sıkın yine?
K: Ya önemli değil boşver.
E: peki sen bilirsin ama anlatmak istersen dinlerim.
K: Off yok bişey dedim hödöcan!
E: iyi tamam da bana neden kızıyorsun?
K: Beni hiçbir zaman anlamıyorsun!
E: Ya neyi analayacağım anlatmıyorsun ki hiçbir şey!
K: Bağırma bana (Ağlama noktası)
E: Tamam bağırmıyorum canım benim.
K: Hep aynı şeyi yapıyorsun! Sen beni sevmiyorsun!
E: Hasbinallah! saçmalama aşkım seviyorum --- iç ses: (bkz: bi siktir git)
millet açlıktan ölür bu kadın milleti saçmalar bu kadar basit. ne var amk sağlığın yerinde, aç açıkta değilsin neyin batması bu. boş şeylere üzülürler genelde.
her şeyden önce duygusal varlıklar. yapılarının gereği her konu da ilgi isterler ve bunu yapmadığınız zaman kötüyü siz oynamış olursunuz. en iyisi duygusuz bir erkek yapıp * önlerine koymaktır.