yan tarafta sünnet düğünü vardı. pencereden sarktım suyu döktüm kızın birinin üstüne. 2.katta oturuyorduk tabi. kızda annesine söylemiş. ee malum adanada oturuyoz annesi dururmu dayandı bizim kapıya kavga edecek annemle. neyse tatlıya bagladı annem. bir kahve içtiler bende ne bicim korkuyom evde bir köşeye pısmış bekliyorum. neyse bunlar gitti. sonrasını bende hatırlamyorum. uyandımda terlik izleri hala duruyordu. siz siz olun adana gibi bir yerde piçlik yapmayın. aile kavgası olabiliyor. ki karşı bahçedeki kele top atmışlıgım var ki akşam babam ekip aracanı binmiş ifade veriyordu.
babamın bir arkadaşının bahçesi vardı.memlekete geldiğimizde orada kalırdık, amcamlarda gelirdi.
amcamın iki oğlu, ablamlar, abim ve ben birlikte oynardık.bize ağaç sulama, meyve toplama, ateş yakmak için odun toplama gibi görevler verirlerdi.biz de komşunun çocuklarını biz süleyman demirel'in torunlarıyız diye kandırır, bize söylenen her işi onlara yaptırırdık.
en büyük piçliğim bu evet, çok masumum be ısırcam kendimi.
Bayan misafirlerin arkasına buz kübü atma,3.kattan aşağıdaki bayan berberinin dinlenme ve oturma yerinde oturan insanların başına bi poşete(ki bu pazar poşeti) su doldurup atmak,aynı poşete su doldurcam diye poşeti lavaboda unutup suyuda açık bırakıp gitmek ve mutfağı ve salonu su basması,kardeşe kireç ve bilimum böcek yedirmek,kız arkadaşların eteğini kaldırmak ve birisinin suratına kalem sokması diye uzar.
23 nisanda evde oturup tören izleyenler bunları yazıcaktın ikinci sınıfa gidiyorum o zaman tabi. Sonra açtım trt1i tören var biraz baktım yazdım orda olanları sonra açtım bi dizi izlemeye başladım diğer sayfalara da bunları yazdım dizide olanları falan sonunda da törenin sonunu yazdım. Baya bi sayfa olmuştu öğretmen de benimle gurur duyup sınıfa örnek göstermişti tabi hepsini okumamıştı.
sokaktan geçenlerin kafasına camdan tükürmek ve su dökmek.
araba tekerleklerinin siboplarını söküp, almak.
elbetteki zillere basıp kaçmak.
devamlı bisikletiyle hava atan bir veledin bisikletini alıp kaçırmak, 1 gün boyunca saklamak.
silgi tozu savaşında silgi tozunun içine türlü iğrenç kokan maddeler ekleyip karşı takımı leş gibi kokutmak.
ablanın özene bezene alıp saklayıp biriktirdiği Gökhan özen posterlerini falan çalıp okuldaki mal kızlara satmak. gerçi piçlik değil bu biraz ticaret zekası idi.
Okulun yanındaki bakkaldan cips,kinder,gofret ne kadar abur cubur varsa alıp hesaba yazdırmıştım eve gelince annem sakince buraya gel dedi kesin anladı dedim içimden sonrada hortumla öyle bir dövdüki beni.
Caminin bahçesindeki insanlar teravih namazını kılarken torpil atıyoduk arkadaşlarla hatta bu olayı her akşam gerçekleştirdiğimizden en sonunda caminin en arka safındaki dayılar pusu kurmuşlar amk. Tam rükuya eğildiler torpili ateşledim iki tane dayı namaza durmamış meğer adam arkasını bi döndü hemen kolumdan tuttu diğer dayıda sağlam bir tokat attı sonra hemen namaza durdular. O günden sonra imana geldim ve namaza başladım.
Küçükken yolları tuzladıklarında ben de tuzlayayım bakalım ne olacak deyip karın üstüne yemek tuzu bocalamıştım. Sertleştiğini fark edince bunu kartopu savaşlarında kullanmaya başlamıştım.
