türklerin tarihi adlı kitabında azeriler için iran da yaşayan türkler, kürtler için ise türkiye de yaşayan iranlılar tanımlamasını kullanan ünlü fransız türkolog.
türklerin tarihi adlı kitabında, bir fransızdan beklenmeyecek derecede hayranlık uyandırıcı bir anlatımı vardır. kitapta türklere ne övgü ne yergi var, tamamen objektif bir şekilde kaleme alınmış. buna rağmen kendisinin türklere hayran olduğu izlenimini vermektedir.
ayrıca tüm fransızlar bu kitabı okusa eminim çok şey değişecek.
kitabında aşağıdaki ifade yer alan fransız türkologdur:
"türklerin damarlarında, eski türk kanından, elmacık kemiklerini çıkık ve gözlerini çekik yapan o kandan daha çok yabancı, moğol, çinli, irani, yunan, kafkas, slav kanı akmaktadır."
bu ifade ile esas türklerin mongoloid olduğunu söylemeye çalışmış. yani bugün örneğin türkiye'de yaşayan türkler için aslında ya türkleşmiş anadolu halkı ya da bolca diğer milletler ile karışmıştır demek istiyor. şunu söylemek gerekli; mongoloid özellik baskındır. dolayısıyla gerçek türkler mongoloid olsaydı bugün o özelliği bolca türkiye'de görecektik. göremediğimize göre size aslında az sayıda belki de birkaç binlik barbar türkler anadolu'yu fethederek buradaki nüfusu türkleştirdi demek istiyorlar. bu durum mantıkları zorlayan aşırı bir abartıdır. [şunu da söyleyeyim; bugün orta asya'da bulunan çekik gözlü türkler aslında türk-moğol karışımıdır. (bazıları da türkleşmiş moğoldur)
türkler diğer milletlerle bir oranda karışmıştır ama roux'un eski türkler için yaptığı mongoloid imaları ve türk kanının damarlardaki azlığı konusu pek doğru gözükmemektedir. doğru ima için türkiye'de orta asya'daki kurganlar üzerine en geniş ve en detaylı araştırmayı yapan bahaeddin ögel'in "islamiyyetten Önce Türk Kültür Tarihi - Orta Asya Kaynak Ve Buluntularına Göre" kitabına başvurmanız gerekli. mesela aşağıdaki alıntıda eski türklerin oğuz tipinde beyaz bir ırk olduğunu net bir şekilde söylüyor. bunu roux gibi öylesine de demiyor, bilimsel olarak birçok kurgan ve buluntuya göre (kitabında bunlardan bolca bahseder) bu durumu açıklıyor.:
türklerin tarihi kitabının yazarı.
fransız türkolog.
babür-moğolların tarihi adlı kitabında timur'un torunlarını moğol-mugal ismi ile kabul etmiştir.
öte yandan en bilinen türklerin tarihi kitabında pek çok güzel nokta olduğu gibi katılmadığım pek çok şey bulunmaktadır. daha ziyade hint-avrupa perspektifiyle ele alınmış ancak objektif olunmaya da özen gösterilmiş gibi.
kendisine göre türklüğün ölçütü yalnızca türkçe'dir. ve farklı coğrafyadan türkleri yalnızca dil ailesi ile birbirine akraba olarak bağlar.
başka bir görüşü ise türkler'de devlet güçlü olduğunda devlet ile halkın dini inançları benzeşir; zayıf olduğunda farklılaşır. türk boyu, mensubu oldukları din, bulundukları coğrafya bu durumun önüne geçememiş bu durum hep böyle devam etmiştir.
başka bir kitabında ise türkler ile moğollar arasında şöyle bir yazısı mevcut.
''iki türk boyu arasındaki mesafe, bir türk boyu ile bir moğol boyu arasındaki mesafeden fazla değildi. dillerinin aynı olmamasına karşın, söz dizimsel kuruluşları aynıydı; dolayısıyla aynı düşünme tarzına sahiptiler''
tabi sadece bunlardan ibaret değil.
bildiğimiz mevcut resmi tarihe aykırı şeyler de söylüyor çokça. misal mete han'a dayandırdığımız 10'luk sistemi iranlılara dayandırmakla birlikte, bu teşkilatın en büyük birimi olan türkçe kabul ettiğimiz (orhun yazıtlarında da bu şekliyle geçer) tümen kelimesini farisi bir kelime olarak kabul eder. ancak farsça tuman kelimesi asya türkçesi orjinlidir. ve uluslararası neredeyse hiçbir kaynakta bu böyle kabul edilmemekte, sistem mete han ve asya hunlarına dayandırılmaktadır.
siyasi tarih için kaynak olarak kullanmamak veya ek kaynaklarla desteklemek doğru olacaktır.