susuyorum... sahi konuşsam anlayabilecekler mi? kendimi anlatmak değil derdim, inceliklere dokunabilmek.
lakin düşüncesiz yaşamak daha kolay, kimsenin umru değil, "karşımdaki ne düşünür" yaklaşımını geçtim "ben ne yapıyorum" dese belki duracak, ufak da olsa kıvılcım çakacak, nerdeeeee!!!
sustukça büyüyor her şey, şarkısı bile var: (bkz: sustukların büyür içinde)
yine de kendimi anlatmak istemiyorum, insanlar kendilerini anlasınlar... sinirleniyorum ama kızgınlığım, kırgınlıklara dönüşsün istemiyorum.
suskunluğumun sebebini,haksız olduğuma bağlayan insanlara karşı daha da zorlanarak yaptığım eylem bu.
annene kızarsan, tamam anne ya tamam der evden cıkarsın
babana kızarsan, bakışlarla skiecem böyle işi bakışı
kardeşine kızarsan, senı be kopek dıyıp dalarsın
karına kızarsan, elimden bi kaza cıkıcak ben çıkyorum derssın ve cıkarsın
kızına kızarsan kızamassın ki. kızılır mı lan hiç can onlar can.
Kişinin sinirlenmesi sonucu "kendisini kaybetmesi" kadar acınası bir şey bilmiyorum ben.
O kadar herkese ben zekiyim, kültürlüyüm, "insanım" de, sonra da kendimi kaybettim olsun. Bu kendim dediğiniz neymiş çorabınızın teki falan mı? Zira öyleyse eğer, tebrikler! Kendiniz ile bir çorap arasında özsel hiçbir ayrım yok.
Kızınca kızdığım konu hakkında konuşurum. Heyecanlı ve konuyu tartışmaya hevesli bir şekilde. Ama kendimi kaybetmem, çünkü bir çoraptan çok daha değerliyim.
yoldaydsam hızlı ve saçma sapan yürüyorum o sinirle. yamuk yumuk bağırıp çağırarak. ewed çıldırınca sesini yükselten biriyimdir. çok nadir çıldırırım.
hasiktirlan.