hemen yanında eski adıyla beşiktaş kız lisesi, yeni adıyla beşiktaş anadolu lisesi var. eskiden kabataş erkek liseliler beşiktaş kız liselilerle flört ederlermiş. az kavga çıkmazmış o zamanlar. büyükler anlatıyor, onların yalancısıyım.
"kabataşlı olmak ayrıcalıktır" mantığını dört yıl boyunca beyninize kazıyan yer. bu sloganı duya duya ayrıcalıklı olmaktan nefret eden bir sürü insan tanıdım. başta kendim.
Hala pilav günlerini bile kaçırmamaya özen gösterdiğim lisem. Aslında her ayın son pazarı kahvaltı adı altında ufak buluşmalarda düzenleniyor. Ancak son 1.5 senedir pazarları çalıştığımdan nasip olmadı. Ama pilava gidince neyin değerini bilmediğimi daha iyi anlıyorum. Ne çabuk geçmiş 4 sene peşine 10 sene. Okula gitmeden önce ortaköyde çorba içişlerimiz, çıkışta Beşiktaş'a yürüyüşümüz,kavgası dövüşü eğlencesi hepsi gözümün önüne geliyor. Keşhane dediğimiz sigara içtiğimiz bölüme bile hep uğrarım. Çünkü en çok anı orda yatıyor. gel bir daha oku deseler gözümü kırpmadan gider okurum bir 4 sene daha.
boğazın kıyısındaki konumuyla pek çok liseli adayını büyüleyen, türkiye'nin sayılı okullarındandır. Pek çok dizi ve filme ev sahipliği yapmıştır. Lise Defteri isimli dizi ilk akla gelenlerdendir.
vikipedi'nin kabataş erkek lisesi sayfasında " kayda değer öğretmenleri " başlığı altında ilk sırada yer alan, " kurucu öğretmenlerinden " yazısını görünce baya bir şaşırdığım olay. ayrıca arapça öğretmeniymiş de.
istanbul'un en iyi liselerinden biri. zamanında rüyalarıma dahi girdiği olmuştu. ama babam istanbul'a gitmeme izin vermedi ve o mükemmel lise yerine atatürk lisesine gitmiştim.
ilerde hep güzel anacağım okulum. deniziyle, yürüyüşüyle, dönemler arası kardeşlik duygusuyla, hatta kırmızı-siyahıyla bile yeter adı geçince gülümsemeye.
belki tercih edecek birileri okuyordur veya okuyacaktır buraları bilemiyorum ama tavsiyem şudur onlara: almanca seçin, hem yabancı öğretmeniniz hem elinizde dil diplomanız olsun.
Kabatasta degil Ortakoyde bulunan egitim yuvasidir, bir zamanlar cikan bir yangindan dolayi Ataturk ortakoy`e tasindirtmis okulu.
Kabatas`ta yatili kalan bir arkadastan edindigim engin bilgilere gore alt ve ust donemler arasindaki hiyerarsiden dolayi genellikle alt donemlerin yemek bulamadigi ogrencilerin bu yuzden zayifladigi ve ayni zamanda cok eglenceli yurt muhabbetlerinin gectigi lisedir
bir istanbul erkek lisesi degildir kanaatimce ama yillar sonra ah calissaydim da kabatas a girseydim ne guzel bogaz manzarasina karsi okurdum
bu liseden mezun cok kisi tanimadim belki ama tandiklarimin hepsi pek aktif, pek kendini gelistirmis kimselerdi, okula girenlerin bu durumda akilli/caliskan kimseler olmasinin buyuk bir etkisi oldugunu dusunuyorum.
proje okulu adı altında, ya da gericilik projesi de olabilir, yozlaştırılmaya çalışılan köklü liselerden biri, canım okulum. her ne kadar okula atanan o sığ tipleri görmüyor olsam da, insan sadece hatıralarında kalmasını istemiyor bazı güzelliklerin. kaç tane böyle lisemiz var ki; aydın, başarılı ve güzel? umarım yalaka dernek ve vakıf dışında mezunların sesi biraz olsun gür çıkabilir.
bilmeyenler için; müdür yardımcısı ''tüm liselerimiz imam hatip gibi olmalı'' şeklinde bir laf etmiş. eski aydın hocaları yaka paça okuldan attıkları yetmedi, ne bitmez kinmiş bu. insan üzülüyor sözlük.
1976'da 1-B'de daimi yatılı olarak başladım, çalışkan, başarılı öğrenciydim. Gözde Halazaoğlu, Hayrünüsa Besen, ibrahim Konukman, sami ipekboyayan gibi çok değerli öğretmenlerimiz vardı.