Bu sözcük halen Japoncada soru ilgeci olarak (bizdeki "mi" gibi) olduğu gibi ka biçiminde kullanılmaktadır. Bu ka sözü, Türkçede de birçok soru adılının türemesinde köken olmuştur. Türkiye Türkçesinin yerel ağızlarında ve Azerbaycan Türkçesinde q sesi ile karşılanan kalın k sesleri kimi kez katun > hatun örneğindeki gibi h'ye dönüşmüştür. Bu dönüşümü ve diğer bazı ses olaylarını göz önüne alarak, kimi soru adıllarımızın ka sözünden geldiği görülebilir.
Örneğin; kaçan (ne zaman), kaç, kangı (hangi), kanı (hani), kem (kim), kalı (nasıl), kayın (nasıl), kanda (nerede), kara (nereye, > haraya) vb. Eski Uygur kaynaklarında ise, kaç: ne kadar, kaç; kaç kata: çok kez, genellikle; kaçan: ne zaman, kaçang: o kadar, kaç kez; kayu: hangi, hangisi anlamlarında kullanılırdı.
siyasal sürgüne maruz kalmış ve 12 yıl frankfurt'ta yaşamak zorunda kalmış annesinin ölümüyle önce istanbul'a sonra kars'a gitmek durumunda kalmış ve ölmeden önceki 4 yıl boyunca her gün pişman olup her gün hayalini kuracağı ipek ile karşılaşmış şair. kara değişik anlamlar yüklemektedir, çoğu zaman bu anlamlar mutlulukta ve huzurda birleşir. bir ara şöyle bir diyalogda başroldü ;
ipek : frankfurt'ta napıyordun?
ka : sürekli otuzbir çekiyordum.
--spoiler--
çok duygusal bir karakter olduğunu itiraf etmeliyim. birçok noktada empati kurabildim kendisiyle ama çok kırılgan ve evhamlı. sonunda frankfurt'ta sex shopların yer aldığı sokağın 2 blok ötesinde falan vurularak öldürüldü. kars'ta yazdığı 19 şiirin yer aldığı yeşil kitap hâla kayıp. kar romanının baş kahramanıdır.
--spoiler--
(bkz: dokuz ruh parçası)ndan dördüncüsüdür.
kızgın ya da üzgün olduğumuzda farkında olmadan bazı hareketler yaparız ve bize sorulduğunda o anları hatırlamaz, hatırlasakda kendimizde olmadığımızı ifade ederiz.
insanın içindeki ikinci benliği işte o anlarda eylemleri gerçekleştiren asıl benliktir.
işte o ka mızdır.
insani duygularla bağlantılıdır.
bedenimizdeki ikinci varlık olması hepimizin çift kişilikli olması anlamına gelir.
kendimi kaybetmedim diyeniniz varsa ka yı yani çift kişilikli olduğunu reddetmekte özgürdür.
ama ka sı olmayan insanın yaratıcılığı da olmaz.
onun içindir ki ka sı fazla aktif olan insanlar insanlığı omuzlayan arızalar olarak sınıflandırılır.
dehanız ışıl ışıl parlıyorsa onu parlatan ka nıza teşekkür etmeyi unutmayın.
eski mısıt anıtlarında ka hakkında şöyle bir metin geçer.
''ka fiziksel bedenden bağımsızdır, ölümsüzdür. ka, varlığın muhafaza edici ve yaratıcı unsurudur. her varlığın ka'sı kendine özgüdür. Varlık geliştikçe ka'sı da gelişir, ama khu'su asla değişmez.
varlık yeryüzünde ölünce ka'sına geçer. ölüm sonrasında ka, istediği yerde bulunabilir. ka, khu ve ba bir bütün oluştururlar.''
eski mısır inanışına göre insanın görünmeyen bedenidir.
eski mısır ölüm tasvirlerinde ölüm, çoğu zaman, ka'nın, fiziksel bedeni kuş kılığında terk etmesiyle temsil edilir .
(bkz: ruh)
kimyada asitlik dengesinin simgesidir, japonca' da ateş demektir, ford' un bir araba modelidir; ama türkçe' deki k harfinin okunuşu değildir.
türkçe' de sessiz harfler yalnızca ince sesli harf, yani e ile okunurlar (i de ince sesli; ama yalnızca e kullanılıyor). ka (k), haş (h) gibi okumalar tamamen yanlıştır.