totaliter sistemlerin ana isleyisi uzerinden bahisle stalini tanımlamak gerekirse, yani cok fazla yapıp ettikleri uzerinde yogunlasıp ayrıntıya girmeden nesnel sebepler uzerinde duracak olursak, stalin bir diktatordur. iktidar adına bir cok entrika cevirerek bircok vahsi cinayete imza atmıstır. bunu tartısılacak bir seyi yok.ve bunu da komunizm adına yaptıgını iddia etmistir. stalinin, hitlerin,frankonun, mussolinin ortak ozellikleri nelerdi totaliter baglamda. simdi eger totaliter bir guc imparatorlugundan bahsediyorsak hemen aklımıza bir ikizkenar ucgen getirelim ve lideri de bu ucgenin sivri ucuna yerlestirelim. eger boyle bir guc organizasyonunu harekete geciriyorsan geriye donusun yoktur. yani sokakta sıradan bir vatandas gibi elini kolunu sallaya sallaya dolasma hakkını iptal edersin. sonuna kadar gitmek zorundasın. savasa basladıgında hitlerin geri donme sansı yoktu savası durduramazdı artık. durdurmaya kalksa o yarattıgı guc organizasyonunun ayakları altında parca parca olurdu. stalinde kurdugu baskı rejimiyle cinayetleriyle toplumda bir korku ve nefret yaratmıstı.o noktadan sonra geriye donus yoktur. iktidarda kalmak adına herseyi yaparsın cunku bir basamak bile asagıya dusmen olumun demektir. ikinci dunya savasının gercek galibi kimdi. muttefikler mi sovyetler mi. ikisi de degildi gercek galip stalindi. hemde afedersiniz kendi kıcını kollamak dısında hicbir bok yapmadan. stalin tipik bir entrikacı tipik bir sark kurnazıydı. stalini bir strateji uzmanı askeri bir deha olarak gormeye calısan dangalaklar cogu sivil 20 milyon oluyu nereye koyacaklar. savasın toplam kaybının neredeyse yarısıdır bu rakam. ne demistik totaliter bir rejimde diktatorsen bir nefret dalgası yaratırsın aynı zamanda artık normal sıradan sokaktaki bir insan degilsin. geri donusun yok olumune orada kalmak zorundasın. italya da halk ellerinde parcaladı mussoliniyi. hitler akıllı cıktı. savası kaybedecegini anlayınca muttefiklerin eline gecmeyi de kendine yediremedi, ruslarında. intihar ederek halkın eline dusmektende kurtuldu. savasın kesin galibi stalindir ve olumune kadar gecen sure boyunca da bunu ispatladı. emperyalist bir imparatorlugun basında durup ona hukmetti. stalinin ne leninle ne komunizmle uzaktan yakından alakası yoktur. stalinin varlıgı sokakta sıradan bir insan olarak elini kolunu sallayarak dolasabilmenin ne kadar degerli bir ozgurluk oldugunu gosteriyor bize. kendisi bu ozgurluge sahip degildi ve bu yuzden de "ulan ben kendimi iktidara mahkum ettim size de rahat huzur vermicem ibneler" seklinde dusunerek sokaktaki sıradan insanı taciz etmistir olene kadar.
çakal. hitler'in öldüğünü bal gibi bilmesine ve cesedini ele geçirmesine rağmen "arjantin'e kaçmıştır, ingilizler şatoda bakıyor" şeklinde dünyayı kuşkuda bırakarak akıllı bir politika izlemiş akıllı adam.
zaten sscb, ikinci dünya savaşından yıkılışına ve bugünlere kadar *onun oluşturduğu karakteristik yapıyla anılmaktadır.
partiyi*, "birey kültüne" tapan bir dalkavuluk içine sürüklemiş, ülkeyi ve halkı ise askeri bir üniformizm'in baskısı altında ezilen "eşit ama özgür olmayan" bir yapıya dönüştürmüştür.
ölümünden sonra cenazesini görmek için gelen insanlardan 2000 ki$inin öldüğü söylenen diktatör.
edit: piçmi$, orospu çocuğuymu$ beni ilgilendirmez. adı tarihe karı$tığına göre ara$tırılması, hakkında bilgi edinilmesi lazim ve elzem olan ki$ilik.
ne kadar sosyalist diye gösterilse de eli kanlı diktatörlükten ve sosyalizmi karalamaktan ileriye gidemeyen insan.. onun zamanında lenin rusya'sına göre rusya yüzde 87 oranında daha fazla açlığa ulaşmış ve insanlar ölenleri mezarlarından çıkarıp yemişlerdir..
"ölüm tüm sorunları çözer, insan yok sorun da yok." gibi akıllara ziyan bir cümleyi kurarak içindeki insan sevgisini cümle aleme göstermiş olan, lider.