jean baptiste poquelin moliere

entry16 galeri5
    1.
  1. asıl adı Jean-Baptiste Poquelinolan Fransız oyun yazarı ve oyuncu. (1622-1673)

    Moliere, sarayın döşemelerini yapan bir mobilyacının oğluydu. Paris'in en iyi okullarından College de Clermont'da öğrenim gördü. 1643'te Illustre- Theatre adlı bir tiyatro topluluğu kurdu, sahne adı olarak Moliere'i seçti.

    Moliere'in bilinen ilk yapıtları, 1655'te Lyon'da sahnelenen L'Etourdi ou contretemps (oynanışı Savruk, 1876; yayımlanışı Şaşkın yahut Beklenmedik Engeller, 1944). Moliere ve topluluğunun ilk başarılı temsili ise 1658'de Louvre Sarayı'nda Kral XIV. Louis önünde oynanan Corneille'in Nicomede'iydi. Moliere, ertesi yıl ilk önemli komedisi sayılan ve Paris'te sahnelenen ilk oyunu olan Les Precieuses'ü (oynanışı Dudukuşları, 1876; yayımlanışı Gülünç Kibarlar, 1943) yazdı. Sosyetenin kibar davranışlarına özenen iki taşralı genç kızı konu alan bu oyun, Moliere'in bütün yapıtlarında öne çıkan bir temanın ilk işlenişiydi: Moliere burada, toplumsal kuralların gerektirdiği yüzeysel kibarlıkla altta yatan içgüdüsel davranış arasındaki uyumsuzluğun yarattığı gülünçlüğü ele alıyordu.

    Moliere'in topluluğu 1661'de, Kardinal Richelieu'nün bir tiyatro binası olarak yaptırdığı Palais Royal'deki (Kraliyet Sarayı) bir salona taşındı. Moliere'in bütün 'Paris' oyunları burada sahnelenecekti. 1662'de sahneye konan ünlü oyunu L'Ecole des femmes (oynanışı Kadınlar Mektebi, 1876; yayımlanışı Kadınlar Mektebi, 1941) daha ilk gecesinde skandal yarattı. Seyirciler ve yetkililer, artık hiçbir değere saygısı kalmamış bir komedyenle karşı karşıya olduklarını düşünüyorlardı. Oyun, kadınlardan çekinen ve bu yüzden de saf, gözü açılmamış bir genç kızla evlenerek onu kendi ilkeleri doğrultusunda yönetmek isteyen bir erkeği konu alıyordu. Oyunun sonunda adam genç eşine aşık oluyor, ama aşkı dile getirmesini ve kadınlara bir sevgili gibi yaklaşmasını bilmediği için gülünç durumlara düşüyordu. Moliere oyuna gelen eleştirilere 1663'te La Critique de L'Ecole des femmes (Kadınlar Mektebinin Tenkidi, 1944) ve L'Impromptu de Versailles (Versailles Tulûatı, 1944) adlı tek perdelik oyunlarıyla karşılık verdi. Bunlardan ilkinde komedi anlayışını yansıtıyor, ikincisinde ise oyuncuların dinlenme odasını ve prova sırasında sahne arkasındaki konuşmaları çok gerçekçi bir bakışla anlatıyordu.

    Moliere 1662'de Armande Bejart'la evlendi. Üç çocuğu oldu, ama bunlardan yalnızca biri yaşadı.

