nüfusun yaklaşık 7 yada 8 milyonunun gerçek bir işi var. toplan(a)mayan vergi, üretim azlığından dolayı çok düşük, birey başına kongo düzeyindeki katmadeğer, enerji ve altyapı maliyetleri, sosyal güvenlik görev zararları ve daha sayılamayacak bir çok kalemle beraber son 10 yılda devletin her kademesinde artık izan, insaf, vicdan sınırını çoktan aşan hırsızlık, yolsuzluk, talan yüzünden açılan karadelik bu 7 - 8 milyonun cebinden finanse edilmek zorunda (zorunda dediysek bu düzen için böyle. ahlaklı siyasetçileri seçen ahlaklı bir halk olaydı böyle olmazdı)
hastanelere hastane yöneticisi diye atanıp ayda 20-30 bin maaş + prim alan imam hatipli
trt'de ayda 3 saat işi olmayıp 15 - 20 bin maaş alan tosun,
çalıştığı okula senede 3 kere gitmeyen yada haftada 2 saat dersi olup asgari ücretin 2 - 3 - 4 misli maaş alan torpilli öğretmen
hanesine her ay toplamda 8-10 bin para girdiği halde devletten oy deposu olduğu için kömür gıda yardımı alan binlerce aile
pezevengin birinin metresine televizyonda yaptığı program başına verilen 850 bin türk liraları
devletin gelir kalemi olan ama bir şekilde peşkeş çekilen bahis ve benzeri oyunlardan gelmesi gereken ama gelmeyen milyarlarca dolar
kaçak mazot ve sigarayı belirli bir etnik gruba gelir kaynağı olarak ayıran gene bu etnisite mensubu bakanın sebep olduğu milyarlarca dolarlık vergi kaybı
hamster gibi üreyen yavşakların 8-10-15-20 tane sıçtığı veledlerin sağlık ve öğrenim giderleri için harcanan ve karşılığı hiç alınmayan milyarlar
basın ilan kurumunun yandaş medya organlarına dağıttığı milyarlar tutarındaki ilanlar
Bakan'ın bugün yaptığı açıklamanın ardından olayın daha net anlaşılması için DiSK'in konu ile ilgili geçen yıl yaptığı basın açıklaması okumakta fayda var.
Kimse yuvarlak cümleler kurmasın, Hükümet açık açık bu değişikliğin detaylarını halkla paylaşmak zorunda.
"Hükümetin 2016 eylem planında yer alan düzenlemenin amacı, patronların işçileri işten çıkartma maliyetlerini düşürmektir.
Kıdem tazminatlarımız, yani ücretimizin ödemesi sonraya bırakılmış kısmı sermaye için “yük” olarak görülmektedir.
“işçilerin çoğunluğu kıdem tazminatı alamıyor” bilgisi de doğru değildir. işçiler dava açmaları halinde çoğunlukla tazminatlarını almaktadır. işverenlerin hukuksuzluğunu önlemek yerine, kıdem tazminatı fiilen kaldırılarak hukuksuzluğa hukuk üretilmek istenmektedir.
Yapılmak istenen değişiklik ile amaçlanan herkesin kıdem tazminatı alması değildir. Gerçek amaçları şunlardır:
1) iŞTEN ATMAK YA DA ÇIKARTMAK KOLAYLAŞACAK
Kıdem tazminatı fona/sandığa devredildiğinde, işveren işçi çıkardığında toplu bir ödeme yapmak zorunda kalmayacak. Böylece işten çıkarmalar kolaylaşacaktır. Tüm işçiler “gündelikçi” gibi çalışacak, sendikalaşma imkânsız olacak; işçilere sürekli giriş-çıkış yapılabilecek.
2) KIDEM TAZMiNATI ALMAK HAYAL OLACAK
Mevcut koşullarda kıdem tazminatından sadece işten atıldığımızda değil birçok durumda faydalanabiliyoruz.
işveren hakkımızı yediğinde, askerlik hizmeti dolayısıyla, kadınlar evlendiklerinde, 15 yıl sigortalılık süresini ve 3 bin 600 gün prim ödeme süresini doldurduysak, emeklilik halinde kendi isteğimizle işten ayırıldıysak kıdem tazminatına hak kazanıyorduk. Ayrıca kayıtdışı çalıştırılmamız halinde veya tazminat ödememek için işe giriş çıkış yaptırıldığında dava yolu ile kıdem tazminatını alma şansımız vardı.
Fon/sandık sisteminde bu yararlanma koşulları ortadan kalkacak. Ödeme emekli olduğumuzda ya da 10 yıl gibi bir kıdemde ev alma gibi şartlara bağlı olarak yapılacak.
3) KIDEM TAZMiNATININ SADECE ADI KALACAK
Kıdem tazminatı işverenin sorumluluğunda olan bir meseledir, esas olarak işçi ile işveren arasındaki ilişkinin sonra ermesiyle ilgilidir. Böyle olmaktan çıktığında, adı “emeklilik fonu”, “emeklilik sandığı” olur ama “kıdem tazminatı” olmaz. “Paralel” bir emeklilik sistemi kıdem tazminatı yerine ikame edilemez. Çünkü iş güvencesi sağlamaz!
