17 yaşında virtüöz olan harika gitarist. 10 dakika önce doğum günü bitmiş geç olsa da kutlu olsun. Sadece gözlerini hareket ettirebilmesine rağmen müziği bırakmaması, hala şarkı yapıyor olması onun ne kadar müzik aşığı birisi olduğunu gösteriyor. Marty Friedman'ın yakın dostudur ayrıca.
tesadüfen keşfettiğim elektro gitar virtüözü.
şimdi efendim ben sıkı bir megadeth hayranıyım.dolayısıyla o hayvanı soloları atan gitarist, o yüce insanı, marty friedman'ı araştırırken cacophony grubuna rastladım. meğersem marty abimiz jason abimizle beraber müthiş bir ikili olmuş ve yardırmışlar.
tabi ben önce cacophony daha sonra da jason becker'in tüm parçalarını dinlemeye başladım.
dinledikçe bu adama hayranlığım katlanarak arttı.on altı yaşındayken gitarı öttürüşü, o tatlı ezgiler,klasik müziği elektro gitarla harmanlamak..
kısacası müzik bu duyguyu veren marty gibi jason abimiz gibi adamlarla güzel.
son olarak jason abimizin şu an als hastası olduğunu ve sadece gözlerini oynatabildiğini de ekleyeyim.çekinme,sesli söyle:
saygı duyulması gereken müthiş virtüöz. kendisi gibi aynı hastalıkla mücadele eden stephen hawking jason becker'in tedavi masraflarının bir kısmını karşılamaktaydı. hatırladığım kadarıyla da jason becker'in eski web site tasarımı türk bir arkadaş tarafından yapılmıştı. biraz daha iyi tanımak isteyen arkadaşlar bunu izleyebilir. (bkz: jason becker not dead yet)
jason becker jason becker dır işte; kelimelerle anlatamassınız. Air ile bach ın airına taş çıkartır. Eğer gitar çalıyorum diyorsanız becker dinleyip tekrar düşünün derim. hayatımda beni ağlatan tek belgesel/film jason becker ın hayat hikayesini anlatan not dead yet tir. onlar benim başıma gelse değil müziğe devam etmek, hayata tutunamazdım heralde.
o adam gitar çalamazken, gitar çalmaktan utanıyorum.
Daha 16 yaşında, bugün efsane olarak nitelenen Cacophony grubunun Marty Friedman ile birlikte gitaristiydi. 19 yaşında yılın en iyi gitaristi seçildi. 21 yaşında ALS teşhisi kondu. 23 yaşından sonra gitar çalamadı.
Bugün doğum günü. artık 44 yaşında. Doktorlar 4-5 sene ömür biçtiğinde daha yirmili yaşların başındaydı. Ama o, ölümü beklenen yıllarda sadece gözleri ve çenesiyle şarkılar yaptı ve her şeye rağmen o çok güzel olan gülümsemesini yüzünden hiç eksik etmedi. onun için ne desem eksik... zaten artık yapılması gereken konuşmak değil, biraz olsun ibret almak sanırım.
iyi ki doğdun jason.
felç olmasaydı türkiyede kimse tarafından bilinmeyecek, sevilmeyecek olan gitarist. iyi hoştur ama çok karambol çalar. felç olduğu yada öldüğü için işte şu an yaşıyor mu bilmiyorum "abi ceysın bekır çüok iyi yiea" falan demem açıkcası. iyidir sadece. bu kadar.
Onun yaşam öyküsü şu mesajı veriyor: 'Hadi kalk ve ne istiyosan yap, hayatı bir kere yaşıyorsun.'
Bazı müzisyenler vardır yaptıkları müzikleri hayat değiştirirler, bazıları yaşam öyküleriyle. Bazıları her ikisiyle de... işte Jason Becker böyle bir müzisyen.
