Fıkıhta bir kadının 90 km'den fazla yalnız gitmesi güvenli bulunmaz. Muhtemelen bunu anlatmak istedi. Ahlakla ilgili degil kadının güvenliği ile ilgilidir ama bu eski zamanda alimler tarafından alinmış bir karardır. Çölde yaşamıyoruz ve etrafımızda eşkiyalar yok o devire göre tehlikeli olabilirmiş ama bugün bunun kararı daha farklı olabilir. kadınlar bunun zararlı olup olmadığına kendileri karar verebilirler. evet.
şu şekil adamları konuşturan allah'a gelde sövme şimdi. lan oğlum kocası hasta olan kadın napacak bu amk dünyasında? devamlı eşten, dosttan şoförlük mü bekleyecek? sapasağlam evlendiği kocası, engelli kaldığında napacak bu kadın? bırakıp gidecek mi? yoksa ezile büzüle, beni şurdan şuraya götür mü diyecek?
kadınlar şu dangoz kafalı din satanları dinledikçe sürekli bir erkeğe muhtaç ve bağımlı hale geliyor bunu görmüyorlar mı?
bir kadını bir erkeğe bağlayan tek şey o erkeğin sevgisi ve ilgisidir, bir erkeği bir kadına bağlayan tek şeyde o kadının sevgisi ve sadakatidir. başka hiçbirşey insanoğlunun iki cinsini birbirine bağlayamaz, bağımlı hale getiremez, getirmemeli.
Nurettin Yıldız, sosyal medyada takipçisi bir kadından gelen “Ehliyet alsam araç kullansam günah mı olur?” sorusuna kadınların araba sürmesinin “ahlaki sıkıntı” yaratabileceği yanıtı verdi. Yıldız, kadınların "yanlarında mahremleri olmadan” 90 kilometreden fazla araba kullanmalarının dinen yasak olduğunu söyledi.
Mesela tek seferde ise dinlenme tesisinde stop etsek benzin alırken km'yi sıfırladığımız gibi o da sıfırlanır mı?
Günlükse 00:00'dan sonra mı sıfırlanacak yoksa yatsı ezanından sonra mı. Yoksa kuşluk vakti mi?
Yada aracımız otonom araçsa kullanmasak ama arada sırada gerekirse müdahale etsek nasıl hesaplanacak. Sadece müdehale ettiğimiz kısım mı yoksa komple mi?
bu aslında tipik fıkıhçı bakış açısından kaynaklanıyor.
şöyleki 90 km insan yürüyüşü ile 2-3 gün at yürüyüşü ile yaklaşık 1 günlük mesafe dolayısı ile bu kadar uzun bir yolculuğu kadının tek başına yapmasına izin vermemek oldukça anlaşılır bir durum.
ancak günümüzde 90 km 45 dk-1,5 saatlik bir süre.
o yüzden salt dondurulmuş fıkıh bakış açısıyla yürümüyor bu işler, reel pratik ile uyuşmadığı içinde sadece kağıt üzerinde kalan bir şey haline geliyor.
sonuç evet adam doğru söylüyor ama söylediği bugünün doğrusu değil artık.
edit: ha bir kadın bugünde ben yürüyerek tekbaşıma çerkezköyden gebzeye gidicem derse bu doğru yine bugünün doğrusu haline gelir. arabamla gidicem derse ise bir beis olmuyor. yani sabitlenmiş kural realiteden kopmuş oluyor, yani fıkhı yaşanılan durum ve şartlara göre anlık değerlendirmek lazım.
Yalnız o yanında mahremi olmadığı durumlarda ve zaruri durumlar hariç. Bunun sebebide başına bir şey gelirse yanında bir erkeğin bulunması ve onu koruması içindir.
Allah ehliyete el koyar kısmı eksik kalmış kâfir saçmalığı.
Öyle ya, helal haram koyma yetkisi Allah'u teâlâ için vardır ve bu Kur'an da belirtilmiş.
Kur'an da bu konuda "deve veya at ile kadın en fazla 90 km gider gitmez diye bir helal haram düzenlemesi yok.
O zaman at veya deve, şimdi araba.
Kur'an da olmayıp kendini Allah yerine koyup helâl haram kıstası getirmek Allah açısından kâfirler ve müşrikler tarafından yapılmış bir söylemdir.
Allah'a ve onun kitabına inanan kimse böyle bir kâfir müşrik beyanında bulunmaz.
Pis ateyizler trollük yapıyor olmalı.