kabir azabı

    26.
  1. ortalama 2mt x 70cm x 150h ölçülerinde bir çukur, tahtalar düzenli bir şekilde yerleştirilmeye başlanır.. 7, 8, 9. tahta konur ve artık içeri güneş girmez. gümbür gümbür bir ses dolar içeri, artık mezar olmuştur o çukur, hoca verir talkını.. herkes rüya ya dönmüştür. gerçek hayat kafayı tahtaya vurmak ile başlar. münker ve nekir gelir.. sualler başlar... tokmak kafay iner, kaburgalar girer birbirine, yılanlar dolar vücuda.. bilumum haşerat..
    (bkz: aklıma mukayet ol allahım)
    8 ...
  2. 12.
  3. (bkz: allah herkesi kabir azabından da, vicdan azabından da muhafaza eylesin)
    7 ...
  4. 99.
  5. yoktur birader.

    Kabir Azabı. (Prof.Dr.Bayraktar Bayraklı)- youtube

    https://www.youtube.com/watch?v=92TWMKtAtB0
    8 ...
  6. 101.
  7. besmele ne demek: rahman ve rahim olan allah ın adıyla demek.
    rahman ne demek: çok bağışlayan
    rahim ne demek: çok esirgeyen

    böyle bir allah sizi, üstünüze başınıza sıçrayan idrar yüzünden kabir azabına mahkum etmez. bayraktar hoca mü'min 46 yı açıklıyor halbuki videoda.
    7 ...
  8. 24.
  9. zamanın göreceli olduğu mekan. öncelikle eğer kabir azabı şuan dünyada yaşadığımız zaman kavramıyla eşdeğer ise ortaya şöyle bir çelişki çıkmaktadır: ne denir islamda hesap günü gelince sevaplar günahlar teraziye konur hangisi ağır basarsa ona göre cennete ya da cehenneme gönderilir. içinde az bir şey iman taşıyan günahkarlar ise cezasını cehennemde çektikten sonra cennete alınır alınlarında da bir işaret bulunurmuş peki buraya kadar mesele yok, kabir azabı da bir azap mekanı olduğuna göre, burda geçirilen vakit günahların kefareti olarak kabul ediliyorsa ve dünya da içinde az çok iman taşıyan ama ibadetlerini aksatmış olarak öteki dünyaya intikal etmiş insanlar bu kabirde kaldıkları süre boyunca günahlarının cezalarını çekiyorlar ise ve hala cennet ve cehennem yaratılmamış olduğuna göre bundan 1300 yıl önce ölmüş bir müslüman kabirde geçirdiği bu 1300 yıl boyunca günahlarının büyük kısmının belki de tamamının cezasını çekmiş olmayacak mı? yarın kıyamet kopacak dersek bugün ölen insan ile 1300 yıl boyunca kabirde ceza gören insan arasında bir adaletsizlik yok mudur? biri kabirde cezasını tamamlayacak biri ateşler içinde. bunu bir yana koyalım zaman kavramına dönelim, eğer zaman bizim algıladığımız gibi değilse yani göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir süre ise o zaman hadislerde ve ayetlerde belirtilen akrepler,yılanlar,çıyanlar sizi sokacak vucudunuz çürüyünceye kadar sizinle kalacaklar falan demek ne kadar mantıklı? ayrıca kabirde ruhumuz bedenden ayrıldığına göre o cezalar ruha mı yoksa bedene mi uygulanacak,ruh beden de olmadığı sürece acıyı hissetmeyeceğimize göre cansız bedene yılanlar,akrepler sokturmak hangi akla sığıyor.eğer konu dönüp dolaşıp yine biz bu akılla cevapları bulamıyoruz,bunları düşünmemek lazım sorgulamadan kabul etmek lazım denecekse, bu cevapları bilmek için alim, şeyh, üstad olmak lazım denecekse ve din bu kadar soyut kavramlar üstüne kurulduysa ve akıl çaresiz kalıyorsa neden ayetlerde hadislerde kabir hayatı ve benzer konular somutlaştırılarak veriliyor, yani akrepler,yılanlar nedir bunlar,de ki şüphesiz ki günahkarlar cezalarını çekeceklerdir,hiç bir günah karşılıksız kalmayacaktır,yöntem ve tekniği saklıdır o kadar.sonra cezayı ister kabirde ver ister öteki tarafta.
    6 ...
  10. 7.
  11. şüphesiz şekilde gerçek olan azab. insanların elest meclisi'inde Rab'lerine verdikleri sözün gereğince ve yaratılışlarının sebebi olarak Allah'a kulluğu ne denli yerine getirdiklerine dair özel sorularla meleklerce sorguya çekildikleri, bağlı oldukları vücut ve nefs hapsinden kurtulup kâinâtın ve hayatın hakikatini yakînen öğrendikleri ve kendi hallerinin ne olduğunu anladıkları yer olan kabirde yaşadıkları azabdır.
    5 ...
  12. 6.
  13. insanoğlunun hayalgücü bu acının boyutunu anlayabilecek kadar yeterli değildir.
    5 ...
  14. 119.
  15. inanmayan için Yoktur. Ama bence müslümansan da inanmaman lazım kabir azabına. Ha inanan yine inansın kendi tercihi elbet ama Korkmanın da korkutmanın da bir gereği yok. Ölüm, geride kalanlar için kötü arkadaşlar. Sizin için değil.

    Fatır 22: Kabirdekilere işittiremezsin.

    Yasin 52: Şöyle derler: Vay başımıza gelene! Kim bizi diriltip mezarımızdan çıkardı? Bu, Rahman’ın vaad ettiği şeydir. Peygamberler doğru söylemişler. (Bak dikkat et adam mevzuya yeni uyanıyor. Kabirde azap görseydi diriltilince yahu peygamberler haklıymış der miydi? Mantıklı mı sizce?)

    Nahl 21: Onlar diriler değil, ölülerdir. Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler.

    isra 52: O sizi çağıracağı gün, derhal O´na tam bir saygı ile uyacaksınız ve (kabirlerinizde) pek az bir müddet kaldığınızı sanacaksınız. (insan uyuduğu zaman, ne kadar süre geçtiğini bilemez. Dolayısıyla ölüm, bir çeşit uykudur. Kabirde azap gören insan nasıl kabirde çok az kaldığını düşünebilir?)
    5 ...
  16. 13.
  17. en çoğu da taharet i bilmemekten olan azap.
    5 ...
  18. 88.
© 2025 uludağ sözlük