Dünyanın en büyük, en bilinen rock starı olacak iken yakalandığı als hastalığıyla müzik hayatına son vermedi hala iki çift gözüyle beste yapıyor ama gitar çalamaz hale geldi. Sinir sistemini çözerken hastalığı yüzünden on beş yıldır sadece gözleriyle yaşıyor. Aslında onun ki bir mucize çünkü o henüz ölmedi. Doktorlar beş yıl yaşamaz deseler de o on beş yıldır hayatla mücadele ediyor. Onun yaşam öyküsü benim gördüğüm en iyi heavy metal. Şimdi bir belgeseli var ve Ankara ve istanbul da festival kapsamında gösterilecek. Bu filmi izleyenler Jasonın mesajını alabilecek ' Hadi kalk ne yaparsan yap hayatı bir kere yaşıyorsun.'
kimileri onun hakkında söylediğim övgü dolu sözleri aşırı bulup hastalanmasaydı böyle söylemez, bu kadar özel yere koymazdın onu diyorlar. haklılar; hastalanmasaydı o zaten kendini en özel yere koydururdu gitar sevenlerin kalbinde.
bir adam düşünün henüz 20' sine gelmeden yaptığı albüm o döneme kadar yapılan albümlerden ayrılıp ses getirsin, henüz 20 yaşına gelmeden sadece yeteneğiyle değil, müzik bilgisi ve yaratıcılığıyla herkesten ayrılsın...
bu adam bugün gitar çalabiliyor olsaydı jimi hendrix' in yaptığını bir kez daha yaparak -ki bu imkansız bir şeydir- gitara yeni bir boyut kazandırırdı eminim.
imkansızdan kastım şu; jimi hendrix' ten önce gitar 2 boyutlu bir düzlemdi, jimi 3. boyutu gösterdi insanlara ve sonrasında herkes onun yolundan gitti. işte jason hastalanmasaydı 4. boyutu gösterecekti benim inancıma göre. ve bu bir daha asla olmayacak bence artık. o yüzden tüm zamanların en iyi gitaristidir benim için jason becker.
end of the begining gibi bir şaheseri hastayken bestelemiş. dinledikçe ağlatan, şüphesiz duyguları en iyi şekilde betimleyen virtüöz.
yemin ederim eğer vücudumu ve sağlığımı ona verme şansım olsaydı düşünmeden kendimi feda ederdim. büyük müzisyen...
80'lerin sonunda virtüöz müziğine seviye atlatan, o zamanlar dünyanın en iyi gitaristleri arasında iken 90'ların başında ALS hastalığına yakalanan, onun için defalarca gözyaşı döktüğüm müzisyen. Vücut sistemi çöktüğü en fazla 5 yıl yaşanabileceği söylenmişti. Ama o direndi. Yıllardır sadece gözlerini oynatabilen, gözleriyle iletişim kurabilen ve buna rağmen yeni şarkılar besteleyen Jason Becker' in mucizevi hayatı anlatan bir belgesel çekilmiş. O belgesele sahip olamazsam çıldırırım. O derece sevdiğim gitarist.
Als hastalığına yakalanışından sonra onu hayata döndüren budist teyzemizden aldığı ilham ile end of the beginning'i yapıp hayatını ve çektiği acıyı dile getirip beni gözyaşlarına boğan şahıs.
This piece is about Jason's life.
Piano intro is about his birth.
0:59 - 1:51 -he as a young boy discovering a music.
1:52 - 3:34 -his learning with a guitar and revelation of his talent
3:34 - 5:30 -golden era of his life - Cacophony, Perpetual Burn
5:33 - 6:10 -a beginning of ALS
6:11 - 8:50 -he with ALS. Almost dead, but still composing.
8:51 - 11:10 -the return of Jason recovered from ALS. Second golden era of his life.
11:11- end -Jason's flesh is dead, but he will be always in our souls!
Yapabilecek onlarca bestesi basacak milyonlarca notasini kader bizi çok gördü diğer efsaneler gibi ölmeyi
hak etmişti bu halde yaşaması daha acı ama yeri hala dolmamıştır.
Kim onun kadar duygulu, hizli, anlamli, calar? Sweep picking olayinda onun gibi kim olabilir? Jeff loomis mi? O bile "ondan ogrendiklerimi bir omur kullansam, yine de onun gibi olamayacagim" demistir.
