Temel sınırda gümrük memurudur.
Bir ihbar üzerine bavullar didik didik aranmaktadır.
Temel, bir ingilizin çantasında 7 tane külot görür ve "niye 7 tane ?" diye sorar.
ingiliz de,
her gün bir tane giydiğini söyler.
Temel kendi kendine mırıldanır:
Ulan adamlarda ne temizlik var be. Bizimkiler bu kadar temiz değil.
Az sonra Dursun gelir. Temel onunda çantasına bakar, 12 külot olduğunu görür. Sevinir,
"bizim dursun temizlikte ingilizi geçti." der
Gururla sorar:
Neden 12 külot hemşerim?
Dursun saymaya başlar:
Her aya bir külot. Ocak, şubat, mart...
kilot diye yazılmayan şeymiş.ufkum iki katına çıktı. Burda benim hatam yok yani kimse k. Bakmasın. Külot kelimesini hiç yazmamış hatta okumamış biri olarak doğal karşılanmalı bence. Külot yani bu nasıl bi yazının içine konu olabilirdiki. Külotun üstündeki yazıları fln da hiç okuma ihtiyacı hissetmedim çok hayati bi uyarı olamaz heralde deyip geçirdim kıçıma hep külotu. Ama külot da öyle bi kelimeymiş ki yazdıkça yazası geliyor insanın. *