    1664'te sahnelenen Le Tartuffe, ou I'imposteur (oynanışı Tartüf, 1876 ve Riyanın Encamı, 1881; yayımlanışı Tartuffe, 1944) adlı oyunun Kadınlar Mektebi'nden de daha büyük bir gürültünün kopmasına yol açtı. Oyun kilisenin baskısıyla yasaklandı ve ancak 1669'da yeniden oynanma olanağı buldu. Tartuffe, bir tür danışmanlık ve eğitmenlik rolüyle bir burjuvanın evine kapağı atmış, dindar görünüşlü bir sahtekarın serüvenleri üzerine kuruluydu. Moliere Tartuffe'ün yasaklanmasına karşın, daha da kışkırtıcı bir oyun olan Dom Juan, ou le festin de Pierre'i (oynanışı Don Civani, 1876; yayımlanışı Don Juan, 1943) sahneye koydu. Don Juan, aristokratik bağımsızlık ilkesini hiçbir borç ya da yükümlülük tanımamak ve Tanrı'yı da hiçe saymak noktasına kadar vardıran, ama herkesin kendisine karşı yükümlülüklerini yerine getirmesini de istemekten geri kalmayan tipik bir Moliere kahramanıydı. Uşağı Sganarelle ise gerçekliği, dindarlığı ve ürkekliğiyle her bakımdan efendisinin tersiydi. Bu iki kahraman, Cervantes'in Don Quijote ile Sancho Panza'sının Fransız edebiyatındaki karşılığı olarak da görülebilir. Ama Don Quijote'nin saf hayalciliğinin yerini, Don Juan'da edepsizlik almıştır. Sonunda Don Juan, tanrıtanımazlığından ötürü cehenneme gönderilir; ama bu arada seyirciyi eğlendirmeyi ve onların ikiyüzlülüklerini de açığa çıkarmayı başarmıştır.

    Moliere, 1666'da da en başarılı oyunlarından sayılan Le Misanthrope'u (oynanışı Adamcıl, 1876; yayımlanışı insandan Kaçan, 1976) sahneye koydu. Komedinin kahramanı Alceste, ilkelerine sımsıkı bağlı, hiç kimseyi beğenmeyen, ama bu arada kendi kusurlarının hiç farkına varamayan yeni tip bir budalaydı.

    Moliere'in en ünlü oyunlarından biri olan L'Avare (Cimri, 1938, 1991) ilk kez 1668'de sahnelendi. Yapıt, şiiri andıran bir düzyazıyla yazılmıştı. Geleneksel komedinin bütün kalıplarının dönüşüme uğratılarak kullanıldığı bu oyun, kahramanının çelişkisini fazla sert ve çıplak bir tarzda göz önüne serdiği için önceleri pek tutulmamıştı. Cimrinin para tutkusu, oyunun bazı sahnelerinde gaddarlık, patolojik bir yalnızlık, hatta açıkça çılgınlık noktasına varıyordu. Sonradan Goethe Cimri'nin bir komedi değil, bir trajedi olduğunu öne sürmüşse de bu yorum abartılı sayılabilir. Çünkü komediye özgü olan temel çelişki, insanca olmayan amaçlarla insani içgüdüler arasındaki karşıtlık, burada da ortaya çıkar; ama Moliere seyirciye neşeli bir gülünçlüğü değil, saçmalık ve sakinliği hissetirir.

    Moliere'in 1668'de sahnelenen öteki oyunu George Dandin (oynanışı Kıskanç Herif, 1873; yayımlanışı George Dandin, 1943) uzun süre bir fars olarak değerlendirilmiştir. Günümüzdeki bazı eleştirmenlere göreyse, Moliere'in belki de en özgün, en gözüpek yapıtıdır. Komedinin kahramanı Dandin, kendi budalalığını kabul eden, ama her şeyin ters gittiği bu dünyada akıllı olmanın da işe yaramadığını öne süren ironik bir tiptir. Haklı olduğu sezilmekte, ama kendisi haklı olduğunu bir türlü açıkça kanıtlayamamaktadır.

    Moliere'in sağlığı 1669'dan sonra giderek bozuldu. Gene de 1670'te başyapıt sayılan Le Bourgeois gentilhomme'u (oynanışı Köylü Asilzade ve Burjuva Jantilom, 1927; yayımlanışı Kibarlık Budalası, 1937) sahnelemeyi başardı. Bu, Moliere'in en sevinçli, en mutlu komedilerinden biriydi. Orta sınıf içindeki yükselme ve sınıf atlama çabalarını konu alan oyunun kahramanı Jourdain, boş ve anlamsız sözleriyle sözlerin gerçekten boş olduğunu ister istemez hissettiren, cömert yaradılışlı ama bundan da utanç duyan, sevimli bir tipti.

