hayatta ki herşeyini kaybetmiştir genç.
karanlıkta renkleri görmeye çalışır, ılık bir özlem ile...
boğazında ki düğümü satırlarıyla paylaşır.
titreyen ellerini ovuşturur zaman zaman.
umut gemisine dönüşür son mektubu.
salıverir denize mâtemle.
sitem naralarıyla kalakalır genç.
yine yalnızdır.
hıçkıran kelimeleri uzaklaşır usulca.
ufuklara doğru buğulanır, katran koyusu gözleri.
pili bitmeye yaklaşan bir saat gibidir genç.
karanlığa alışmalıdır.
küçük çocukların eğlencesidir, becerikli olduklarını düşünür mutlu olurlar.
ancak kağıttan gemilere bile bir anı ya da bir anlam yüklemiş insan için acıdır bazen de.
ele geçen her kağıdı küçük birer gemiye dönüştürerek harikalar yarattığını düşünmektir. filolar yapıp, onları savaştırmaktır. kumandalı arabaların motorunu söküp, ucuna kağıt koymak suretiyle pervane yapıp, geminin arkasına yerleştirerek, içi su dolu kapta yüzdürmektir. kağıdın ıslanmasıyla, geminin batmasıyla üzülmektir. çocukluktur, saflıktır.
Kimsenin bilmediği bir nehirde
Kağıttan bir gemi yapıp
Tüm umutlarımı yükleyeceğim güvertesine.
Kimsenin bilmediği
kimsenin tanımadığı bir cana gitmesi için
Tüm nefesimle üfleyeceğim;
Kağıttan yapma geminin,
Kağıttan yapma yelkenine.
bir suya bakar, bir söze hemen yıkılır o gemiler. siz yapmayın kağıttan gemiler hayallerinizi o kağıt parçasına adamayın ve hayal kırıklıkları yaşamayın zira altından kalkması zor bir süreç başlıyor .
Alışkanlığa dönüşünce ele geçen her şeyi katlayıp gemi yapma dürtüsü doğuran bir hobi.
Lokantada peçeteyi
Yolculukta otobüs biletini
Bayramda çikolata-şeker paketlerini
Kafede küp şeker paketlerini (minyatüre de giriyoruz burada)
Kısacası olur olmadık her şeyi gayrı ihtiyari o forma sokma isteği peyda oluyor zamanla. Ve kolay da geçmiyor.
suya zaafı vardır kağıttan gemilerin. batacağını bile bile tüm zerresine çeker suyu sonra yetmez bu ona o suyu değil su onu sarsın sarmalasın ister. dip olur sırf su olabilmek için. bundandır kağıt gemilerin batması yine bundandır insanların kağıttan gemi yapması