Kızıldere olayı veya Kızıldere katliamı, 12 Mart 1971 muhtırasından sonra yakalanan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin inan'ın idamlarını engellemek için 27 Mart 1972'de Ünye'deki NATO üssündeki yabancı görevlilerini kaçıran Türkiye Halk Kurtuluş Partisi - Cephesi kurucularından Mahir Çayan, Dev-Genç Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, Dev-Genç MYK üyesi Hüdai Arıkan, THKO'dan Cihan Alptekin, Fatsalı Nihat Yılmaz, öğretmen Ertan Sarıhan ve Ünyeli Ahmet Atasoy, iki ingiliz ve bir Kanadalı radar teknisyenini NATO üssünden kaçırdılar. Kendilerini Kızıldere'de bekleyen Dev-Genç Genel Sekreteri Sinan Kazım Özüdoğru, SBF Öğrenci Derneği yöneticisi Sabahattin Kurt, THKO'dan Ömer Ayna ve 'Hava Kuvvetleri Proleter Devrimci Örgütü'nün kurucusu olarak aranan üsteğmen Saffet Alp'le buluştular.
Grup köyün muhtarının evinde mevziilendi. Helikopter destekli güvenlik güçleri, köydekilerin ihbarı üzerine evi buldu ve kuşattı. Ağır makineli tüfekler ve (köylülerin iddialarına göre) NATO askerleri kuşatmayı destekledi. içeridekiler, rehineleri dışarı gösterdiler fakat bilinmeyen bir sebeple güvenlik güçleri rehinelere önem vermedi. Grup lideri Mahir Çayan, güvenlik güçleriyle iletişime geçmek için çatıya çıkıp konuşma yapmıştır: Sıradan askerleri çekin üst düzeyler gelsin. Biz bu yola dönmek için değil ölmek için girdik.
Makineli tüfekler yaylım ateşine başladılar. Çatıdaki Mahir Çayan kafasına isabet eden bir mermiyle orada öldü. Geriye kalanlar savunma mevziine geçerek kapının arkasına yerleştiler. içeri giren güvenlik görevlileri ateş açanları vurdu yaralananları da kafalarına kurşun sıkarak infaz etti. Yapılan otopside rehinelerin açılan ateş sonucu öldüğü kanıtlanmıştır. Alt kata samanlığa kaçan Ertuğrul Kürkçü dışında 30 Mart 1972 günü evdekilerin tümü öldürüldü.
KIZILDERE SON DEĞiL
HEPiMiZ MAHiR'iZ HEPiMiZ DENiZ
mahir ve arkadaşlarını etnik bölücülerle bir tutan izan yoksulları, sosyalizm ve 68 liler ile ilgili bilgileri kıraathanedeki ağabeylerinden öğrenmeye devam edebilir.
birileri kıçlarına kına yakabilir. hesap sorulmuştur. hakkaride 3 er bugun o davanın piçleri tarafından şehit edilmiştir. tıpkı dere gibi bir vadi de hemde. *
gözü kör salak kulların anlayamayacağı bir dava uğruna iddeallerin peşinden koşmulardır.
çünkü kendi halkını gericiliğin en hayvansı kalıprında ezen bir ayetullah humeyni öküzü kadar şalvara cübbeye tapmadılar.
sosyalizme dair bir tek paragraf okumamış bazı gerzeklerin imam abilerinden öğrendiği kulaktan dolma bilgileriyle ortamlarda cehalet saçması yurdum insanına özgü bir şeydir. aç oku evlat. okumadan yorum yapma. mahir çayan'ın hayatını oku. henüz yirmili yaşlarda ortaya attığı tezleri oku. ve hala kitleleri arkasından sürükleme gücüne bak. ortam şu an siz gibi akp şakşakçılarına kalmışsa bilinki halkın cehaletinden kayanklanıyordur. geçmişte yapılan darbeyle körleştirilen bu halkın size tanıdığı son şansıda iyi değerlenidirin. zira kendi karanılığınızın en dibine yollanacaksınız.
(1)
yola çık
upuzun yürü
vurulmuş çocuk başları arama
zeytin dalında asılı kızın
çıplaklığında kalma
alev dalgası saçlarını rüzgara yatır
yürü
havada
elden ele devşirilen barışın sesi dar
havada
kuşatma içinde dövüşenler var
havayı kokla
havayı dinle
coş
onlar ki
bu yoldan
mavi gözlü kız
zeytin dalına asılmadan
güneşin alnacına koştular
barışa bayrak oldular
bayrağı al
kavgayı al
koş
(2)
onlar ki
yangınlı ufuklardan yangınlı ufuklara at sürdüler
susuz ve aç topraklara yapışmış karınları
dağlarım kadar mavi umutları
ve bir çiçek gibi güneşe
arzuyla gerinen kadınları
kızları
ve erkekleriyle
merttiler
buğdayın sarısından
insanın arısından
kavganın yarısından
dönmediler
ve onlar ki
yolumuza çam kokuluumutlarıyla
güneşi serdiler
(3)
yola çık
acılara dalma
alnını dağ serinliğine yasla
unutma
bütün sokaklar kent alanlarına çıkar
bütün ırmaklar denize akar
ve makineler tarlalar insanlar
senden yana
onları
utandirma
bu bir özlem
bu bir türkü
bu bir emir
havayı kokla
havayı dinle
koş"
nevzat çelik
onlar ki dünyanın son umudu
soyları tükenmeyen birer şahindirler
bu memleketin, bu memleketin, bu memleketin...