    Hastalığına karşın, ömrünün son yıllarında Moliere üç önemli oyun daha sahneledi. 1671'de sahnelenen Les Fourberies de Scapin (Scapin'in Dolapları, 1944), 1672'de sahnelenen Les Femmes savantes (oynanışı Okumuş Kadınlar, 1876; yayımlanışı Bilgiç Kadınlar, 1944) ve 1673'teki sahnelenen Le Malade imaginaire (Hastalık Hastası, 1940, 1982). Bu son oyun, ölümünden ve doktorlarından korkan bir hastalık hastasının kuruntularıyla birlikte tıp mesleğini ve doktorların bilgiçliğini de alaya alıyordu. Oyunun üçüncü gecesinde Moliere sahnede fenalık geçirdi ve evine götürüldükten hemen sonra öldü.

    Moliere'in ayna zamanda bir oyuncu olması yazdıklarını da etkilemiştir. Oyunlarının karakterleri, kendi tiyatro topluluğunun oyuncularını andırır. Kendisi de genellikle, çabuk kızan adam, uşak, aldatılmış koca, dar kafalı burjuva ve "Moliere denen herife" söven yobaz ihtiyar gibi rollere çıkmıştır. Gerçek yaşamda, hatta provalarda yaşadığı durumları kolayca bir oyun malzemesi haline getirmekte ustadır. Bu yüzden çoğu oyunlarında bir doğaçlama havası görülür; modeli önceden belirlenmiş bir oyun yazmaz, o anda bulduğu, eline geçen konuyu ya da insan tipini oyunlaştırır. Oyunlarının konuları ve olay örgüleri, belli bir tartışmayı başlatmak için çoğu zaman yalnızca bir araç işlevi görür. Bu konuşmalar içinde, oyun kişileri, birbirlerinin görüş ve sözlerindeki yanlışlık, anlamsızlık ya da çelişkiyi ortaya çıkarırlar. Roller sık sık değişir, akıllı adam aptal duruma düşer, budalanın da derinde yatan bir mantığın sözcüsü düzeyine yükseldiği olur. Bu nedenle, Moliere'in oyunlarını bir akılcılık savunusu olarak görmek yanlış olur: Moliere de akılla akılsızlık birbirine çok yakındır; bu yakınlık, Moliere komedisinin çağı için çok yeni bir kavramı, saçmalık kavramını öne çıkarmasını sağlar. Eğer bir söz ya da olay, her türlü akılcılık sınırını aştığı halde bizi güldürüyorsa, Moliere'e göre burada akılla budalalık sürekli yer değiştiriyor demektir. Moliere, klasik çağın ve günümüzün ölçülerine göre, profesyonel bir yazar ya da edebiyatçı değildi. Oyunlarının tümünü, yayımlamak amacıyla değil, oynanmak amacıyla yazmıştır.


    tr.wikipedia.org/wiki/Molière
    5 ...
  2. 2.
  3. sahnede öldüğünü duyduğumda çok hislendiğim komedi tarzı oyun yazarı fransız insanı.
    1 ...
  4. 3.
  5. fransa kralı 14.louis'in kendisine olan hayranlığı, zorla evlenme adlı oyununda sahnede çingene rolüyle dahi olsa oynamaya razı olmasıyla ortaya çıktığına göre,
    belinden ba$larmı$ gibi duran uzun bacakları, birbirinden tamamen ayrıksı gözleri ve okechukwu uche'ninkilere benzeyen dudaklarıyla komedi için gerekli olan fizyolojik kıyaklar tanrı tarafından kendisine sağlanmı$ bu adam, miniminnacık veletken kaybettiği annesinin ardından üvey annesini de dört sene gibi kısa bir sürede kaybettiğinden içindeki anne sevgisi oyunlarına "orospu hisli anneler" ve "eli bula$ık suyu kokan anneler" olarak iki farklı biçimde yansımı$tır. teveffuk sağlamak gibi bireysel mastürbasyon metodlarına ba$vurmayan moliere, bilindiği gibi sahnede ölmemi$; le malade imaginaire'i tamamladıktan ve ölümün nefesini ensesinde hissettikten sonra "bana a$ık olduğum kadını getirin!" demesinin ardından parçalanan damarlarından biri yüzünden kuliste, kendi kanıyla boğularak ölmü$tür.

