Rolling Stone dergisinin hazırladığı tüm zamanların en iyi 100 gitaristi listesinde başı çekmektedir. isabette olmuş zaten çünkü gitar jimi hendrix'le başlar.
hayatını konu alan belgeselleri izlediğimde yakınları onun çok sessiz, sakin ve utangaç biri olduğunu anlatıyorlar. alkol, esrar ve lsd dolu bir yaşamın insana getirdiği ruh halini az çok tahmin edebiliyorum, dünyevi meseleleri pek takmamasındandır muhtemelen sessizliği. ilk stüdyo kayıtlarında paravanın arkasından şarkı söyleyecek kadar da utangaç bir bünye. kişiliği bu kadar mütevazi ve kendi halinde olan biri, eline gitarı aldığında çok tanrılı bir din olan müziğin en büyük tanrısı oluyor belki de, tanrıların tanrısı, zeus! şu linkte de gitarına oral seks yaparken görülmekte; http://www.youtube.com/wa...GtTBc&feature=related
solistliği kesinlikle düşünmeyip, sadece müzisyen olmak isteyen zat idi başlarda. "ben gitarımı çalarım, söyleyen şarkısını söylesin ama o ben değilim." tribindeymiş kendisi. lakin sonra kendinden şahane bir ses çıktı o ayrı.
Modern gitar tekniklerinin ve soundlarının babasıdır. Electric-blues akımının öncüsüdür. Teorik müzik bilgisi yokrue, sadece kulaktan öğrenmiş ve çalmıştır. Ünlü Delta Bluescuları dinleyerek büyümüş onların şarkılarıyla gitar çalmaya başlamıştır. Askerlik yapmamak için hava kuvvetlerinde bilinçli olarak ayağını kırmıştır. Lisede bir kızın elini tuttuğu için disipline gitmiş bunun üzerine öğretmenine "Sen yapamadığın için kıskanıyorsun" demiş ve okuldan atılmıştır(Garfield Lisesi). Yıllar sonra doğup büyüdüğü şehre gidip verdiği konserde "Burda Garfield lisesinden kimse varmı?" diye sorar. 3-5 kişi elini kaldırıp "Biz varız!" diye bağırmaya başlar. Hendrix "O zaman bu konserden siktirip gidin" der.
-On bir yaşındayım, büyük otoyol kavşakları altında ezilmiş bir kenar mahallede yaşıyorum. Otoyolun gürültüsünden sağıra dönmüş, annesi ölmüş bir çocuğun teni ne renktir?
-üzgünüm oğlum, sen kızıl ve siyahsın. bu ülkede kolay taşınan bir renkten değilsin. üzgünüm, bununla yaşamayı öğrenmelisin.
Bir de anılarında ilk gitarını nasıl aldığını anlatır, jimi. Beni çok duygulandırmıştır bu.
"...on bir yaşımdayım. babam arkasından bir gitar çıkartıyor, tellerle süslü, kahverengi kocaman bir kutu. vE parmaklarım havaya uçuyorlar. bahçelerini, evlerini, gezintilerini, dünyanın kapısını, konuşma olanağını buldular. biliyorlar ki bu kez o cherokee kızılderelisi kadın, ölmüş olmasına rağmen, otoyolun gürültüsüne karşın beni duyacaklar.
sonra babama teşekkür ediyorum. diyor ki,
-evlat, eğer teninin rengi kötüyse, dans eden parmaklara ihtiyacın vardır. dans eden parmaklar müzik üretirler. ve müzikte, derinin renginin hiç bir önemi yoktur."
--spoiler--
Jimi ile ilgili bu gibi hikayelerin, bolca bulunduğu bir şey okumak istiyorsanız, erik orsenna'nın "dokuz gitarda dünya tarihi" adlı kitabını okuyun derim. o'nun dışında daha bir çok efsaneyi daha yakından tanıyacağınıza eminim.
Çok erken kaybettiğimiz üstadlarımızdan biridir.Şu anda piyasadaki bütün ünlü gitaristler bir nebzede olsa jimi'den etkilenmiştir.Solak olmasına rağmen sağlak bir gitarın tellerini çevirip çalma fikri aklına gelen zeki insan.Onun tarzında çalabilen kimse hala yok.
ailedeki 51 yaşında babam ve 47 yaşındaki annemin bile bugün yemek yerken yaptığımız konuşmalar sırasında bildiklerini "ha o gitarist değil miydi?" diyerek belli eden ve dumur olmamı sağlayan insandır.
döneminin en iyisi. blackmore, clapton gibi ustaların yapamadığı değişimi o yapıp çığır açmıştır gitarda. bugün ne kadar virtüöz gitarist varsa hepsine bu yolu açan odur. o yüzdendir ki en büyük gitarist kabul edilir. o olmasaydı kuşkusuz gitar teknikleri ve virtüözleri şimdiki seviyelerinin altında olacaklardı. bu nedenle gelmiş geçmiş en büyük gitarist kabul edilir. yoksa besteleri için tüm zamanların en zor riffleri, soloları demek saçmadır ama böyle düşünen, zanneden çok insanla karşılaştım.
gitarı ters tutan bir adamdır fakat bunu cahilliğinden değil basit bir düz mantık sonucu yapmıştır. 'ben sağ elime sol elimden daha hakimsem gitarın klavyesini sağ elimde daha iyi kontrol edebilirim' düşüncesiyle tellerin yerini değiştirip gitarı ters çevirmiştir. hemen hemen tüm virütözler -sayıları birkaç tanedir. bir enstrümanın 1000 virtüözü olmaz- gitara başlama nedeni olarak bu adamı gösterirler.