ben daha ne diyeyim memleketim sana!
bir avuç gencindne korkarsın,
koca koca silahları burnuna dayarsın.
sonra da hiç acımadan kıyarsın.
bilmez misin ki memleketim,
bizim topraklar bereketlidir.
o kadar çoktur ki fidanın.
biri kırılsa, bir diğeri yetişiyor!
hep bir ağızdan;
yaşamış sayılmaz zaten
yurdu için ölmesini bilmeyen.
ruhları şad olsun, rabbim günahlarını affeylesin.
Daha onurlu, sosyalist bir yaşam adına, yoldaşlarını faşistlerin idam sehpalarından kurtarmaya çalışan yiğitlerin sonsuzluğa ulaştığı direniş destanı...
31 mart 1972 yılında ülkenin askeri birliklerinin savaşa gider gibi hazırlanmasıyla acizliğini gösterdiği, on'ların katledildiği ama öldürülemediği sadece fiziksel yaşamına son verildiği adına türküler yazılmış eski niksar ilçesi...
adı ahire kalmasın diye değiştirdiler kızıldere'nin adını... ama mahir'in sanını nasıl değiştirecekler bilmiyorlar... bilmiyorlar ki kızıldere direnişi sıradan bir direniş değil , bilmiyorlar ki direnişçiler sıradan direnişçiler değildi.
biz halk için savaşmıştık
mahşerinde kızıldere...
haberleri yok ki oraya gidenler ölmeyi göze alacak kadar davasına inanan insanlar ve iş bu yüzden ölseler bile tarihe kalacak yoldaşlar. anlamayacaklar ki onlar öldürerek kaybedilmeyecek insanlar. -beni vurmak kurtuluş mu? -
kahpe faşistin elinden
direniyor kızıldere...
öğrenemeyecekler kızıldere bir mağlubiyet değil bizim için , kızıldere uygulamalı bir direniş dersidir , yaşayarak ve ölerek davaya inancın anlatıldığı bir derslikti kızıldere...
söyle nedendir dere
vurulur gençlerimiz...
kızıldere devletin faşizan düşünce kalıplarına sığmayan insanlarını nasıl kolayca harcayabileceğini bize gösteren bir ibrettir. kızıldere hatırlandıkça pasif devrimci gençliği utandıracak bir köydür.
''On'ları(şerefleriyle bir kez ölenleri)ve demokrasi mücadelesi verenleri bir kez daha anıyor,devlet terörünü(şerefsizlikleriyle her gün ölmüş ve ölecek olanları)lanetlıyoruz''sözlerini söylememize sebep olan 36 yıl önce bugun, mahir çayanın,9 arkadaşının ve 3 ingiliz teknısyenın öldüğü,ertuğrul kürkçü'nün sağ olarak ele geçirildiği yer.
--spoiler--
bugünkü hatırla sevgilisi dizisinde, hapisten kaçan, mahir çayan ve arkadaşlarının gidecekleri ve öldürülecekleri yer.yakın tarihini dizilerden öğrenen, 80 sonrası gençliğine duyurulur.
(bkz: sen sanki 68 kuşağısın)*
--spoiler--
Biz, Kızılderede söyledik söyleyeceğimizi
Ölsek de yolumuzdan dönmeyeceğimizi
Söyledik, Mahir ustanın gür sesinde
Ve o gün bu gündür
Her zaman her yerde
Yaşattık teslim olmama geleneğimizi
Canımız pahasına koruduk değerlerimizi
Anlayan anladı bizi
Halkımız tanıdı bizi
Çoşkuyla karşıladı adaletimizi
Gözlerine ışıltı yaptı eylemlerimizi
Sahiplendi bizi
Gül gibi kokladı düşenlerimizi
Ve her koklayışında
Mantar gibi çoğalttı bizi
Kır çiçekleri koydu ismimizi..
bir sevinç eratalay şarkısında geçiyordu. sözleri ise şöyle:
Kızıldere adın ahire kalsın
Yiğit yoldaş seni, Mahir`e kalsın
Halklar düşmanını sürsün çıkarsın
Kızıldere sana yine geliriz
Kızıldere sana bizde geliriz
Gazetede yalan, radyoda yalan
zalimlerin sesi zehirli yılan
Dokuz yoldaşıyla vuruldu çayan
Günden güne yanarım yiğitlerime
Acı doldu bütün türkülerim
Garip anam yaşı salsın gönlüme
Kızıldere sana yine geliriz
Kızıldere sana bizde geliriz
(bkz: sevinc eratalay)