4) FON DEMEK YAĞMA DEMEK
Zorunlu Tasarrufu Teşvik Fonu, Konut Edindirme Yardımı Hesapları, işsizlik Fonu… Bu fonların hepsi siyasal iktidarlar tarafından yağmalanmıştır ve yağmalanmaktadır. Türkiye’de milyonlarca işsiz açlıkla mücadele ederken işsizlik Fonu’ndan patronlara 50 milyon liraya yakın kaynak aktarılmıştır.
5) ÇOCUKLARIMIZIN HAKLARI GASP EDiLECEK
Kimi yetkililer “Kazanılmış haklara dokunulmayacak” diyor. Yani kıdem tazminatının bundan sonra işe girenler için ortadan kaldırılacağını söylüyor. Peki bu doğru olsa bile, yeni işçiler uzaydan mı gelecek? Onlar bizim çocuklarımız olacak. Bizden önceki kuşakların bedeller ödeyerek kazandıkları haklar, çocuklarımız için bize emanettir. Çocuklarımızı günübirlik, amele pazarı usulü çalıştırmak isteyenlere geçit vermeyeceğiz!
TÜM iŞÇiLERiN KIDEM TAZMiNATI ALMASI iÇiN NE YAPMALI?
Eğer amaç “kıdem tazminatı alamayan işçilerin alabilmesi” ise modelin değiştirilmesi ve “fon”/“sandık” kurulması gibi karmaşık bir yollara girmeye gerek yoktur. Yapılması gereken basittir.
Mevcut yasaya (1475 sayılı yasanın yürürlükteki 14. Maddesi) bir cümle koyarak, bir yılın altında çalışanlara da kıdem tazminatı ödenmesi sağlanmalıdır.
iflas nedeniyle ödenmeyen kıdem tazminatını devletin ödemesi ve işverenden haciz yoluyla tahsili sağlanmalıdır.
iflas halinde bankaların, devletin değil işçilerin alacaklarının ödenmesi öncelikli ve imtiyazlı hale getirilmesi gerekmektedir.
Kıdem tazminatı ödemeyen işverenlere ağır yaptırımlar getirilmelidir.
12 Eylül askeri darbesinin ürünü olan “kıdem tazminatı tavanı” kaldırılmalıdır.
Sendikal barajlar, örgütlenmenin ve grev hakkının önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır. Örgütlü işçinin kıdem tazminatını gasp etmek mümkün olmayacaktır.
DiSK’in bu somut önerilerini görmezden gelenler, kıdem tazminatını ortadan kaldırmak için elinden geleni ardına koymuyor.
Biz buradan bir kere daha ilan ediyoruz: Kıdem tazminatlarımızı leş kargalarına yedirmemek için mücadelemize devam edeceğiz.
Esnek güvencesiz çalışmanın yaygınlaşmasına karşı,
Taşeron köleliğine karşı,
Özel istihdam büroları ile oluşturulmak istenen köle pazarlarına karşı,
Kıdem tazminatının fona devir adı altında gasp edilmesine karşı,
Tüm emekçileri, emek dostlarını, emekten, demokrasiden, özgürlüklerden yana olan tüm güçleri ortak mücadeleye davet ediyoruz.
Geleceğimize, çocuklarımızın geleceğine, ülkemizin geleceğine sahip çıkmak için mücade etmek, ahlaki, sınıfsal ve siyasal bir görevdir.
Emek, hak ve demokrasi mücadelesi verenler er yada geç hep kazanmıştır!
Twitterda gündeme 5. Sıradan girmiş olay. Her yerden yüklenmek lazım. Büyük, sinir krizinin reaksiyonu olmaktan uzak, kontrollü bir eylem ve büyük bir katılım lazım.
Zaten ucuz olan emeği daha da ucuzlaştıyorlar. işçi olup akp'ye oy veren herkese anlatın bunları. Başkanlık geçerse kıdem tazminatı, işçi lehindeki iş hukuku, her türlü iş güvencesi kaldırılacak. Zaten taşeronluğun adını değiştirip biraz daha krema sürüp üzerine yeniden daha yaygın biçimde kullanıyorlardı. Başkanlıkta daha beteri olacak. Ve hala şöyle bir kesim var, akp götlerinden alien fışkırtsa vardır bir bildikleri diyecek.
Ya benim babam işveren, o bile karşı. Yapma etme artık be kardeşim.
