Kısasa kısas, kökenli Hammurabi Kanunları'na dayanan barbar bir çöl uygulaması olup Tevrat'ta ve Kur'an'da geçer. Kısas, aslında Ortadoğulu Samilerin 4500 yıllık gaddar ve bir o kadar da sınıf ayrımı içeren bir uygulamasıdır. Kısası yalnızca kendi denginle yapabilirsin yani bir fakir, bir zenginle kısas yapamaz. (bkz: bakara suresi 178. ayet)
Kısas, adillik değil adaletsizliktir. Modern ceza hukukunda kısasa yer yoktur.
gerektiği yerde gerektiği zaman uygulanmalı affetmek daha iyi eğer bir daha yapmayacaksa benzeriyle cevap vermek daha çok tercihimdir. örneğin senden bir müzik aletini çalarken sen gelmeden gelip kapan insana başka bir öğrenmeyle mesela yabancı dilde doğum günü kutlamasını öğrenip cevap vermek gibi.
ilişkide kalp kırar. günlük yaşantılarınızda ufak tefek konularda bile baş gösteriyorsa her iki tarafın da aslında zannedilen kadar fedakar olmadığına delalettir bu. bir anda her şeyi yerle bir eder, affetmez.
"diyet" imkanı olmasa savunanlarının tezlerinde az da olsa bir tutarlılık olabilecek adalet türüdür.
ne var ki islam'a göre öldürülenin velisi (en yakını) diyeti kabul ederse, kısas gerekmez. yani "veli" parayı kabul ederse, katil öldürülmeyeceği gibi, hapis bile yatmaz.
dini inançları aklını iyice başından almamış herkes bu kuraldaki problemi kolayca görebilir. kısas uygulanan ülkelerde, zengin ve güçlü birisi yoksul birini öldürdüğünde yaptığı yanına kar kalır. niye ki zengin ve güçlü kişi, öldürülenin "velisini" "ikna etmeyi" muhakkak başarır... parayla olmazsa tehditlerle...
velhasıl islam hukukunda cinayet özel hukuk alanına girer... yani hakaret suçuyla aynı alana... oysa laik hukukta cinayet kamu hukuku alanına girer... şikayetçi olan, kamu adına savcılardır. katil birilerine para ödeyerek veya tehdit etmek suretiyle paçayı kurtaramaz.
bunun en açık örneği münevver karabulut cinayetidir... katil ailesinin onca gücüne, pahalı avukatlarına rağmen paçayı kurtaramadı. oysa münevver'in ailesinin tutumunu takip edenler, ülkemizde şeriat hukuku uygulanıyor olsaydı, katilin anlaşma süresi dışında bir gün bile hapis yatmayacağını görmüşlerdir.