sovyet devletinin (lenin'in ilkeleri temelinde yükselen) ulusal azınlık politikasını ayaklar altına alarak işler yapmıştır.
bütün bir halkın, halkların, komünistleriyle, genç komünistleriyle anayurtlarından göç etmeye zorlanmaları, karaçay'lar, kelmük'ler, çeçen inguşlar, balkarlar vs...
eğer ukran halkı sürülmemişse, bunun nedeni ukran'ların çok kalabalık olmaları yada onları göç ettirecek bir yer bulunmamış olmasıdır.
--spoiler--
o övdüğün adam yüzünden kaç masum kırım türkü sibirya'da donarak öldü haberin var mı senin!
--spoiler--
(bkz: #46827406) kapitalist medyadan kalıplarla tarih öğrenince, demagojiyle öğrenince böyle deniliyor işte.. vatan, millet gibi duygulardan acındırmak işte..
devletçi,
kamucu,
halkçı düşüncelere karşı çıkarken iyiydi di mi?
şimdi emekli olduğunuz, hastane kapılarında kuyruk oluşturduğunuz halde sizi sikleyen tek bir kurum bile bulamıyorsunuz.
çünkü bütün sistemi amerikan hülyaları uğruna özelleştirdiniz.
ve özelleştirenlere de alkış tuttunuz.
bokunuzda boğulmaya devam edin siz.
--spoiler--
O övdüğün adam yüzünden kaç masum Kırım Türkü Sibirya'da donarak öldü haberin var mı senin!
Gelmiş Stalin'e laf attık diye bize liboş demişsin
Senin o dinci yobazlardan zerre bir farkın yok
Al birini vur ötekine.
günümüzde stalini aşağılayanların kahır ekserisi sistemin köpeği olmuş beyinsiz lümpenlerdir.
bu aşağılık köleler, şirketlerin ilaç stoklarını eritmek için birbiriyle yarışan kan emici doktorların kapısında sıra oluştururken, beyin kanamasından, kalp krizinden mevta oluyor.
çektiğiniz onca çile, ızdırap size az bile!
nefes nefese kaldığınızda tepenizden aşağı yağmur boşalsın. eczanede hak ettiğiniz hizmeti almayı beklerken, elektronik sistem çöksün, sigortanızı, emeklilik primlerinizi şirketler yağmalayıp cebe indirsin.
kardiyoloji, cerrahi, kalp, dahiliye, emekli maaşı, sgk kuyruklarında çürüyün.
hakkında tonla iftira olan ve hakkında, inter yayınları'ndan çıkma - "eserler" kitabının okunması gerektiğini düşündüğüm şahsiyet.
tatar-ahıska sorunu:
"Tatarların bir kısmı Kızıl Ordu’ya karşı faşistlerden daha vahşice davranmışlardır. Örneğin canlı yakaladıkları 12 Sovyet paraşütçüsünü yakarak öldürmüşlerdir. Mart 1942’de Canköy’de 200 Çingeneyi gazla zehirleyerek öldürmüşlerdir. Sudak’ta esir düşen Kızıl Ordu mensuplarını infaz edenler de Tatar infaz mangasıdır. NKVD’nin tutukladığı Osman Setarov 37, Osman Abdulreşidov 38 Kızıl Ordu askerinin infazını gerçekleştirmiştir. Bütün bunların neticesinde SSCB içişleri halk komiseri Lavrenti Beriya’nın Devlet Savunma Komitesi başkanı iosif Stalin’e verdiği 10 Mayıs 1944 tarihli raporda Tatar Türklerinin Nazilerle büyük oranda işbirliği yaptığı ve yerel halkın tanıklıklarına dayanarak Nazilerden daha zalim davrandıkları belirtilmiştir. 11 Mayıs 1944 tarihinde de Devlet Savunma Komitesi Başkanı Stalin tarafından 5859 numaralı kararname yayınlanmıştır.
Kararda sürgüne gönderilenlerin temel ihtiyaçlarının nasıl karşılanacağı ayrıntılı bir şekilde yazılıdır: Her aile yanına 500 kilogramı geçmeyecek kadar kişisel eşyasını alabilecekti. Geride kalan menkul ve gayri menkul malları sayım yapılarak teslim alınacak ve gittikleri yerde karşılığı verilmek üzere kaydedilecekti. Sürgünlerin bindirilecekleri her bir trene bir doktor ve iki hemşire ile tıbbi malzeme verilecekti. Yolda her gün sıcak yemek ve normlara uygun diğer gıda verilecekti. Özbekistan’da yerleştirilmeleri için Özbek SSC liderliğine ayrıntılı talimatlar verilmişti. Savaş koşullarında belgelerde yazıların hepsi sağlanamamış olsa da bu halklara gerçekten soykırım uygulanmak istense bu kararlar alınmazdı. Kırım’dan 191,044 Tatar Türkü sürgüne gönderilirken yolda ölenlerin sayısı 191’dir. Tren yolculuğunda ölenlerin sayısı Tatar ve Türk milliyetçilerinin abarttığı gibi on binler değildi. Yaşlılar ve hastalığı olanlar savaş koşullarındaki bu tren yolculuğundan kötü etkinlenmiş ve elbette içlerinden ölenler olmuştur. Ama büyük bir ölüm-kalım savaşı içerisindeyken her devlet böyle sürgün kararları alabilir.
Özellikle de askere alınmışların birçoğu düşmanla işbirliği içine girer ya da asker kaçağı konumuna düşerse bu zaten kaçınılmaz olur. Sürgün tarihinden 1 Ekim 1948 tarihine kadarki süreçte, yani bu 4 yılda ölenlerin sayısı da 44,887’dir. Bu sayıdan doğal ölümleri çıkardığımızda sayı yine normalin biraz üstündedir."
gücünü, otoritesini sağlamlaştırabilmek için her şeyi yapabilecek bir katil, psikopat. Başarılı gözükmesinin nedeni ise sağlam propaganda gücü. (bkz: Küçük Pavlik) lenine yanlamış, halka lenin ile ne kadar yakın olduğunu göstermek için montaj fotoğraflar ile algı çekmiş, sinsi bir gürcü.
bu arada küçük pavlik diye birisi de yok, tamamen uydurma.