özellikle bu sonuncusu tam hak ettiğimizi gösteriyor. bir hükümet düşün ki vatandaşını zerre düşünmüyor olsun ona vermediği her hakkı elin arabına veriyor olsun ama hala o vatandaşlar bu hükümete ölsün bitsin. 15 sene bir fiil aynı iş yerinde çalışana kıdem tazminatı verilir haksızlığını ortadan kaldıracaklarına kıdem tazminatını tamamen kaldırıyorlar ehehehehehhe. tövbeler olsun ya..
kıdem tazminatı kaldırılmadı.
normalde işçinin, emekçinin aldığı kıdem tazminatını artık akp alacak.
yani ona da göz koydular.
akp diyor ki, bir işçiyi işten çıkaracağın zaman ona kıdem tazminatı ödemeyeceksin, o kıdem tazminatını sen bana ödeyeceksin, sonra o işten çıkarılan kişi 60 yaşına gelince, ben ona ödeyeceğim.
yani akp yeni bir fon yeni bir para kaynağı buldu kendine.
bunu da tabi ki işçinin, emekçinin alınterini gasp ederek yaptı.
hayırlı uğurlu olsun. ak parti hükümeti işverene kıyak geçmek için yeni bir düzenlemeye gidiyor. çalışanların haklarını gasp etmeye devam ediyor. kıdem tazminatları kaldırılıyor. devlet vergi iadesinde yaptığı çakallığı şimdi kıdem tazminatında yapıyor.
Kural olarak işten kendi isteğiyle (istifa) ayrılan işçi, kıdem tazminatı alamaz. Fakat; iş sözleşmesinin askerlik görevi, emeklilik hakkının elde edilmesi, sağlık problemlerinin işin yapılmasına sürekli bir biçimde engel oluşturduğunun belgelenmesi, işverenin iyi niyet ve ahlak kurallarına aykırı davranışlarda bulunması nedenleri ile işçi tarafından feshi halinde (istifa), çalışma süresinin en az 1 yıl olması koşulu ile kıdem tazminatı hakkı kazanmaktadır.
velhasılı tamamen kalksa da kalkmasa da "ben kendim çıktım tamamını aldım alamıyorum diyene sktiri çekin" diyen tiplemelere itibar etmemek lazım. işverenin insafına kalmış bir şeydir adamda hak yeme korkusu varsa verir. veya mahkemeye gidersin bir yerlerini yırtar kendini bir şekilde kanıtlarsın artık dava 6 ay mı sürer 1 senemi sürer 2 senemi bilinmez tazminatı almaya hak kazanırsın. sevgili titonun söylediğine göre alıyormuşsun mutlaka ben alabilenine denk gelmediğim için sadece duyduğumu yazabiliyorum. defalarca bizim şirketten ayrılan oldu afedersiniz babayı aldılar giderlerken..
ülkedeki sistem bu şekilde işlerken hala neyin tartışması yapılıyor bilmiyorum. hükümetten çok hükümetçi olan işçiler ve işçi çocuklarını gördükçe gerçekten içim bir tuhaf oluyor. kendi insanlık haklarınızı savunun arkadaşlar bu hükümet gider bu muhalefet gider yenileri gelir emin olun iki tarafında "bir taraflarında" olmazsınız sizler kendi haklarınızı savunun artık emeğinizi savunun..
--spoiler--
vurguncular vurguncular bu akşam meclis sinemasında. çirkin kral tayyip erdoğan. bu akşam meclis sinamasında. yan rollerde bülent başgan, zafer çağlayan, bekir bozdağ , faruk çelik. renkli koro sunar. vurguncular. ustanın şahane filmi. vurguncular
--spoiler--
eğer olay yasalaşırsa, 30 günlük olan kıdem tazminatı, 22 gün üzerinden hesaplanıcak. hükümet kıdem tazminatının üçte birine çökecek. bu vurgunu geçen sene planlayan hükümet gelen tepkiler üzerine yasayı geri çekmişti. şimdi yeniden gündemde.
kıdem tazminatı düzenlemesi adı verilen düzüşün aslı şudur.
-hükümet diyor ki; bazı işverenler ödeme zorluğu, iflas gibi nedenler göstererek kıdem tazminatı ödemiyor.
-bu yüzden kıdem tazminatı fonunu oluşturuyoruz.
-iş verenler çalışanların kıdem tazminatları her ay bizim fona aktarıcak.
-biz de 30 gün üzerinden yatan kıdem tazminatlarını çalışanlara 22 gün üzerinden geri ödeyeceğiz.
-8 güne kesik atacaz.
sen sokağın birine dükkan açmışsın, üç tane çakal gelmiş, ''burada it-kopuk çok fazla, sen sekiz günlük kazancını bize ver, biz seni koruyalım'' diyor.
bir de nedeni bilinmeyenler var.
-askere gidene kadar çalışanın kıdem tazminatı fona aktarılacak. ama askere giderken alamayacak. neden?
-evlenene kadar çalışan kadının kıdem tazminatı fona aktarılacak. ama evlenince alamayacak. neden?
-3 yıl, 5 yıl çalışan emek verenin kıdem tazminatı fona aktarılacak. ama alamayacak. neden?
şirin görünme, hizmet yapıyoruz, işçinin lehine gibi gösterilen kilit cümle şu;
fon ile çalışanların kıdem tazminatlarını güvence altına alıyoruz.