kızının kullanmayacağını bile bile, "hakkımda tembel filan derler ne olur ne olmaz ben yine de öreyim" diyen annedir.
işin daha da bir garibi "her seferinde soranlara aaa onun yaşı daha çok küçük ayol" demelerine kerşın kız çocuğu 10-12 yaşlarına geldiği zaman dantelleri örmeye başlamalarıdır.
kızın doğumuyla süreci başlatan annedir.
kızın evlilik çağının gelmesine kadar ancak tamamlanan, hatta zaman geçtikçe akrabalardan, komşulardan yardım alınarak evin heryeri için dantel örme sürecidir. masa örtüsü, sehpa örtüsü, tv örtüsü, mutfak örtüsü, salon takımı, yatak odası takımı. hiç kullanılmayan bu danteller sandıklarda saklanıp arada bir havalandırılıp, yıkanıp, ütülenip tekrar sandığa yerleştirilir.
kıyamam ben ona, ah ah kızın senin için giriyor mu o kadar emeğe? kıymette bilmeyecek... en garibime giden de tepsinin üzerine örtülen 'tepsi üstü danteli' annem ya ben hep birşeyler taşırken dökerim tepsiye,e nolcak peki?
sonrasında o dantelleri kolalayıp kendi sandığından çıkanları da üstüne ekledikten sonra sandığa kilidi vuran annedir. bilmem kaç nesil böyle gider ancak bir kaç yüzyıla muhtemelen kadın nesli sandıktan çıkanın ne olduğunu dahi anlamlandıramayacak (bilmem kaçıncı anneannesinden kalma börtü böcek)
bu arada kızının evde kaçması ile (kocaya hani!) 'vay benim emeklerim bunun için miydi' kozunu eline alacağı için kasti şekilde ördüklerini düşündüğüm anne modelidir.