Gladyatörde commodus rölüyle çok başarılıydı. Ölen abisi için sinemaya başladığını aldığı ödülleri ona ithaf ettiğini ve bu başarısından onun da haberi olup mutlu olduğunu hissettiğini söylemiştir. 4 sefer oscara aday gösterilmesi onun boş bir oyuncu olmadığı gösterir. Altın küre venedik cannes de ödül aldıktan sonra oscarı da haketmiştir. Aynı zamanda rap müzikle de ilgilenmiştir. Dramatik bir hayatı var. Abisi henüz 23 yaşında aşırı dozda uyuşturucudan kollarında ölür. Başlarda ailesi hippi ve acaip bir tarikatın üyesi. Sonraları yaşadıkları yeri terkedip amerikaya kaçarlar. Fakirlikten yiyecek ekmekleri bile yoktur. Soyadlarını değiştirirler. Tek yataklı tek göz bir odada 7 kişi kiracı olarak yaşarlar hemde ev sahibinden korka korka. Çünkü adam çocukları hiç sevmemektedir. Joaquin ve kardeşleri sokaklarda şarkı söyleyip para toplamaya başlaşlar...
Heath ledger'ın dillere destan performansından sonra sıçıp batıran jared letonun pisliğini temizlemiş, jokerin çukurdaki saygınlığını ve, hatalı ya da değil tartışılır, ideallerini geri getirmiştir.
Çekilen film bana ve birçok insana kahramanların ve kötü adamların ahlak skalasındaki yerini sorgulattı. Çok büyük bir kitleyi rahatsız etti. iletmek istediği mesajı çok başarılı bir şekilde iletti. Muhteşem bir filmdi ve joaquin phoenix'in bu rol için harcadığı emek ve sevgi abartılamaz.
hakkını yediler reis bu oscar senin hakkındı. Zaten kendiside bildiği için adaylar açıklanırken kamera kendisini gösterdiğinde hakkımı yiyosunuz ibneler gibisinden bir bakışı vardı.
The master'da hakkının yendiğini düşünmüştüm ama meğersem adamcağızın walk the line ile hakkı yenmiş müthiş oynamış müthiş . Millet di caprio ,pitt diye ağlıycana asıl bu adamın nasıl oscarı yok diye düşünmeli.
