erkeği kıskandıracak kadar, güven yıkarak, gizleyerek, erkeği kendisine takıntı duyma ihtiyacını sağlamayacak kızlarla olan, şanslı erkeğin sahip olduğu ya da karşı tarafın kıskandırmak için yaptığı oyunları önceden görüp, içinde sevgi varsa da artık yok edebilmiş, zeka fırtınası erkeğin yaşadığı ilişki sonucudur.
matematiksel olarak : erkeğin kızı sevme ve isteme miktarı x kıskanmama miktarı = kızın orospu çocuğunun en önde gideni olmama miktarı = özel yaratılmış, hayatın en güzel hediyesi olması.
siz eğer gittiğiniz mekanda etrafa cilveli cilveli bakışlar atmazsanız o erkeğe güven verirsiniz. o da sizi kıskanmaz, ta ki başkaları size asılana kadar. eğer güven vermiyorsanız da kimsenin ne kalbini ne zamanını çalın bir evlat yetiştirmek zor değil bu yüzden hayatı kayanlar var, hayatından kaybolup gidin zarar vermeden.
tabi eğer basit ilişki istiyorsanız, sevdiğim bana senin bacaklarını kırarım şunu giyme, baban seni öpmesin senin ağzını kırarım desin istiyorsanız o ayrı.
kıskanmak ancak başkaları sevdiğine asılıyorsa mantıklı olur sevdiğiniz başkalarına meyil vermişse değil. genişlikle de alakası yok bunun. cuckoldlara sorun onu.
Sevmiyordur, çünkü seven kıskanır. Belli eder veya etmez o tamamıyla aralarında olan güvene bağlıdır ama kıskanan erkek deli gibi seviyordur. Kıskanmayan erkek sevmiyordur. Tekrar edeyim mi ? Sev mi yor dur. Nokta.
Kıskanmayı önemsemekle karıştıran insanların kıskanılmayı bir sevgi biçimi olarak görmesini anlayamıyorum. Kıskanmak kişilerin özgürlüklerini kısıtlamaktan başka bi şey değildir. Özgüvensiz adam işidir.
hiç mi kıskanmıyo ?
o zaman sıkıntı. erkek dediğin kıskanır sahiplenir ama tabi makul seviyede. psikopat gibi kuzeninden, iş yerindeki normal arkadaşlarında vs değil. bide abarttığı zaman kendine güveninin olmadığını görüyoruz buda ayrı bi soğuma nedeni
