lan bu adam çok artist ama ya. takımı 85'te 3-0 önde, kenardan taktik veriyor hâlâ. hele bi otur soluklan yiğidim. koskoca barcelona var sahada. bırak da o son 5 dakikayı nasıl oynaması gerektiğini bilsin, değil mi ama?
istediği futbolcuyu istediği yere monte edebilelen mükemmel teknik direktör.mascherono'yu defansta maxvell'i orta sahada messi'yi tek forvet kullanabilenen ve bunlardan istediği verimi alabilen teknik direktör.
kendisi abartılan bir teknik direktördür. tamam müthiş başarılara imza atmıştır, barcelona onun döneminde dünyanın 1 numarası olmuştur ama bu başarıdaki temel etken kendisi değil, o müthiş uyumu yakalamış takımdır. o uyumu yakalamış takımı ortanın biraz üstü bir teknik direktöre verseniz aynı başarıları o da yakalayacaktır. daha iyisi için:
geçen gün okey oynuyorum kahvede, aa bu gelmiş, olm dedim senin ne işin var dedim ispanyolca - micos fistalavito komberi pinbo diye, o da cevap verdi bana, ya biraz kafa dağıtmak istiyorum, kaçamak yaptım, ehem mehem diye güldüm, gelel ulen köftehor dedim, aldım yanıma, taş çalmaya başlamadı mı bir de ne göreyim, olm yapma dedim ıstakayı valla kafanda parçalarlar bunlar dedi. ehem mehem diye gülmeye devam etti. çok sevimli adam yemin ediyorum. kızamıyorum da.
her platformda mourinho cücesinin eline vermeyi misyon edinmiş zat-ı muhterem... ülkemizin küçük yılmaz vuralları da hala "ülen ben olsam ben de şampiyon yaparım o kadroyu" diyedursun adam yol alıyor. her gülüm hee sen de şampiyon yaparsın, sen zaten mesut özil'den de daha iyi topçuydun dee mi, tanıdım seni sünepe! sen 1, guardiola 2, mourinho 3 numara bu alemde. bakın fatih terim'i günahım kadar sevmem, itici bulurum ama adamın en başarılı olduğu zamanlarda bile böyle birkaç salak çıkıp "abi ya aslında fatih tırt, içerden hagi idare ediyo, popescu çekip çeviriyo takımı, fatih terim'in yerinde kim olsa başarılı olur o takımla" diyen bir sürü büyükbaş vardı. sonra hagi'nin teknik direktörlüğünü de gördük de sesleri kesildi allah'tan...
karizmatik, çok güzel giyinen, giydiğini de çok iyi taşıyan başarılı bir teknik direktör. Allah verince hepsini birden veriyor denen insanlardan biridir.
kendisi hiçbir zaman eşcinsel olduğunu söylememiş, üç çocuk babası, evli bir erkektir. eşcinsel olduğu sadece madrid basınında yer bulmuştur. ha bir de fatih altaylı tarafından dillendirilmiştir, ona noluyorsa?
edit: hala madrid.
başarıları kıskançlık sebebidir, herkes ona çamur atar, o kadro her türlü şampiyon olur diye bıkbıkbık konuşurlar.
e arkadaş birincisi realin kadrosu da iyi ama kupaları barça süpürüyo, naaber??
ayrıca madem teknik direktör önemli değil, madem kadro iyiyse her türlü kazanılır, e o zaman teknik direktör diye bişey olmasın barçanın başında.
ne saçma mantıktır bu yahu. teknik direktör değerlendiremezse kadronun ne önemi kalır arkadaş. hem guardiola her zaman söylüyor başarı sadece bana ait değil, bütün takıma aittir. adam efendi. başkaları gibi çirkef de değil. onun bunun kulağını çekip, ittirmiyor, hakaret etmiyor.
adam genç yaşında, teknik direktörlük kariyerinin ilk yıllarında bu kadar başarılı bir takımın teknik direktörlüğünü yaparken, sen saygısızlık yapma sus otur. mourinho çingenesi size para mı verdi ne yaptı anlamadım ki.
10 aralık 2011 real madrid fc barcelona maçında bir kez daha gördük ki bu adam çok zeki. elindeki futbolcuların dünya yıldızı olmasını geçtim, bu futbolcuları çok iyi kullanabiliyor kendisi. helal olsun...
maçı izleyen arkadaşlar görmüştür, ilk 10 dakikada messi bir kaç kere topu alıp pas vermeden sürmeye çalıştı ve bu dakikalardan sonra real madrid savunması tamamen messi'nin üzerine oynamaya başladı. (şurada da görüleceği üzere) o andan sonra da neler olduğunu gördük ve bu bence tesadüfi bir şey değildi. tamamen guardiola'nın planıydı ve tuttu.
-beyler, statta 18 20 tane kamera var, ben bi kaç bi hareket yapıcam taam mı? bozmayın gözünüzü seveyim, anlamış gibi yapın, ha bir de, dönüşte soyunma odasına 50 lahmacun söylüyorum, benden .