tek çocuk istemelerindendir. Şöyle ki ; 1. dağa çıksa 2. 3. yü töre cinayetinden vurup hapise girse 4. bakımsızlıktan ilgisizlikten hastanelere düşse ee geriye kaldı 5. ee el insaf her eve bir çocuk da lazım demi ama .
prezervatif alacak paraları yoktur. çünkü o parayı aşiret düğününde akrabasına beşi bir yerde almak için kullanmıştır. ayrıca prezervatif almak çocuğa bakmaktan daha pahalıdır çünkü; çocuğa devlet bakar, prezervatife ise para ödemek lazım. Ayrıca devlet doğan çocuğa para da verir. En azından o para ile alsalar gene bir şey demeyeceğim. Bir de çocukların köle gibi kullanılması vardır ki, 8-9 yaşına giren çocuk ahırda iş yapabilme kapasitesine girmiştir onlara göre.
Bir de şu acı gerçek vardır ki, bundan yıllar sonra nüfus olarak türklere yetişmek amacı ile. Bizler 1-2 tane yeter derken onlar da 5 aslında azdır.
Nüfus artış hızının azalmasına yol açan etkenler 3 maddede özetlenebilir:
1. Gelir artışı
2. Eğitim düzeyinin yükselmesi, özellikle kızların eğitilmesi ve kadının çalışma yaşamında yer alması
3. kentleşme ve Kentsel yaşam kültürünün egemen olması
Türkiye'de bu koşullara ulaşan yörelerimizde nüfus artış hızı çok azalmıştır...
Ancak, Türkiye'de Karadeniz bölgesi, Doğu Anadolu bölgesi ve güneydoğu anadolu bölgesinin özellikle kırsal kesimlerinde yaşayan halk ise yukarıdaki koşullara henüz ulaşamamıştır. Bu nedenle bu bölgelerimizde nüfus artış hızı oldukça yüksektir...
çocuk başına aylık 45 tl para alıyorlar, 10 tane çocuk yapıp 450 tl ile geçiniyorlar da ondan. ha öğretmeni çocuğuna ayakkabı al, okul kıyafetini al dediğinde de devlet veriyo ben niye alıyım diyorlar. da ondan.
e havalar kışın erken kararıyo, bir de iş güç olmadığı için erkenden yatıyorlar bunlar, yatınca da hööö karının gözüne değil başka yerine bakıyom ben diyorlar. bi de ondan.
cahilliktir.
günümüz koşullarına baktığımızda insanlar geçmişe göre daha bilinçli olduğunu görmekteyiz ve şuan günümüz insanı en fazla iki çocuk yeterli diyip çocuk yapmayı bırakıyor. doğu anadolu bölgesinin geneline bakacak olursak, burada birçok kürt yaşamakta ve bir çok doğu ili, ilçesi köyü, kasabası eğitim görmekte sıkıntılar çekmektedir. hal böyle olunca halkımız bilinçlenememekte ve cehalet hüküm sürmektedir. bu yüzden erkek çocuk doğurana kadar kadın ezilmektedir. cahillik bu olsa gerek, kadının erkek çocuk doğurma olasılığını hesaplarsak ortalama beş çocuğa kadar gitmektedir bu durum.
yapılan 5 çocuktan en az 3'ünün öleceği gerçeğini kalıtımsal olarak algılamışlığın simgesidir. doğal olarak insanların, soylarını devam ettirme doğal güdüsününde desteğini arkasına alan vatandaşımız, beline kuvvet ve durmak yok yola devam diyerek 5, 6, 7... demektedir.
kendi içlerindeki nüfus planlamaları azalmaya veya sabit tutulmaya yönelik değil, çoğalmaya yöneliktir. beşeri üstünlük sağlamak istemektedirler uzun vadede. gayette mantıklı hareket ediyorlar bu konuda. cefasını çekseler de. en az 3 çocuk kaidesini anlamak kolaylaşmalı artık.
fikir sahibi olmak için bilgi de gerekli bence. doğu'da yaşayan veya burda yaşayan kürtlere sormak en mantıklısı. neden acaba hem sevgili tayyip bey ne diyor en az 3 çocuk ee 3'ün 5'in lafı mı olur aramızda.
sebebi düşük gelirdir. avrupada ki türkler de avrupalılara göre daha çok çocuk yaparlar mesela.
sebebi de kalabalık aile güç demekdir. parayla sağlananamayan toplumsal statü ye bu şekilde ulaşılmaya çalışılır.
Güneydoğu'da yaşayanları için söz konusu olan sebeplerdir. Sebebi Güneydoğu'da yaşamalarıdır, Güneydoğu'da yaşayan sadece Kürtler değil, Araplar ve Türkler de çok çocukludur, yaşam şartları gerektirmiştir. Batıdaki Türklerin kaç çocuğu varsa, muhtemelen Kürtlerin de o kadar çocuğu vardır. (bkz: saksıyı çalıştır biraz)