hadi gezmeye gidelim dedikten sonra ayağındaki bi karış topuklu ayakkabıyı gördüğümde içimdeki kötülük damarları kabardı ve kendisini istanbul'un yedi tepesinden en yükseği olan çamlıca tepesine kadar yürüttüm. hem de zorla. bundan sonra gezmeye gitmek isteyeceği insanları daha dikkatli seçeceğine eminim.*
her türlü şans oyununda en ön cepheye sürülmesi gereken yazar kişisi. öyle ki kendisinde doğuştan yüklü bulunan "full force şans sistemi" sâyesinde oyunlarda insanı sinir etme konusunda uzmandır.
dünkü çocuk bizi yener olmuş, üstüne sos niyetine trip atıyor bir de...
kendisini tanımadığım halde başlığıma sürekli entryler giren, bir kere piknik zirvesinde görmeme rağmen, nasıl olduysa msn adresimi bulan yazar. kendisini azminden dolayı tebrik ediyor, hayatı boyunca yine kendisine başarılar diliyoruz.