frank kofsky’nin “john coltrane and the jazz revolution of the 1960s” kitabında yer almış bir söyleşide kofsky ile coltrane:
“frank kofsky: bir arkadaşım, genç bir bayan ve onun arkadaşı var; o malcolm x’in konuşmalarında onun yanındaki koltuğa oturanın john coltrane (gülüyor) olduğunu söylüyor
john coltrane: (gülüyor) evet.
frank kofsky: ondan etkilenmiş miydin?
john coltrane: kesinlikle, kesinlikle. kendimi bu adamı görmek zorunda hissettim. ondan çok etkilendim.
frank kofsky: bazı müzisyenler ise malcolm’un fikirleriyle ve caz müzik arasında bir ilişki var diyorlar.
an itibariyle 1961 çıkışlı My Favorite Things albümünü dinliyorum. hem kendisini hem de eşinin yaptığı müziği seviyorum. saksafonu dile getirmiş, duygulara hitap eden 20 yy lın en mühim müzisyenlerinden. https://www.youtube.com/watch?v=YHVarQbNAwU
yorumu ile kahkahalar atmamı sağlayan albümün sahibi, efsanevi sanatçı ve müzik dehası. bebop ve hard bob tarzlarını sonuna kadar yaşayabileceğiniz besteleri var, jazz dinlerken her şeyin hem mükemmel uyumlu hemde aşırı derecede kaotik olmasını istiyorsanız john coltrane dinlemelisiniz.
john william coltrane. 1926-1967 yılları arasında yaşamış, ünlü saksafon sanatcısı, dahi müzisyen. miles davis, thelonious monk, duke ellington gibi müzisyenlerle çalışmış.
jazz muzigini olduren adamdir. muzigi karmasiklastirmis, zor dinlenir hale getirmistir. diger jazz muzisyenlerinin de kendisini takip etmesiyle jazz populerligini yitirmis, belirli bir kesime hitap eder hale gelmistir. bu konuda giant steps albumu milattir diyebiliriz.
alto saksafon çalış stiliyle bizim topraklardan da korhan futacı'nin stili üzerinde büyük izler bırakmış, kanımca en iyişini miles davis'in kind of blue adlı albümünde ortaya koymuş müzisyen. kendi albümleri arasında efsanevi blue train albümü her jazz severin arşivinde mutlaka yer almalıdır.
saksafonun baba isimlerinden biri olup kendine has tarzıyla farkını ortaya koymuş klasik caz üstadı.
besteleriyle zamanına damgasını vurmuş ve hala adından söz ettirmeye devam eden Coltrane, aynı zamanda müziğine felsefesini enjekte etmiş ve insanların her daim hayata karşı pozitif olmalarını ve mücadelelerinin yaşanılan dünya için haklı ve güzelleştirme amaçlarıyla sürdürmelerini istemiştir.
dün aldığım 'Blue Train' albümü, niye şimdiye kadar almadım diye pişmanlık duyduğum başarılı bir Coltrane eseridir.
John Coltrane'in Giant Steps'ini çalmayı şöyle tarif ederler : Antreman sahasında önünüzde araba lastikleri var onların ortalarına basarak koşuyorsunuz, saçınız yanıyor ve arkanızdan bir köpek kovalıyor.
caz dendiği zaman akla ilk gelen isim olmasa da, değeri anlaşıldıkça ve eserleri dinlendikçe, ününün cazseverlerin ötesine geçeceğine emin olduğum üstad.
1967 tarihinde new york´ta eroinden ölmüs olan amerikali jazz saksafoncusudur. 50 lerdeki be-bop ve 60 lardaki hard-bop kusaginin önemli müzisyenlerindendir ve 60 larda bop soundunu tamamen kendi ürettigi "sheets of sound" ismi verilen bir teknikle yorumlamaya baslamistir. 70 lerde baslayan free jazz´a furyasina temel olusturmus müzisyenlerdendir. Dizzy Gillespie Big Band´de 1. tenor sax olmak gibi bir onuru uzun süre elinde tutmustur.
bunun yaninda John Coltrane Quartet isimli jazz tarihinin önemli gruplarindan birini kurmustur. burda McCoy Tyner (Piyano), Jimmy Garrison (Bass) ve Elvin Jones (davul) ile birlikte calmistir ve bunlara cogu zaman miles davis de eslik etmistir. Coltrane´in en önemli ve meshur kaydi 1964 yilinda yaptigi A Love Supreme´dir.
coltrane sadece klasik jazz formlarini özgün sekilde yorumlayan, yeni formlar gelistiren bir müzisyen degil ayni zamanda afrika etnik müziklerini de free jazz konsepti icinde müziginde deneysel olarak kullanma istegi icinde olan bir müzisyendir. Giant steps albümü her türlü jazz collectionda istisnasiz bulunmaktadir.
* kisitli sayida yetenekli müzisyene hala verilmekte olan bir coltrane bursu mevcuttur ve bu bursla new york ta okuunabilmektedir.
1959 tarihli "giant steps" ve 1961 tarihli "ole coltrane" albümleriyle öyle muhteşem bir müzik icra etmiştir ki , jazz sound'larını ustaca kullanmıştır. hareketlidir coltranın müziği , klasik jazz gibi durağan değildir. blues'un jazz halidir velhasıl.
ingilizcen varsa şu link seni ilgilendiriyor; yoksa da üzülme kulağın varsa kafi:
tüm zamanların en büyük saksafon ustası jazz müzisyenidir kanımca. hüznü, yalnızlığı inanılmaz yorumlar. büyük ustadır. miles davis'in yardımlarını görse de bence aşmış yeteneğiyle nasıl olursa olsun, saksafonunun sesini duyurayı başarırdı.
