korku filmi olmasına rağmen korkutmayan, başarılı bi konusu, teması da olmayan, nerden baksan iyi yönü olmayan, abuk film. yetmiyomuş gibi devamı da çekilmiştir. ilkini izleyen ikincisine cesaret eder mi bilemem. klişe gayet.
--spoiler--
canavarımız insanların organlarını yemekte, yediği organı da kendi vücudunda geliştirebilmektedir. kopan bacağını başka bir amcanın bacağını yiyerek yeniler, sırada polis merkezinde bir çatışma vardır;
-ateeş vuruuuun! (güruh canavarın üzerine şarjör boşaltır, canavar bana mısın demez)
güruhun içindeki kahin kılıklı bir yaşlı teyze: yararı yok. çok fazla kalp yemiş.
--spoiler--
bas karakterlerini iki kardesin olusturmasi nedeniyle yeni donem korku filmlerindeki cinsellik konusunu daha bastan bitirmesiyle bile takdir edilmesi gereken filmdir.
sloganı her 23 yılda 23 gün için beslenmeye gelir. aslen çocuk sübyancısı olan yönetmen victor salva'nın başarılı korku filmi. francis ford coppola yapımcısıdır. biri erkek, biri kız iki kardeşin yol hikayesidir. karşılarına çıkan nereden geldiği belli olmayan the creep adlı şeytanla olan kovalamacaları hazin bir sonla noktalanır.
imdb puanına ve özete aldanarak izledik, gecemizi boşa geçirdik. Anlamsız boş bir film. Herhalde insanların korku film diye izledikleri şeyleri bir araya getirerek "bir dalga geçme filmi " çekmişler, "siz işte bu klişeleri izliyorsunuz o halde alın bakalım" demişler. Fakat acı gerçek şu ki; hayatın kendisi zaten klişeler yumağı, eğlenmek için bu tür filmler izlesek ne olur?...