Her sarkisinda gozlerim dolarak dinledigim, calmaya cabalayinca kimi zaman saygimdan sessizlestigim duayen, virtuoz, gitar insani.
Hayatımın gitaristi. 200bpmde sweep picking çalışan gitar tanrısı. Herzaman ondan daha iyi olmak istediğim insan. Gitar yeteneğine söylenecek başka bir söz bulamıyorum sadece açın "Altitudes"i dinleyin. O hızdaki o duyguya bırakın kendinizi. Notalar taşısın sizin vücudunuzu. Gözlerizi kapatarak dinleyin. Ancak O zaman gerçekten "Yükseklere" ulaşırsınız...
Yaşamına 6 yaşında klasik gitarı eline almasıyla başlamış ki, zaten babası klasik gitar öğreticisi bir insandır. Onun sayesinde, 8 yaşına gelince muhtelif yerlerde hatta okuduğu okulda bile hocalarına gitar dersi verecek kadar kendini yetiştirecek düzeye getirmiştir. Bu yüzdendir ki hocaları onu dışlamıştır.
ta ki 14 yaşına gelene kadar o yaşında ise, van halen, eric clapton ile beraber çalmaya başlamıştı. ve akabinde marty friedman ile tanışıp, marty ile çalışmaya başlamıştır. martynin ona verdiği besteleri bir akşamda çalıp ertesi gün onları gitarıyla çaldığında ise albüm yapmak için pek beklemediler.
Dünyada kabul görmüş gitaristler arasında yeri hiç bir zaman doldurulmayacaktır.
kuşkusuz altitudes gibi bir eserle dünya rock müzik tarihinin en iyi enstrumental şarkısını yapmış bir üstattır kendisi. şöyle iyi böyle iyi demek şahsıma düşmez düşse bile kelimelerle anlatabilmek imkansızdır. tek üzüntüm dinlenebilecek sınırlı sayıda şarkıları olması. dimebag darrel, chuck shuldiner, randy rhoads ve türkiyeden örneklemek gerekirse yavuz çetin gibi gitar efsanelerinin şarkılarını eleştirmek bir yana dursun, sadece geride bıraktıklarını dinleyebilmektir benim için üzüntü verici olan. keşke sağlıklı olsalarda olum jason'ın son albümünü beğenmedim diyebilsem. desemde dilimi eşekler sikse veya dimebag son albümde gitar tonlarını yumuşatsa. ah ulan ahh dünya adaletini skeyim dünya.
marty friedman -kendisi dünyanın en yaratıcı, en iyi gitaristlerinden biridir- bu adam için diyor ki: ''hayatımda kendisini onun kadar hızlı geliştiren bir gitarist daha görmedim.''
altitudes parçası ile gelmiş geçmiş gelecek en büyük gitarist olduğunu kanıtlamış insanüstü yaşam formu. duygu ve hızı o kadar dengeli kullanır ki hayran olmamak elde değil. malesef felç benzeri çok kötü bir hastalığa sahip insan ayrıca. umarım fiziksel acı çekmiyordur hastalığından dolayı. tanrı yardımcısı olsun.
bugün dinlediğimiz megadethin efsane albümlerinde marty coştuya hani, heh işte ilham aldığı kişi jasondır. geçenlerde headbangde okuduğum martynin röportajında ondan çok ilham aldığını hala görüştüğü yazıyorduç gerisini varın siz düşünün artık.
20 yaşında yakalandığı Amyotrofik lateral skleroz hastalığına rağmen, kendisi hakkında evrenin en yetenekli canlılarından birisi olduğunu düşündüğüm, sevilesi insan. Henüz 17-18 yaşındayen paganini's fifth caprice'yi coverlayıp, çalabiliyorken, aynı zamanda da altitudes, the ninja gibi tanımlara sığamayacak kadar duygusal parçalar yapabilen bir yetenek.
Tabi üzerinde Marty Friedman'ın da büyük emeği vardır. Daha doğrusu, ikisinin de birbiri üzerinde büyük emekleri, büyük katkıları vardır.
