--spoiler--
Felsefe ve hukuk eğitimi gördü. Skamander şiir grubunda yazmaya başladı. Epik ve lirik şiirlerin yanı sıra, satirik şiirler, şakalı diyaloglar, vodviller ve şarkı sözleri de yazmıştır. iki savaş arası dönemin en ünlü kabare yazarıdır. Rusça'dan, Fransızca'dan, Latince'den, ingilizce'den yaptığı çevirileri de vardır.
Czyhanie na boga (1918), Sokrates Tanczacy (1920), Siódma jesien (1922), Wierszy tom czwarty adlı şiir kitaplarında günlük yaşamın olağanüstülüğünü anlatan iyimser şiirler varır. Slowa we krwi (1926), Rzecz czarnoleska (1929) Tresc gorejaca (1936) da varoluşu ve kırılganlığı toplumsal düzeyde sorgulayan bir virtiöz çıkıyor karşımıza. Bal w operze (1936-baskı 1946) de ise belacı bir yaklaşımla yazıyor şiirlerini şair.
Eski kitap koleksiyonculuğu da yapan Tuwim, kültür ve gelenek araştırmacısı olarak da ün kazanmıştır. Bu alanda yaptığı araştırmaları içeren kitaplarının bazıları: Czary i czarty polskie oraz Wypisy czarnoksieskie (1923), Polski slownik pijaski i Antologia bachiczna (1935), Cicer cum caule czyli Groch z kapusta (1958-1963), Polska nowele fantastyczna (1949), Ksiega wierszy polskich XIX wieku (1954)
Savaş sırasında Polonya'dan ayrılan Tuwim, 1946'da yeniden ülkesine döner. Bu sırada da Kwiaty polskie (1949'da basıldı) adlı eserini yazar. Pek çok ödülü vardır.
--spoiler-- *
Kambur
Kravatlar güzel de
Onlardan bana ne bu kambur oldukça bende?
Şu gümüşi çizgilisi
Yakışırdı yüzüme
Ama boşuna, ne yazık ki
Fark etmezdi ki onu kimse
isterse gök kuşağı renginde olsun
Ya da papağanlar kadar renkli
Kimse, "Ne güzel bir kravat!" demezdi de
Herkes,"Ne korkunç bir kambur!" derdi.
Bana uzun bir şal gerekli
Şalların en mükemmeli!
Onu öyle güzel bağlarım ki,
Asla tanıyamazsınız beni!
-Ah! Ah!-diye fısıltıyla-
Ne kambur ama!
iyi de... niye bayım asılısınız siz şu kravatın ucunda?