    en büyük ibnelik ise; tartuffe gibi çok önemli bir eseri dı$ında bir sürü eseri yasaklanıp kaldırılan moliere'in dört gün bekletilen cesedinin 2 papaz tarafından pere lachaise'e gömülmü$ olması ve hâlâ nerede olduğunun bilinmemesi. tarih sevmiyor güldürenleri; ağlatmak lazım gelir.
    2 ...
  6. 4.
  7. sık sık berbere giderek sessizce bir köşede oturduğu ve sürekli olarak berberler ve müşteriler arasındaki diyalogları not ettiği rivayet edilen, dolayısıyla konusunu gerçek hayattan alan oyunlarıyla halkın her kesiminden beğeni toplayan fransız oyun yazarı. racine' nin arkadaşıydı. *
    1 ...
  8. 5.
  9. fransiz edebiyatci,tiyatro yazaridir.oyunlari ulkemizde de sahnelenmektedir.
    0 ...
  10. 6.
  11. 7.
  12. 8.
  13. üç ana eseri "tartuffe","don juan" ve "misanthrope" olan 17. yüzyılda yaşamış komedi yazarı.
    1 ...
  14. 9.
  15. ortaöğrenimini cizvitler'in yanında yapan ve aynı zamanda hukuk öğrenimi görmüş tiyatrocu,yazar ve düşünür kişi. ünlenmesinin en büyük sebebi ise dönemindeki burjuva ve üst tabakayı eleştirmesi ve taşlamasıdır.

    (bkz: tartuffe)
    (bkz: don juan)
    2 ...
  16. 10.
  17. fransız yazar. komedi türünün üstatlarından sayılabilir.klasizmin etkisinde eserler vermiş ve bircok ünlü esere imsa atmış muhterem şahsiyet.
    0 ...
  18. 11.
  19. 12.
  20. zorluklar, başarının değerini artıran süslerdir sözünün sahibi.
    0 ...
  21. 13.
  22. Komedya türünde yapıtlarıyla tanınmıştır. Komedyalarında, toplum ve insandaki gülünç âdetleri, çirkin ve kötü huyları, kusurları sergileyerek, güldürerek düşündürmeyi, eğlendirerek öğretmeyi amaçlamıştır. "Gülünç Kibarlar" adlı oyunuyla büyük beğeni toplamıştır. Eski Yunan dönemi yapıtlarından da yararlanarak yeni bir komedya türü geliştirmiştir. "Hastalık Hastası" oyunu oynanırken sahnede fenalık geçirmiş ve evine götürüldükten hemen sonra ölmüştür.

    Eserleri: Savruk,Gülünç Kibarlar,Kadınlar Mektebi,Tartuffe Cimri, Kibarlık Budalası,Adamcıl,Zoraki Tabip, Scapin'in Dolapları, Hastalık Hastası:Komedya...
    1 ...
  23. 14.
  24. son oyunundan evvel aşırı derecede hasta olmasına karşın inat ederek sahneye çıkmış, perdelerden birinin sonunda kan kusarak yere devrilmiş, sahneyi oyunun bir parçası sanan izleyicilerin şiddetli alkışları eşliğinde terk-i dünya eylemiştir.
    1 ...
  25. 15.
  26. en önemli eserleri cimri, tartuffe ve kibarlık budalası'dır. günümüzde halen eserleri sahnelenmektedir. fransız komedyen louis de funes'in oynadığı cimri filmi başarılı bir komedi örneğidir.
    0 ...
  27. 16.
  28. 90' lı yıllarda televizyon ekranında bir çizgi filmi de yayınlanmış, hastalık hastası adlı oyununun gösterimi sırasında vefat etmiş fransız oyun yazarı.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük